Sigara, 31 Mayıs Dunya Sigarasiz Gunu - page 7

Gençliğimiz birçok kimsenin işta-
hını kabartmaktadır. Çünkü yaşlı nü-
fus en çok ilaç firmalarının ilgi alanına gi-
rer. Oysa gençlik öyle midir? Her şeyi yap-
ma, her şeyi tüketme istidadına sahip-
tir. Bu yüzden herkes onlara yönelir. Fes-
tivaller, eğlenceler, müzik, spor… Tabi bü-
tün bunlar onların tüketmesi için, daha
çok tüketmesi için…Kötü alışkanlıkların
hedefinde de en çok gençler vardır. Çün-
kü alkole başlayan bir genç yirmi otuz yıl-
lık bir aboneliği başlatmış gibidir. Sürekli
tüketim ve sürekli gelir demektir. Alkolün
uyuşturucunun ve sigaranın keyif ve zevk
olarak takdim edilebileceği yaşlar bu yaş-
lardır. Çünkü bünye sağlamdır. Gençliğin
verdiği tecrübesizlik ve çevredekilerin sü-
rekli dayatmalarıyla genç zaten bu alda-
tıcı dünyanın esiri olmaya adaydır.
Her türlü aracı kendi dayattığı popü-
ler kültürü yaygınlaştırmak için kullanan
bir tüketim endüstrisi var. Bu endüst-
ri reklamın en kolay muhatabı olan genç-
lerimizi kendine angaje etmek adına her
türlü yolu deniyor. Gençlerimizin ciddi bir
eğitimalmasının, ciddi bir fikre sahip ol-
masının kendisi için ne tür mahzurlar do-
ğurduğunu da iyi biliyor. Bu yüzden her
şeyi kolayca tüketen, kolayca benimse-
yen, olup bitenleri kavramak ve analiz et-
mek kabiliyetinden uzak gençler hedefli-
yor. Reklamlar, diziler, filmler bütün bü-
tün bu kurgu etrafında şekilleniyor. Yeni
yeni gündemimize giren sosyal medya
(bağımlılığı)nın hedefinde de gençler var-
dır. Çünkü reklamın ana muhatabı da on-
lardır. Bağımlılık sadece gençlerin fizikî
sağlığını tehdit eden bir şey olmaktan çı-
kıyor. Gençlerin bünyelerini, şahsiyetleri-
ni, karakterlerini etki altına alıyor. O za-
man da herhangi bir değer yargısı olma-
yan, gündelik hayatın peşine takılmış,
kıymet hükümlerinden uzak, çevresine
ve milletine yabancılaşan bir çarkın içine
kolayca sürükleniyorlar.
Bu yüzden toplumumuzun, değer
yargılarını koruma adına daha fazla so-
rumluluk alması gerekir. Ailelerin, sivil
toplum kuruluşlarının ahlak ve değer ifa-
de eden işlerde daha fazla mesai harca-
maları, gençleri bunlara sevk etmeleri zo-
runluluktur. Ahlakî dezenformasyonun
kolayca yayıldığı bir kamuoyu ve gün-
dem var. Özellikle medya üzerinde genç-
lerimize yönelik ahlakî bozukluğa sebep
olabilecek hususlarda daha sıkı bir dene-
tim getirilmelidir. Alkolü ve uyuşturucuyu
yaygınlaştıran gazete haber ve reklamla-
rı, müzik ve eğlence adı altında festival-
ler, konserler gençlerimizinmasum istek-
lerini sömürüye dönüştürmenin aracı ola-
rak kullanılıyor. Lakin bu kıymetli genç-
liğimiz tüketim endüstrisinin, bağımlılık
ve kötü alışkanlıkların simsarlarının ku-
cağına terk edilemez!
Gençlerimiz bizi heyecanlandırıyor.
Bu enerji, bu heyecan doğru kanallara
sevk edilebilirse, gençlerimiz gerçek bir
eğitim alırlarsa, kendi ayakları üzerinde
duran bir şahsiyet ve irade eğitiminden
geçerlerse, özgürlüğü başıbozukluk ve
serkeşlik değil; fikrini, idealini ve gayesini
gerçekleştirmenin bir aracı olarak görür-
lerse, sağlam kafa sağlam vücutta bulu-
nur düsturuna binaen sağlıklı, kötü alış-
kanlıklardan uzak bir bünyeye sahip olur-
larsa yarınlar güzel ülkemiz için çok daha
güzel olacaktır. Biz de Türkiye Yeşilay Ce-
miyeti olarak yeni dönemimizde gençle-
rin tüm faaliyetlerimize katılımını temel
hedeflerimizin başına koyduk. Memleke-
tin her bir köşesindeki aklı, fikri ve vicdanı
hür gençlerimize ulaşarak onlarla birlikte
çalışmaya gayret ediyoruz.
