Yeşilay Dergisi 2014 970.Sayı Uyuşturucuya Karşı Ortak Akıl - page 81

11 Mart:
Kadehle rakı satılması men edildi. En ucuz içki olduğu için bilhassa
fakir tabakanın “zehirlenme” vasıtası olan rakının böyleliklemuzır-
ratı kısmen olsun def edileceği ümit olunmakta idi. Fakat hayretle
görüyoruz ki İstanbul meyhanecileri bunun da çaresini buldular.
Galata veBeyoğlu’nun birçokmeyhanelerinde bu günde bir ay
evvel olduğu gibi istediğiniz kadar rakı bulabilirsiniz. Bunun için ufak
bir hile kâfi gelmektedir. Rakının şişe ile satılması memnu değildir.
Meyhaneciler ufak eczane şişelerine birer kadeh dolduracak kadar
rakı koyuyor. Ağzını mantarla tıkıyorlar. Meyhanelerin bilhassa üst
katlarında oturduğunuz zaman kısa bir tetkike tabi tutuluyorsu-
nuz. Eğer vaziyet-i umumiyeniz emniyetbahş ise istediğiniz rakı
derhal bu şişelerle veriliyor. Fakat yine bir hilenin himayesine sığın-
mak şartıyla…Önünüze bir kadeh bira ve rakı mezeleri konuluyor.
Hariçten gelecek bir zairmasada oturanmüşterinin bira içmekte
olduğunu zannedecek. Vaziyet ona göre ihzar ediliyor. Sonra ufak
şişelerdenmüşteriye birer birer veriliyor. Rakıyı kısmen içtikten
sonra tekrar cepte hıfzetmekmecburiyeti de vardır. Binaenaleyh
vaziyet değişmemiştir. Eski sistemdemezeli mükemmel bir rakı
ziyafeti vermek kabildir. Yalnız şişelerin cepte saklanması lazımdır.
Meyhaneciler rakıyı şişe ile sattıkları için kanun pençesinden kur-
tulacaklarını zannetmektedirler.
14 Mart:
Langa’da bostandamukimseyyar sebzevatçı 50yaşındaVasıl çok
sarhoş görüldüğünden derdest edilmiştir.
Langa’daCamişerif sokağındaki depoda hizmetkar 55yaşlarında
Vabrolora sarhoş bir halde sallana sallana Langa’da dolaşırken der-
dest edilmiş ve hakkında takibat-ı kanuniye tevessül olunmuştur.
Davutpaşa’daÇukurbostan’damukim18yaşındaMuammer ve
biraderi 16yaşındaHalis Bey zahir bir surette sarhoş oldukları hal-
de birbirleriyle kavgaya tutuşmuşlardır. İki kardeş kavgayı o derece
azıtmışlar ve o kadar gürültü etmişlerdir ki, polis devriyesi ikisini de
tutup haklarında takibat-ı kanuniye tevessül eylemiştir.
Dün gece alaim-i gayr-ı kabil setr ü hafa bir derecede sarhoş
olarak derdest edilenSamatya ‘daKazlıçeşme’de sakin Erzin-
canlı Hasan binSüleyman veGalata’da Lonca sokağında oturan
Agop veled-i Kasbar hakkındamuamele-i kanuniyeye tevessül
olunmuştur.
Galata’daArkadi sokağında 15 numaralı dükkanda kahveci İranlı Ali
binAhmet fazla sarhoş bir halde görüldüğünden derdest olunarak
muamele-i kanuniyeye tevessül kılınmıştır.
16 Mart:
Kasımpaşa’da Pehlivan sokağındamukimşoför Tahsin Efendinin
zevcesi SaimeHanım, yoluMumhane caddesinden geçtiği için bu
murdar sokağa sapmak gafletinde bulunmuş. Arap cami sakinle-
rindenGemici Ali, kıyafeti düzgün bir kadının bu civardan geçtiğini
görünceSaimeHanımın teklifsizce yanına yaklaşıp edepsizce
sataşmaya ve koluna girerek “ah, canım, civanım!” gibi tecavüz-
lere başlamış. Bu sarhoş herifin tasallutunu daha ileri götürmeye
başladığını gören zavallı SaimeHanım, istimdadamecbur olmuş
ve etraftan yetişilerek kurtarılmıştır. Ali derdest edilerek hakkında
takibata tevessül olunmuştur.
Akşamrefikimiz Kuvay-ı MilliyemücahitlerindenRuhi Efenin
İzmir’deHüseyinAvni veHasanAli namında iki sarhoş tarafından
cerh edildiğini yazdıktan sonraHüseyin veHasan, Aşçı Bekir’in
dükkânında kapalı şişe ile ziftlendikten sonra park kapısına gelip
oradaHasanAli’nin kahvede oturanDemirci Efe’ye vurması için
arkadaşını teşvik ettiğini veHüseyin’in bu teşvik üzerineDemirci
Efe’yi yaraladığını Anadolu gazetesi naklediyor.
17 Mart:
İran tebasındanGaffar ile yine İranlı Yusuf namında iki arkadaş
dün gece birleşerek bir eğlenti yapmak istemişler ve bir bakkal
dükkânına girmek istemişlerdir. Dükkânda kurdukları birmasada
yarımsaatmütemadiyen içen İranlılar kendilerini bilemeyecek
derecede sarhoş olmuşlardır. Rakının verdiği keyif ve neşe ile
saat on bir buçuğa doğru dükkândan çıkmışlar ve sokaklardan
yürümeye başlamışlardır. Gaffar bu sıradamuziplik olsun diye
arkadaşın kulaklarından yakalamış “Ulan bunlar kulakmı yelpaze
mi” demiştir. Bu sefer deGaffarın burnundan tutmuş. Bu da çengel
mi, yoksa burunmu? İşte bu yüzden iki arkadaş arasında çıkan
kavga derhal büyümüş saldırmalar, bıçaklar çıkarılmıştır. Gaffarın
daha evvel üzerine hücumetmeyemuvaffak olanYusuf bıçağını
arkadaşının göğsüne, bilahere bacağına yerleştirmiştir. Gaffar kan-
lar içinde yere yuvarlanmıştır. Vaki olan gürültü üzerinemeseleden
haberdar olan zabıta derhal mahal-i vakaya yetişmiş carihi derdest
etmiştir. Mecruh hastahaneye kaldırılmıştır.
(devam edecek)
Hilal-i AhdarTakvimi
Hilal-i Ahdar, 30 Mart 1341 (1925)
yesilay.org.tr
79
YEŞiLAY
KASIM 2014
1...,71,72,73,74,75,76,77,78,79,80 82,83,84
Powered by FlippingBook