22 / 84
yesilay.org.tr
22
YEŞiLAY
•
MART 2017
DOSYA
İ
İnsanlık son 100 yılda, en büyük adımını iletişim konusunda
attı desek yanlış olmaz. Yeni keşfedilen ve insanoğlunun o
güne kadar gördüğü en hızlı “şey” olarak kabul edilen elekt-
riğin, iletişim aracı olarak kullanılmasıyla ortaya çıkan telg-
raf, insanlara yeni bir çağı başlattı. İletişimin, kolay, hızlı ve
ucuz hale gelmesiyle dünyanın dört bir yanındaki insanlar
düşüncelerini ve yaşamlarını paylaşır hale geldi. Telgrafın
yerini radyo alırken de asıl amaç bu iletişimi daha da ko-
Bundan 60-70yıl önce kitlesel iletişimaracı olarak
konumlanan televizyon, artık dünyanın hemen hemen her
kültüründe yozlaşmanın, bağımlılığın ve bireysel yalnızlığın
nedeni olarak görülüyor. Televizyonun kültürel ve
sosyal yıkıcılığını önlemenin ilk adımı ise, öncelikle
ortada bir sorun olduğunu kabul etmek.
KUMANDAYI BULAN
SAKLAYABİLİR Mİ ACABA
?
Fırat Üniversitesi iletişim Fakültesi’nden Doç. Dr. Vedat Ça-
kır, televizyonun neden bu kadar çok izlediğini maddeler ha-
linde şöyle anlatıyor…
1) Medyatik ürünlerin tüketicileri ilk olarak eğlence prog-
ramlarını izleyerek duygusal rahatlık ve gündelik gerginlik-
lerinden arınma hazzı elde etmektedirler.
2) Kendisine uygun programlar (genellikle drama) izleyerek;
kişisel ilişkilerini geliştirme, dost arkadaş edinme ve yalnız-
lıktan kurtulma yollarını medyadan öğrenmekte ya da bazı
özdeşlikler kurarak, buna yönelik ihtiyaçlarını sanal olarak
karşılamaktadırlar.
3) İzleyiciler; başkalarını etkilemeyi ve onların görüş alanına
girmeyi prestij elde etmeyi, takdir-itibar görmeyi, estetik ve
edebi beceriler kazanmayı, başarıya kendini motive etmeyi
medyayı kullanarak elde etmektedirler.
4) Son olarak insanlar, inandıklarının teyit edildiğini gör-
mek, doğru yolda olduklarından emin olmak, kendisinin ve
başkalarının kişiliğini çözümleyerek, kendini ve başkalarını
konumlandırmak amaçlarıyla medya içeriklerine bağımlı
kalmaktadırlar.
t
NEDEN BU KADAR İZLENİYOR?
laylaştırmak ve hızlandırmaktı. 1960’lı yıllarda yaygın hale
gelen televizyon da aslında, daha iyi, hızlı ve kolay iletişim
amacıyla ortaya çıktı. Yaygın bir tabir ile sadece ülkemiz-
de değil, aslında dünya genelinde televizyon tanımlanırken,
“radyonun resimlisi” sözü kullanılıyordu. Nasıl radyo, dün-
yada olan bitenden haber verirse, televizyon da olan biteni
bize resimler ile anlatacaktı… Ancak çok geçmeden, duru-
mun böyle olmadığı ortaya çıktı…
İletişim alanındaki teknolojik gelişmeyle birlikte hayatımı-
za giren televizyon, kısa bir zaman sonra diğer kitle iletişim
araçlarından farklı bir konuma yerleşti.