Background Image
Previous Page  12 / 36 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 12 / 36 Next Page
Page Background

GÖNÜLLÜ OLDUK

PAYLAŞMAYA

Yazan: Gül Nine’nin torunu Can

Ninemin evinin en sevdiğim yeri, kütüphanesidir.

Dört duvarı kaplayan kitap raflarıyla başka

bir dünya sanki. Gül Ninem kitaplarıyla

meşgul olurken öyle keyif alıyor ki... Sanırım

bu neşesi ve heyecanı bana da geçti. Gül

Ninemin kütüphanesi öyle kıpırdamadan duran

kitaplardan oluşmaz. Sürekli okundukları için

hareketliler adeta. Yer değiştirirler, hatta sık

sık seyahate çıkarlar. Nasıl mı? Gül Ninem

kitaplarını dostlarıyla paylaşır da ondan. Hatta

mahallemizin milli kütüphanesi bile diyebiliriz.

Ninemin kitapları arasında dolaşıyordum.

Aramıza yeni katılan bir kitap var mı diye

bakınıyordum. Aslında nineme sorsam hemen

söyler. Ama ben yeni kitabı kendim bulmayı çok

seviyorum. Böylesi daha heyecan verici. Derken,

buldum işte. Kapağına baktım. Ama tam olarak

ne olduğunu anlamadım. Roman olmadığı

kesindi. İsmi ise bir hayli ilginç geldi bana: “Dünya

Gönüllüleri”

“Ne demek ki?” diye düşünürken sevgili ninem,

elindeki tepsiyle içeri geldi. Meyve tabağı

hazırlamış, yanına da kocaman bir bardak süt

koymuş benim için. Ninemin torunu olmak harika.

Her türlü ikramı çok seven bir ninem var.

“Nineciğim ‘Dünya Gönüllüleri’ ne demek?”

“Dünyamızın ve üzerinde yaşayan tüm canlıların

iyiliği için emek verenler, demek.”

“Dünyamıza nasıl iyilik yapılır ki?”

“Sayısız şekilde iyilik yapabiliriz. Aklıma ilk

gelen çevre kirliliğinin önüne geçmek için

çaba göstermek. Soluduğumuz hava, içtiğimiz

su, ormanlarımız, yaşadığımız sokaklar… Tüm

kalbiyle emeğini bu işe veren bir insana “gönüllü”

diyebiliriz.”

“Demek canlılara da iyilik yapabiliyoruz.”

“Tabii ki. Kışın ormanlarda aç kalan hayvanlara

yiyecek götüren, hayvanların soyları tükenmesin

diye avlanmayla mücadele eden, hasta veya yaralı

hayvanlar için sağlık yardımı yapan birçok insan

ve kuruluş var.”

“Ne güzelmiş. Ben de gönüllü olabilsem. Çok

isterdim. Ama bunun için büyümeyi beklemem

gerekecek sanırım.”

“Şimdi de “gönüllü” olabileceğin pek çok şey var.

Eğer kalbinde iyilik yapmak için istek varsa bu

kâfi.”

“Sokaktaki kedilere, köpeklere, kuşlara yemek

veriyorum. Onlar için su kapları koyduk

mahallemize. Arkadaşlarla su koyuyoruz. Bunlar

sayılır mı peki?”

“Bak gördün mü? Sen zaten bir gönüllüymüşsün.”

“Başka şeyler de yapmak isterdim. Ama ne?”

“Gel seninle birlikte ‘gönüllü’ olalım. Hiç

tanımadığımız çocukların sevindirelim.”

10

Mavi Kırlangıç - Mart