bin sayılık yolculuk
başlamıştır. Bu süreç ve sonrasında
kadının toplumsal hayattaki
konumu güçlenmiş, kadın çalışma
yanı sıra hayırseverlik, dernek,
gönüllü gruplarda daha fazla yer
almaya başlamıştır.
İLKVE TEKKADINBAŞKAN:
SAFİYEHÜSEYİNELBİ
Yeşilay’ın tarihine baktığımızda,
1935 itibariyle yapılandırmasında
kadın profili kendini oldukça
net göstermeye başlamıştır.
NitekimYeşilay’ın kurucu Başkan
Ord. Prof. Dr. Mazhar Osman
Usman’ın eşi Saadet Hanım ve
Yeşilay’ın ikinci dönemBaşkanı
Ord. Prof. Dr. Fahrettin Kerim
Gökay’ın eşi Emine Nilüfer
Gökay da Yeşilay çalışmalarında
eşlerinin yanında yer almışlardır.
Yeşilay’da en etkili kadın ise hiç
şüphesiz ilk Türk hemşire Safiye
Hüseyin Elbi’dir. 1930’lu yıllarda
dahil olduğu Yeşilay’da önceliği
seminerler ve Yeşilay Dergisi’ne
verdiği bilgilendirme yazılarına
vermiştir. YönetimKurulunda da
yer alan Elbi, alkol ve uyuşturucu
çalışmalarında oldukça mücadele
etmiş, okul okul gezip bu
maddelerin zararlarını anlatmıştır.
Tabii, çevresindeki kadınlara da
ilham olarak…Yeşilay’da kadının
varlığını, önemini gösteren en
güzel hadise de Safiye Elbi’nin
Yeşilay Kadın Buluşması,Safiye Elbi-1953
Sümeyya OLCAY
İLK TÜRK HEMŞİRE
SAFİYE ELBİ’DEN GÜNÜMÜZE
YEŞİLAY’DA KADININ SÖZÜ
Y
eşilay’ın çocukları,
gençliği koruması,
onlara sağlıklı bir gelecek
sunmak için çaba göstermesi
kadınlarımızın, annelerimizin
hissiyatlarıyla aynıdır aslında.
Yavrusunun eline diken batsa
yüreği acıyan annedeki duygunun
yansımasıdır Yeşilay’ın yaptıkları.
1920 yılının zorlu zamanlarında,
gelecekteki tehlikeyi öngören
vatanseverlerimizin kurduğu
Yeşilay’da, gönüllülerin varlığı bu
mücadeleye güç katmıştır. Yeşilay
Türkiye’nin en eski sivil toplum
kuruluşlarından biridir. Canla
başla çalışan aydınseverler, gençler
ve kadınlar Yeşilay’ın gelişiminde,
büyümesinde şüphesiz çok önemli
bir etki bırakmıştır.
Türkiye’de kadının sosyal ve
çalışma hayatına yer alması aslında
bir mecburiyetle başlamıştır.
1915 Başkan Savaşı sırasında
erkeklerin çoğunun orduya
katılması sonucu azalan işgücünü
takviye etmek mecburiyetiyle
başlayan bu süreç, I. Dünya, İstiklal
ve II. Dünya Savaşları sırasında
artmaya başlamıştır. Türkiye’de
kadın, gerçek anlamda 1950’lerden
sonra kırdan kente yönelik
göçün beraberinde getirdiği
kentleşme sonucunda çalışma ve
sosyal hayatta ön planda olmaya
Yeşilay’ın çocukları,
gençliği koruması,
onlara sağlıklı bir
gelecek sunmak için
çaba göstermesi
kadınlarımızın,
annelerimizin
hissiyatlarıyla aynıdır
aslında. Yavrusunun
eline diken batsa
yüreği acıyan annedeki
duygunun yansımasıdır
Yeşilay’ın yaptıkları.
Kadın bir toplumun temellerini en iyi inşa edebileceğimiz varlıklardır. Kadın şefkatin,
merhametin simgesidir. Bir neslin yetişmesinde en önemli roldür. Fıtratı şefkatle yoğrulmuş
kadın iyi, sağlıklı bir geleceğin anahtarıdır. İşte dünden bugüne Yeşilay’da kadın yolculuğu…
Yeşilay
34