AYŞE ŞASA
Ah Güzel İstanbul, Gramofon Avrat, Cemo, Son Kuşlar gibi Türk Si-
neması’nın unutulmaz filmlerinin senaryosuna imza atan isimlerden
biri olan Ayşe Şasa, sinema üzerine yazdığı yazılarla da sinemamıza
yol gösteren, ufuk açıcı, ilham verici bir karakterdir. Başta yakın dos-
tu Kemal Tahir olmak üzere Yılmaz Güney, Atıf Yılmaz, Yaşar Kemal,
Bülent Oran, Giovanni Scognamillo, Halit Refiğ, Metin Erksan, Atilla
Dorsay gibi Türk kültür hayatının pek çok değeriyle birebir ilişki kuran
Ayşe Şasa, yaşamı bo-
yunca peşini bırakmayan
sağlık sorunlarına rağ-
men, senaryoları, yazıla-
rı ve kitaplarıyla, daima
Türk sinemasının ve kül-
tür hayatının merkezinde
olmuştur. Ayşe Şasa’nın
Dergâh Yayınları tarafın-
dan yayımlanan Yeşilçam
Günlüğü başlıklı kitabı,
film estetiği, film dili; si-
nemanın temelleri, ente-
lektüel sorunları üzerinde
yazılmış bir başyapıttır.
2014 yılında aramızdan
ayrılan Ayşe Şasa, sinema
üzerinde düşünen, yazan
birinin başvuracağı temel
kitaplardan birine imzası-
nı atmıştır.
HALİDE EDİP ADIVAR
Hayatının her döneminde koşulları zor-
layan, çevresini harekete geçiren bir
kadın portresi Halide Edip Adıvar’ın-
ki; cesaretli, kendine güvenen, fikirleri,
mücadeleci kişiliği, sanatı ve varlığıyla
nesiller boyu ilham verecek bir hayat.
Onu büyük kalabalıklarla tanıştıran ilk
büyük sahne: Sultanahmet Mitingi. İz-
mir'in Yunanlılarca işgaline karşı yapılan
protesto mitinglerinin en büyüğünde
öylesine etkileyici bir konuşma yapar
ki Milli Mücadele’nin fitilini ateşlemiştir
dersek abartmayız. “Milletler dostu-
muz, hükümetler düşmanımız” sözünü
o gün orada olan herkese ezberletmiş,
konuşmanın yarattığı ateşle binlerce
kişi savaşa gönüllü olarak katılmıştır.
Ancak bu konuşma onun işgal kuvvet-
lerince imzalanan ölüm fermanı da oldu.
Eşi Adnan Bey ile at sırtında yola çıkan
Halide Hanım, zorlu bir yolculuk sonrası
Ankara’ya varır. Ankara’da bizzat Mus-
tafa Kemal Atatürk tarafından karşıla-
nır. Doktor eşi Adnan Adıvar ile birlikte
cephelerde yer alarak büyük fedakâr-
lıklar gösteren Halide Edip Adıvar savaş
sonrası İstiklal Madalyası ile ödüllendi-
rilir. Milli Mücadele’nin her bakımdan en
önemli kadın figürü olan Adıvar, savaş
sonrası yazdığı romanlarla da bu büyük
mücadeleyi ölümsüzleştiren bir isimdir;
Vurun Kahpeye, Türk’ün Ateşle İmtihanı,
Ateşten Gömlek, Kalp Ağrısı… Hayatı
boyunca kadın hakları ve kadın özgür-
lüğü için mücadele eden, eserlerinde
de sıkça yer veren bu büyük isim, pek
çok kız öğrenciye okuması için destek
olmuş, edebiyatla ilgilenen genç kadın-
ları da desteklemiştir. 1964 yılında vefat
eden Türkiye’nin ilk kadın yazarlarından
biri olan, akademisyen, siyasetçi ve öğ-
retmen kimliklerini başarıyla taşıyan
Halide Edip Adıvar eserleriyle unutul-
mazdır: Sinekli Bakkal, Handan, Seviyye
Talip, Yolpalas Cinayeti, Tatarcık, Sonsuz
Panayır…
LEYLA GENCER
Milano’da
bulu-
nan dünyanın en
önemli opera bi-
nası La Scala’da
sahneye
çıkan
ilk Türk sanatçısı
olan Leyla Gen-
cer, dünya opera
tarihinin de gelmiş
geçmiş en büyük sopranolarından biridir.
1928 yılında doğan sanatçı, İstanbul Belediye
Konservatuarı ve Ankara Devlet Operası’nda
eğitim görmüştür. Leyla Gencer, Scala Ope-
rası Müzik Akademisi yönetici kadrosunda
da çalışmıştır. Kendine özgü tekniği müzik
literatürüne Gencerate olarak geçen Gencer,
klasik müziğin efsanevi yorumcularından biri
olarak tarihe adını yazdırmıştır. 2008 yılında
aramızdan ayrılan Leyla Gencer, müzik lite-
ratürüne geçen tekniğini dışında sanatçının
seyirciye yansıttığı duyguyu da önemseyen
bir isimdir.
Bakırköy’de yer alan Leyla Gencer Opera ve
Sanat Merkezi’ndeki Leyla Gencer Anı Evi’n-
de “La Diva Turca” ve “Operanın Evrensel
Sesi” diye anılan sanatçımızın tüm kişisel eş-
yaları sergileniyor.
yesilay.org.tr
49
YEŞiLAY
•
MART 2017