İslamadet ve ananatı içki aleyhinde olduğu ve İstanbul’da
içki ticareti deHristiyanlarda bulunduğu için Türkiye’de
içki aleyhindeki faaliyetlerdenmali cihetten Türkler pek az
mutazarrır olacaklardır. Geçenlerde İstanbul’daAmerika
misyonerleri tarafından içki aleyhinde ve itidalkarane
Rumca olarak yazılmış olan bir risale üzerineRumlar “bu
Müslüman propagandasıdır” diye kıyametler kopardılar.
Risalenin neşri tehire düçar oldu. Acaba Rumlar bu
risalenin intişarına nedenmani oldular? Bunun cevabı pek
basittir.
İki sene evvel “Makmillan” kumpanyası “Robert Kolej”
sosyoloji muallimi Profesör Rikard Jonson’un nezareti
altında icra ettirdiği tetkikatı bir kitap halinde neşretmişti.
Bu eserin 263. sahifesindemilel-i muhtelifeye ait
1413 lokanta, kahvehane, birahanemevcudiyeti
gösterilmektedir ki bunlardan 1169’uRum, 97’si Türk, 57’si
Ermeni, 44’üRus, 17’si Yahudi olup bunlar arasında İngiliz
veAmerikalı yoktur.
356. sayfasında ise 175 adet umumhane gösterilmiş.
Bunun 59’uRum, 35’i Ermeni, 61’i Türk, keza 664
sermayesinden 386’sı Rum, 120’si Yahudi, 91’i Ermeni,
43’üRus olarak kaydedilmektedir. İstanbul’daki vesikalı
kadınlarınmecmuu 2171 olup 1367’sini Hristiyan, 358’ini
İslamkadınları teşkil etmektedir. Bu hakikatlerden
başka Beyoğlu’nun Taksimcivarında İstanbul’un en
mühimOrtodoks KiliselerindenAyatiriada kilisesinin
akaratı meyanında takriben altı meyhane vardır ki bunlar
Men-i Müskirat Kanunu’na kadar açıktılar. Bu defaki içki
serbestisinde kiliseninmeyhanelerinemüsaade edilince
Rumlar kızdılar. İstanbul’da rakı ticaretini Rumlar inhisara
aldıklarındanMen-i Müskirat Kanunu’na en çok hücum
eden onlardır. Bu kanunun Türkiye’deki düşmanlarından
biri deBomonti denilen bira fabrikasıdır. Bu fabrikanın
biraları da fenadır. Men-i Müskirat Kanunu’nun yeniden
canlanmaması içinBomonti her türlü şeytanlara tevessül
etmektedir.
Mücahede-i Milliyenin ilk zamanlarında 1920
Eylülünün14’ünde Türk hükümeti 1300 sene evvel din-i
İslamın nehyettiği işreti Anadolu’da yasak etti. 1923 senesine
kadar bumemnuiyet bütün Türkiye’de hâkimoldu. Sonra bu
kanun ilga edildi. Fakat içki aleyhindeki Türkler hiçbir vakit
meyus olmamışlardır. İstanbul’da bulunan on Türk gazetesi
rakı aleyhindemakaleler neşretmektedir. Hususiyle bunlardan
üçü cidden cidallarında hiç şaşmamışlardır. Dünyada takriben
bin taneMüslüman gazetesi neşrolunmaktadır ki bunların
heman kaffesi Men-i Müskirat taraftarıdır. Ben bu istatistiki
Kahire’de neşrolunan El-Mukaddamgazetesi sahibi Yakup
Sarruf Bey’in ifadesine atfen beyan ediyorum. El-Mukaddam
gazetesi Amerika’nınNewYork, İngiltere’nin Times gazetesine
muadildir. İstanbul’da 1919 senesindeHilal-i Ahdar Cemiyeti
tesis edilmiştir. Bu cemiyette birçok doktorlar, mebuslar,
Türkiye’nin ileri gelen adamları vardır. RiyasetindeProfesör
Mazhar Osman, Katib-i Umimiliğinde FahrettinKerim
bulunuyor. Mazhar Osman hastahanelerde sertabiptir.
Gazeteleri vardır. FahrettinKerimtımarhane şefidir. Bu
doktorlar birçok eserler yazmışlardır. MuallimSalihKeramet,
tüccar-ı marufedenAli Mahir, Profesör Neşet Osman, Vatan
sahibi Ahmet Emin, Avukat Celal Feyyaz, SıhhatMüzesi
MüdürüHikmet Hamdi, Tevhid-i Efkâr sahibi Velid, Profesör
Hulusi, Profesör Şekip, Doktor Hazım, Doktor EminPaşa,
Doktor Lütfi, MebusHakkı Beyler azadırlar.
İşçi Sıhhati ve İçki
İçkininmahalli tahribatı en ziyade şehir işçilerinin, yorgun
vücutlarında görülür. On, on iki saatlik uzun ve yorucu işten
çıkan işçi, eğer evli ise çoluk çocuğunun ekmeğini almadan,
bekâr ise fabrikadan o siyah dumanları ciğerlerinden
çıkmadan ilk tesadüf edeceği koltukmeyhanesine girer, orada
şehrin süprüntülerinden çıkarılmış ispirtolardan yapılmış,
rakılarla vücudunu ve ruhunu zehirlemeye başlar. (devam
edecek)
*Hilal-i Ahdar, YeşilayCemiyeti’nin ilk ismidir. Aynı zamanda
1925yılından bu yana yayınlananYeşilayDergisi’ne de adını
vermiştir.
Geçitlerdeki Emareler
Hilal-i Ahdar, 13 Mayıs 1341 (1925) Syf: .45 *
JONSON’UN
PROPAGANDALARINDAN
yesilay.org.tr
81
YEŞiLAY
•
HAZİRAN 2015