Yeşilay Dergisi-Haziran-2013-953.Sayı-Maddenin Esiri Olmadan Özgürce Yaşayın - page 6

Uyuşturucumadde bağımlılığı ve uyuşturu-
cu ilemücadele demek, sadece insanoğlu-
nun bir maddeye karşı bağımlılığından kay-
naklanan fiziki ve psikolojik bir olaydan öte,
içine suç ve terör örgütlerinin, devletlerin ve
uluslar arası güçlerin dahil olduğu bir sat-
ranç oyunu demektir. Bu yüzden uyuşturu-
cu ilemücadele aynı zamanda bütün bu un-
surlara karşı girişilenmücadeledir.
Her mü-
cadelenin olduğu gibi bumücadelenin de ta-
rafları vardır. Bir tarafta saydığımız kesim-
ler ve bunların hakimolduğumedya kuru-
luşları, filmve sinema sektörü, finans kay-
nakları, silahlı adamları ve uluslar arası her
türlü destekleri ve destekçileri, diğer tarafta
bumücadelenin tarafı olanlar ve tarafıymış
gibi görünenler vardır. Tarafıymış gibi görü-
nenlerden söz etmemiz gerekir; zira kamu-
oyu önünde kimse uyuşturucu kullanımını
savunmadığı gibi herkes uyuşturucunun za-
rarlı ve kötü bir şey olduğu konusunda hem-
fikirdir. Nasıl oluyor da bütün insanların or-
tak bir kanaat üzere aleyhinde birleştiği bir
şey yaygınlık kazanıyor? Yaygınlık kazan-
makla kalmıyor, giderek artan bir ivmeyle,
mücadelesi güç bir hale geliyor?
Mücadelenin ne kadar güç olduğunu an-
lamak için daha yeni yayınlanan; merke-
zi Viyana’da bulunan BMUyuşturucu Ka-
çakçılığı ve Suç Örgütleriyle Mücadele
Örgütü’nün (UNODC) son raporuna kulak
vermek kafi: Küresel düzeyde yapılan uyuş-
turucu ve insan ticaretinden yılda 2.1 trilyon
dolar gelir elde ediliyor. Rakamın ne demek
istediğini anlamak için Türkiye’nin 2013 yılı
bütçe gelirlerinin tahminî 400milyar lira ol-
duğunu hatırlamak yeterli…
Rakamlara bakıldığı zaman her gün
Meksika’dan gelen çete savaşları haberlerini,
Afganistan’ın niçin işgal edildiğini, terör ör-
gütünü tasfiye etmenin niçin zor olduğunu
anlamak kolaylaşıyor. Ülkemizin uyuşturu-
cu trafiğininmerkezinde olması hemmüca-
deleyi çok boyutlu hale getirmekte, hemde
emniyet tedbirlerini etkisiz bırakmaktadır.
Türkiyemiz, jeopolitik ve jeostratejik konu-
mu; doğu ile batıyı, kuzeyle güneyi, Asya ile
Avrupa’yı birbirine bağlayan bir geçiş yolu
olması sebebiyle dünya uyuşturucu ticareti-
nin kilit ülkelerinden bir olmakla karşı kar-
şıyadır. Daha acı olan bu transfer ve ticaret
esnasında ülkemize giren uyuşturucunun
bir kısmı bu topraklarda kalmakta ve insa-
nımızı, gençlerimizi zehirlemekte, geleceği-
mizi karartmaktadır.
Bu devasa rakamlar, suç örgütleri, dev-
letler ve uluslararası güçlerin dahil olduğu
bu denklemde bizlere düşen nelerdir ve ne
yapmalıyız? Uyuşturucunun yaygınlaşması-
nı önlemek ve bununla ilgili her türlü idarî ve
emniyet tedbirini almak en başta devletin
görevidir. Osmanlı’dan bugüne uyuştu-
rucunun bu topraklarda üretimi konu-
sunda alınanmesafe kenara atılmaya-
cak kıymete sahiptir. Bu yüzden yu-
karıda saydığımız denklemleri dikka-
te aldığımızda her şeyden önce uyuş-
turucu ile mücadele bir devlet sorum-
luluğu demektir.
Uyuşturucunun imal ve ekimi için
enmümbit yer Afganistan’dır. Niçin iş-
gal edildiğini de kolayca anlaya-
bileceğimiz bu topraklarda
elde edilen uyuşturucu üç
hat üzerinden Avrupa’ya ve
Amerika’ya ulaşıyor. Bu
hatlardan birisi de Tür-
kiye. Bu şartlar zavi-
yesinden bakıldığın-
da birinci önceliği-
miz, uyuşturu-
cununmemle-
ket içinde da-
ğıtımı ve tü-
ketiminin önü-
ne geçilmesidir.
Emniyet tedbirle-
ri ve suçla ve suçlularla mü-
cadele konusundaki tecrü-
beleri ile emniyet güçle-
rimiz sayesinde dünyada
en fazla uyuşturucu ya-
BAŞYAZI
Maddenin esiri olmadan özgürce yaşayın
1,2,3,4,5 7,8,9,10,11,12,13,14,15,16,...76
Powered by FlippingBook