Background Image
Previous Page  21 / 68 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 21 / 68 Next Page
Page Background

hazırlıyoruz. Korona döneminde

özellikle dış basında Türkiye’deki

koronavirüs söyleminin nasıl

şekillendiğini inceliyoruz. Bu 2,5

aylık sürede özellikle başlardaki ve

günümüzdeki tutumun birbirinden

çok farklı olduğunu görüyoruz.

Sağlık Bakanı bir açıklama yapıyor

ama bir anda o açıklamayı tahrip

eden içerikler ve karşı açıklamalar

üretiliyor ve sosyal medyada dolaşıma

sürülüyor. Açıkçası insanlar bir

biçimde kendilerini tatmin eden

ve echo chamber’larda (kapalı bir

grupta görüş bildirilmesi ve bilgilerin

sürekli aynı fikirlere sahip kişilerle

konuşulmasından dolayı, bir yerden

sonra fikirlerin aşırılaşması ve karşıt

görüşlere sağırlaşılması durumu)

üretilen yalanlara da inanmak

istiyorlar.

Bu durumda “Herkesin sahip

olduğu bir dünya görüşü var

ve kendi görüşüne sahip haber

kaynaklarını takip etmek insanların

hoşuna gidiyor.” diyebilir miyiz?

Kesinlikle. “Echo chamber” dediğimiz

şey şu ki, yankı odalarında insanlar

kendilerini rahatlatıyorlar.

SOSYAL MEDYA VE İNFODEMİ

Sosyal medyanın filtreleme

yöntemleri uygulamadığını

söylediniz. Korona günlerinde

sosyal medya uygulamaları

dezenformasyonu önleme amaçlı

bazı filtreleme uygulamaları

açıkladılar. Bunu koronadan

önceki sürece göre nasıl

değerlendiriyorsunuz?

Sosyal medyanın bu tip filtreleme

mekanizmalarını nasıl geliştirdiği

ve bunu ne kadar uyguladığı

önemli bir tartışma. Geliştirmek ve

beyan etmek, uygulanıyor olduğu

anlamına gelmiyor. Mart ayının

ikinci haftasında Facebook, Linkedin,

Reddit, Twitter, Youtube gibi

platformlar koronavirüsle mücadele

anlamında bir karar aldılar ve ortak

bir deklarasyon yayınladılar. Şunu

söylediler: “Dünya Sağlık Örgütü ile

birlikte hareket edeceğiz ve Covid-19

ile ilgili dezenformatif haberleri

engellemeye yönelik bir girişimde

bulunacağız.” Bu deklarasyonla

literatüre yeni bir kavram

kazandırdılar: infodemi.

İnfodemi’yi “Salgınla ilgili yapılan ve

özellikle sosyal medyada dolaşıma

sokulan bilgi kirliliği”ni ifade eden bir

kavram olarak açıklayabiliriz. Nihai

kertede baktığımızda sosyal medyanın

bu denetimsiz ortamı ve her bireyin

içerik üretebilmesi sosyal medya

yöneticilerinin ya da üst kurulların bu

içeriklerin her birini denetlemesine

imkan tanımıyor. Ne kadar hassas

içerik olarak kodlarsa kodlasın.

KAYGI VERİCİ İÇERİKLER

Sosyal medyanın yaşadığımız

süreçte kaygı yaşayan birçok insanı

korkutmak için yoğun bir şekilde

kullanıldığına şahit olduk... Bu

konuda neler söylersiniz?

Her bireyin denetimden azade bir

biçimde içerik üreteceği ortam

anlamına gelen yeni internet

teknolojileri, başta demokrasi

açısından önemli bir imkan olarak

görüldü. Günümüzde baktığımızda

bazı olaylarda o demokratikleşmeyi

tetikleyici bir işlev görüyor dersek

elbette olumlu örnekleri dile

getirebiliriz. Fakat diğer taraftan

bakıldığında özellikle bu sahte haber

(fake news) meselesinde sosyal

medyanın hem demokrasinin altını

oyucu hem de geleceğe yönelik

karamsar tabloların oluşmasında

psikolojik anlamda bir etki yarattığını

söyleyebiliriz. Nitekim korona ile ilgili

gündem de bunu gösteriyor. Özellikle

distopik ve risk içeren, insanlarda

kaygı ve endişe uyandırıcı içeriklerin

Twitter’da paylaşılma ve etkileşime

girme oranının diğer haberlerden yani

güven haberlerinden çok daha fazla

olduğunu görüyoruz.

SOSYAL MEDYAYI

BİLİNÇLİ KULLANMA

Sosyal medya okur yazarlığı

bilincine nasıl ulaşılabilir?

Birey olarak sosyal ağlarda

karşılaştığımız içeriklere karşı şüpheci

olmamız gerekiyor. Bu kesinlikle

önemli bir madde. İkinci olarak,

içeriği paylaşanın, hesabın kim

olduğu, ne olduğu, içeriğin ne amaçla

paylaşıldığı üzerine bir muhasebe

yapmak bizi bu tip infodemik ve

sahte içeriklerden korur. Kurumsal

olarak korunmaya baktığımızda

ise bahsettiğimiz sosyal medya

platformlarının özellikle asılsız

haber paylaşan kişilerin hesaplarını

hemen askıya almaları gerekiyor.

Türkiye’de koronavirüs konusunda

bir bilim kurulu oluşturuldu. Bu

kurul üyelerinin adına sahte hesaplar

sosyal medyada dolaşımda bulunuyor.

Bunu nasıl çözeceksiniz? Bu durum,

önlem aldık diyen sosyal medya

platformlarının bir başarısızlık örneği.

Kurumsal anlamda ikinci olarak

şuna dikkat etmemiz gerekiyor:

Hem ulusal hem de uluslararası

düzeyde “fake checking” sistemlerinin

geliştirilmesi lazım. Yine sosyal

medya platformlarının sahte

hesaplar konusunda kamuoyunu

bilgilendirmesi bu anlamda çok

önemli bir mesele.

Son olarak uluslararası hukukun

gündemine girecek bir sosyal medya

hukuku içeriği oluşturulmalı ve bu

konuda yapılan tahribatın önüne

geçmek için ciddi yaptırım kararları

alınmalı.

“Dijital medya

okuryazarlığı

bilgisine sahip

olmayan insanlar

için bu kullanım

oranları bir tür

bağımlılığı

beraberinde

getirebilmektedir.

Dijital bağımlılık

geleceğin

dünyasında bence

başlı başına hem

klinik hem

sosyolojik hem de

politik bir problem

olarak toplumsal

alanda kendisini

çok şiddetli

biçimde

gösterecek.”

HAZİRAN 2020 21