Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  60 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 60 / 84 Next Page
Page Background

SPOR

TÜRKİYE’DEBİNİCİLİKTEALTINYILLAR

Cumhuriyet’in ilk yılları Türk biniciliğinin de altın yılları oldu.

1931’de ilk kez uluslararası yarışmalara gidildi ve Yüzbaşı

Cevat Mustafa bireysel sıralamada üçüncü oldu. Daha

sonraki sene Teğmen SaimPolatkan, Kısmet adlı atıyla ikinci

oldu. İlk altınmadalya, Teğmen Cevat Gürkan ile 1934’te geldi.

İlk uluslararası başarı elde eden kadın binici Hayal Gönenli ise

1971 Balkan Şampiyonası'nda gümüş madalya aldı.

ENAZ50KULÜPVAR

Türkiye’de çoğunluğu İstanbul’da olmak üzere

Türkiye Binicilik Federasyonu’na bağlı 51 kulüpte

amatör olarak at ve binicilik dersleri alınabiliyor.

İstanbul dışında Ankara, İzmir, Antalya, Bursa,

Samsun, Adana gibi şehirlerde de binicilik

kulüpleri bulunuyor.

Bağımsız olarak binicilik eğitimi veren

kulüplerle birlikte sadece son bir

yıl içinde vizesi yapılmış

at ve binici sayısı

bin dolayında.

At terbiyesi,

atlı dayanıklılık,

engel atlama,

pony ve üç günlük

yarışma gibi amatör

spor dallarında

Biniciliğin faydaları

Sanıldığının aksine binicilik bel-bacak

ağrısı, bel fıtığı olan hastalara zararlı değil

yararlıdır. Bel-sırt adalelerini geliştireceği

için iç korse etkisiyle bele destek olur

ve ağrıları azaltır. Beli güçlendirdiği için

fıtığın ilerlemesini engeller. Arkasında

yatan hiçbir neden bulunamayan bel

ağrılarında biniciliğin en az yüzme kadar

yararlı olduğu görülmüştür. Kalça ve

bacak adaleleri de çok çalıştığından kadın

binicilerde bu bölgelerdeki selülitleri hızla

yok eder. Kalçada genişleme yerine tam

tersine sıkılaşma görülür.

yararlanılan atların büyük çoğunluğunu (atlı dayanıklılık hariç)

Avrupa menşeli atlar oluşturuyor.

Askeri amaçlı atların dışında bir de yeni yeni gelişen bir yarış

dalı olan endurans (atlı dayanıklılık) amacıyla binilen atların

çoğunluğunu da Arap orijinli atlar oluşturuyor.

TÜRKLERİN ATLA İLİŞKİSİ

l

Atı ilk evcilleştiren ve hayatının her alanında kullanan

Türkler, çok uzunmesafeleri başarıyla kateden dayanıklı

türlere sahiptiler. Bugün Türkmenistan yaylalarında

varlığını sürdüren Akalteke (Ahal Teke) atları,

Kafkasya coğrafyasında Balkar-Kabartay-

Çerkeski bölgelerinde gelişen Kabartay

(Gabardin) atları gibi iyi bilinen türler var. Ancak

Uzunyayla, Canik, Kula gibi Anadolu’ya has yerli

ırklar da bulunmakta. Bir de sadece Kıbrıs’a

özgü Karpaz Eşeği'nden de bahsedilebilir.

yesilay.org.tr

60

YEŞiLAY

NİSAN 2015