

dosya
Yeşilay bu modeli nasıl
oluşturdu?
Türkiye Bağımlılık Rehabilitasyon
Modeli'ni oluşturma sürecinde
dünyadaki en iyi örnekler
incelendikten sonra ülkemize,
kültür ve değerlerimize uyan yeni
bir model tasarlandı. Bu çerçevede
yurt içinden ve yurt dışından
birçok paydaşın görüşü alındı,
uzmanlar ile derinlikli çalışmalar
yürütüldü. Bunların yanı sıra dünya
literatüründe yer etmiş akademik
kaynaklardan da faydalanıldı.
Yurt içi ve yurt dışında alanında
uzman kişi ve kurumlarla birçok
masa başı görüşmesi ve çalıştay
yapıldı. Uzman kişi, kurum
ve kuruluşlarla yapılan masa
başı çalışmalarının çıktıları baz
alınarak rehabilitasyonda öne
çıkan ülke ve kurumlar belirlendi
ve saha ziyaretleri yapıldı. Bu
çerçevede 13 yurt içi kurum
incelemesi, 7 kapsamlı çalıştay,
23 yurt dışı paydaşla bire bir
görüşme ve 25 yurtdışı kurum
incelemesi gerçekleştirildi.
Türkiye Bağımlılık Rehabilitasyon
Modeli'nin ülkemizdeki mevcut
psikososyal destek yaklaşımlarına
katkısı ne olacak?
Türkiye Bağımlılık Rehabilitasyon
Modeli, terapötik topluluk
yaklaşımı baz alınarak
oluşturuldu. Terapötik topluluk
yaklaşımı topluluk olarak
öğrenmeyi hiyerarşik ve
disiplinli bir şekilde esas alır.
Bu yaklaşımda bağımlı bir kişi
topluluğa çıraklık seviyesinde
katılması ön görülmektedir.
Bireyler gösterdikleri gelişmelere
göre değerlendirilir ve kıdemli
kalfa seviyesine kadar yükselir.
Terapötik topluluk yaklaşımı
kültürümüze ve toplumsal
yaşantımıza çok uygun olmasında
rağmen dünyada 1950’li yıllardan
itibaren uygulanmaktadır.
Terapötik topluluk modelinin
ilk oluşturulduğu zamanlarda
çalışanların çoğu, aktif kullanım
geçmişi olan iyileşmekte olan
bağımlılardan oluşurken, yıllar
yakın çevresi ve okul, iş gibi
toplumla temas ettiği noktalarda
kurduğu sosyal ilişkilerde
yaşadığı sorunların sonucudur.
Bu bağlamda terapötik topluluk
rehabilitasyonunun öncelikli
amacı, bağımlının çevre olan
ilişkilerini sağlıklı biçimde
kurmayı öğrenmesine yardımcı
olmaktır. Böylece bağımlı sağlıklı
ilişki dinamiklerini öğrenerek
sosyal işlevsellik düzeyi artar
ve buna bağlı olarak fiziksel ve
ruhsal sağlığını geri kazanır.
Bu anlamda terapötik topluluk
bağımlı için toplumla nasıl
ilişki kurulacağının örnek bir
prototipini temsil eder. Diğer
bir değişle terapötik topluluklar
bağımlılara birbirlerinin
deneyimleriyle ortak ve karşılıklı
yardımla iyileşmeye ve yaşama
uygun değerlere dayalı doğru
içinde bağımlılık geçmişi olan ve
olmayan profesyoneller birlikte
hizmet vermeye başlamışlardır.
( De Leon ve Wexler, 2009).
Bunun öncelikli nedeni daha çok
bağımlıya iyileşmenin kapılarını
açma amacıyla ilaçtan özgür
(drug free) olarak başlayan
terapötik topluluk modelini
uygulayan toplulukların medikal
destek, aile terapisi, psikoterapi
gibi çeşitli ruh sağlığı hizmetlerini
de kendine dahil ederek kendini
dönüştürmesi geliştirmesidir.
Diğer bir deyişle bağımlının
ihtiyacına göre terapötik
topluluklar da diğer kısa dönemli
rehabilitasyon programları,
ayaktan tedavi ve benzeri yapılar
gibi zaman içinde gelişmiş ve
daha kapsayıcı hale gelmiştir.
Terapötik topluluk yaklaşımına
göre madde kullanımı bağımlının
Terapötik topluluk yaklaşımına göre madde
kullanımı bağımlının yakın çevresi ve okul, iş gibi
toplumla temas ettiği noktalarda kurduğu sosyal
ilişkilerde yaşadığı sorunların sonucudur.
BİREY
AİLE
TOPLUM
Tedavi birey odaklı olmalıdır.
Düzenli değerlendirme yapılır, süreç bireyle
beraber yönetilir.
Bireyin psikososyal gelişimi esastır.
Bireyinmesleki ve eğitim altyapısının gelişimi sağlanır.
Ceza değil, ödüle dayalı sistem kurulur.
Aile modelin yapıtaşlarından birisidir.
Aile değerlendirmesi ile aile sürece sistematik
olarak eklenir.
Aileler eğitilerek bağımlının süreci beraber yürütülür.
Aile çoğu zaman bağımlının en güçlü kası olur.
Bağımlılar toplum içinde tedavi olur ve topluma
kazandırılmayı amaçlar.
Bağımlılara iş, barınma, eğitim desteği sunulur.
Sosyal sorumluluk kası güçlendirilir.
Stigmanın yok edilmesi amaçlanır, toplum
bilgilendirilir.
UYUŞTURUCU BAĞIMLILARINI HEDEF ALAN REHABİLİTASYON YAPISI
BİREY, AİLE VE TOPLUM TEMELLİ OLARAK TASARLANMALIDIR
Yeşilay
32
BAĞIMLILIKLARA KIRMIZI KART