Bu hassasiyetlere sahip bir irade ve
coşkuyla kutlanmasını arzu ettiğimiz
Gençlik ve Spor Bayramını tebrik eder; ül-
kemize ve toplumumuza bağımlılıklar-
dan ve kötü alışkanlıklardan uzak, üret-
ken, sağlıklı ve dinamik gençler kazandır-
maya vesile olmasını dilerim.
31 Mayıs Dünya Sigarasız Günü
Dünya Sigarasız Günü’nü kutlayacağı-
mız bu ayda toplumolarak ve kamu oto-
ritesi olarak sigarayla mücadelemizi göz-
den geçirmemiz gerekir. Sigara ile mü-
cadelede aldığımız mesafe eskiye oran-
la oldukça iyi; ancak sigarasız bir ülke öz-
lemine ulaşmamızı engelleyen ve üzerin-
de düşünmeyi gerektirecek birçok ihmal
var hala. Öncelikle toplumolarak ihmal-
lerimizin başında sigara ile ilgili yasak-
lara uyma konusunda gösterdiğimiz la-
ubalilik geliyor. Devlet tarafından belirli
mekânlarda uygulanan yasakları delmek
için akla hayale gelmedik numaralar çev-
riliyor. Öncelikle toplumolarak bu ihmal-
lere karşı tepkisiz kalmamamız gereki-
yor. Hem yanlış yapanları uyarmak, hem
de ihbar etmek gibi vatandaşlık görevle-
rimiz var. Üstelik bu görev, doğrudan ço-
cuklarımızın geleceğini ilgilendiriyor. İkin-
ci olarak sigaraya başlama yaşının gide-
rek düşmesi ve bu konudaki duyarsızlığı-
mız. Satıcısındanmahalledeki ağabeye,
amcaya kadar herkesin bumeselede so-
rumluluk hissetmesi gerekir. Sadece te-
levizyona, gazeteye suçu atarak kendi-
mizi aklayamayız. Bugün başkasının kü-
çük yaştaki çocuğuna sigara satan adam,
yandaki bakkalın, marketin de kendi ço-
cuğuna sigara sattığını düşünmeli!
Devlet olarak sigara ile mücadelede
son zamanlarda alınan tedbirlerle belli bir
mesafe alınsa da gidilecek çok yol, alına-
cak çok tedbir var. Öncelikle çıkarılan ka-
nunların uygulanıp uygulanılmadığının
sıkı denetimi hala yapılamıyor. Özellik-
le küçük yaştakilere sigara satışı konu-
sunda denetimler zayıf. Her sigara satı-
lan yerde bu uyarıları göremiyoruz. Ancak
şunu bilmek lazım ki, devlet denetim ko-
nusunda her yere yetişemez ve her ihlali
tespit edemez. Vatandaş olarak bizler de
bu konuda inisiyatif almalıyız.
Yeşilay, bugüne kadar olduğu gibi, si-
gara ile mücadelede aktif rolünü sürdü-
rüyor. Yeni devreye soktuğumuz Yeşilay
kamu spotları oldukça ilgi gördü. Mayıs
ayı itibariyle, özellikle gençliği içine katan
yeni proje ve kampanyalarla yürüyüşü-
müze devam edeceğiz. Başka bir salgın
olan nargileye karşı da geniş çaplı bir far-
kındalık kampanyamız başlamak üzere.
Üniversite ve hastanelerle gerçekleştir-
meye başladığımız “Sigarasız Kampus”
ve “Sigarasız Hastane Bahçesi” projele-
rimiz de yayılarak devam ediyor. Ümidi-
miz, çocuk ve gençlerimizin sigara duma-
nı solumadığı, toplumumuzun sigaranın
pişmanlığını yaşamadığı günlere en kısa
zamanda ulaşmak.
Tarih boyunca yapılanlar göstermiştir
ki bumücadelede başarı, ancak irade eği-
timi ve gençlerin bu zararlı alışkanlıktan
korunması ile mümkün olacaktır.
Sağlıcakla kalın.
PROF. DR. M.İHSAN KARAMAN
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı
1,2,3,4,5,6 8,9,10,11,12,13,14,15,16,17,...74
Powered by FlippingBook