dosya
ortaya çıkmasıdır. Geleceğe yönelik
yatırımlar için koronavirüs salgını,
bireyden tüm devletlere kadar bu
zor koşullar altında kendini test
etme fırsatı vermiştir. Bu da değeri
tartışılamayacak çok önemli bir
kazançtır.”
ÇALIŞANLAR VE İŞLETMELER
İÇİNOLUMSUZ YANLARI DAVAR
Prof. Dr. Vedat Işıkhan, evden çalışma
modelinin olumsuz etkilerinin de
söz konusu olabileceğini belirterek
bunları şöyle özetliyor:
• Özel ekipman kullanımı gerektiren
işler için uygun olmayabilir.
• Çalışanların evindeki ısı ve elektrik
faturalarını artırabilir.
• Bazı çalışanlar bu düzenlemede
daha az üretken olabilir.
• Monotonluk ve bıkkınlık: Evde ne
kadar verimli çalışılırsa çalışılsın belli
bir zaman sonra monotonluk ve can
sıkıntısının yüksek olduğu bir dönem
yaşanabilir.
• Toplantıları planlamada ve projeleri
koordine etmede zorluklar ortaya
çıkabilir.
• Çalışanlar arasında kuruma aidiyet
ya da bağlılık duygusu azalabilir.
Çalışanlar kendilerini büyük bir
makinenin küçük bir parçası gibi
düşünebilirler.
• Uzaktan çalışma modelinin
uygulanmasında gerekli
olan donanımlara ve bunları
kullanabilecek bilgi ve beceriye
sahip olamayan, uygulama ve
çalışma hakkında bilgisi eksik
çalışanların işsiz kalma olasılıkları
yüksek olacaktır. Bunların yerine
daha nitelikli personel istihdamı
söz konusu olabilir. Bu durum, işsiz
sayısının artmasına yol açabilir.
Prof. Dr. Işıkhan, çalışanlar üzerinde
diğer çalışanlarla bir araya gelememe,
kapalı bir ortamda kalmanın
yarattığı çeşitli ruhsal sıkıntılar,
sosyal ve çevresel desteğin olmaması
veya yetersizliği, iş birliği ve ekip
çalışmasının azalması gibi olumsuz
etkilerin olabileceğini söylüyor.
Işıkhan; “Sektörler ve çalışanlar
arasında nasıl bir iletişim sistemi
kurulacak, işler nasıl planlanacak
ve görev dağılımı nasıl yapılacak?
Yöneticilerin bunları öngörmeleri ve
krize hazırlıklı olmaları gerekir.” diyor.
YENİ ÇALIŞMADÜZENİNEMİ
GEÇİLİYOR?
Yaşamın devamlılığı için üretimin
kaçınılmaz olduğunu dile getiren
Prof. Dr. Işıkhan, öncelikle üretim
alanlarının açılması ve burada
çalışmaların sürdürülmesi gerektiğini
vurguluyor. Koronavirüs salgınının
yeni bir çalışma düzenine geçişin
kapılarını açıp açmayacağıyla
ilgili olarak da Prof. Dr. Işıkhan;
“Varsayımlara göre hareket edecek
olursak; birinci varsayımda
koronavirüse karşı etkin aşı
bulunması durumunda tüm dünyanın
eski çalışma tarzına hızla dönmesi
söz konusu olabilir. Bu durum
zaten bilinen bir sistemin tekrar
canlandırılması anlamına gelir. Şu
an biz bu sistemi dondurduk, ortaya
çıkan sorunlara kaynak aktararak
uzaktan çalışarak sistemi yaşatmaya
çalışıyoruz. İkinci varsayım ise salgına
karşı etkili bir aşı bulunamaması
durumunda evden çalışma modelinin
de sürdürülmesi, belki de kapsamının
sektörel bazda daha da genişletilmesi
anlamına gelecektir.” diyor.
“HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ
OLMAYACAK” MI?
Son dönemde “Hiçbir şey eskisi gibi
olmayacak.” gibi yaygın bir söylem
geliştirildiğini hatırlatan Prof. Dr.
Geleceğe yönelik
yatırımlar için
koronavirüs
salgını, bireyden
tüm devletlere
kadar bu zor
koşullar altında
kendini test etme
fırsatı vermiştir.
Bu da değeri
tartışılamayacak
çok önemli bir
kazançtır.
Koronavirüse karşı etkin aşı bulunması durumunda
tüm dünyanın eski çalışma tarzına hızla dönmesi
söz konusu olabilir. Bu durum zaten bilinen bir
sistemin tekrar canlandırılması anlamına gelir.
Şu an biz bu sistemi dondurduk, ortaya çıkan sorunlara kaynak
aktararak uzaktan çalışarak sistemi yaşatmaya çalışıyoruz.
Yeşilay
24
KORONAVİRÜS VE TEKNOLOJİYE ETKİLERİ