40
Türk tiyatrosunun genç yaşta kaybetti-
ği Vasıf Öngören’in Zengin Mutfağı adlı
oyunu, bu sefer kızı Aslı Öngören’in yö-
netmenliğinde, geçtiğimiz ayın sonla-
rında, İstanbul Şehir Tiyatroları’nda tek-
rar seyirci karşısına çıktı. İlk olarak 1977
yılında sahnelenen oyun, 1988 yılında
yönetmen Basar Sabuncu tarafından be-
yaz perdeye de aktarılmış. Başrolde de
usta oyuncu Şener Şen var. Oyunun ye-
niden seyirci karşısına geçmesinin he-
men akabinde(ikinci gününde), sahne-
lendiği sırada protesto edildiğini ve sah-
nelendiği ilk yıllarda da bombalı bir sal-
dırıya maruz kaldığını haber sitelerin-
den öğrenince oyun fazlasıyla merakı-
mı celbetti ve kendimi Muhsin Ertuğrul
Sahnesi’nde buldum.
Zengin Mutfağı, kendisini oyun
boyu görmediğimiz; ama adını sıkça
duyduğumuz, döneminin büyük pat-
ronlarından birinin mutfağından, 70’li
yıllarda ülkemizde yaşanan sağ-sol ça-
tışmalarına ve işçi hareketlerine tarihi
tanıklık etme iddiası taşıyan bir oyun.
Bu tarihi tanıklık oyunun tek mekânı
olan mutfakta, suya sabuna dokun-
mayıp “bana dokunmayan yılan bin
yaşasın”cı bir aşçı, nişanlısıyla küçük bir
evde mutlu bir gelecek hayaliyle yaşa-
yan genç bir hizmetçi ve onun fakir bir
üniversite öğrencisi olan nişanlısı, pat-
ronun şoförü ve şoförün işçi hareketinin
ve sendikasının içerisinde aktif olan kar-
deşi arasında gerçekleşen olaylarla mut-
fağın aşçısının gözünden aktarılmakta.
O yıllarda yaşanan ve 15-16 Hazi-
ran olayları olarak bilinen işçi hareketi-
nin bastırılıp sıkıyönetim ilan edilmesiy-
le birlikte “düzene” karşı bir daha böy-
le bir eyleme girişilmemesi için devlet
ve patronlar sıkı bir işbirliği içine girer-
ler. Bu uğurda eyleme katılan işçileri işle-
rinden çıkardıkları gibi, bu eylemi orga-
nize edenlerin yakalanması için de cid-
di ödüller vermeyi, gazete ve radyolarda
bu şahısları afişe etmeyi, bu görev için
özel ajanlar yetiştirmeyi de ihmal etmez-
ler. Tam bu noktada patronlar ve dev-
let, sıkıyönetimden de faydalanarak, ey-
lemlere katılan ve çoğunluğunun solcu
“moskof”ların oluşturduğu işçilere kar-
şı; kendi elleriyle besleyerek silahlandırıp
yetiştirdiği milliyetçi damarı olan genç-
leri kullanırlar ve bu da ülkede tam anla-
mıyla kaotik bir ortam oluşturur. Oyun
ise bu kaotik ortamda insanların ne uğ-
runa, neleri ve neden seçtiklerini sorgu-
layıp ortaya koymaya çalışmakta.
Tüm bu olaylar beş kişilik bir oyuncu
kadrosu ve sahne olarak sadece mutfak
kullanılmasına rağmen -şaşırtıcı dere-
cede- enfes bir biçimde sahnelenmiş. Bu
güzel aktarımda üzerinden 35 yıl geçse
de oyunun eskimeyen sağlammetninin
yanı sıra, sahne tasarımı ve harikulade
Muhammet celep
Tiyatro
Böyle olur
zengininmutfağı