Background Image
Previous Page  42 / 68 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 42 / 68 Next Page
Page Background

Yeşilay’dan

Bağımlılıkla

Mücadelede

Eğitim Seferberliği

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Oyun Oynama Bozukluğu’nu hastalık olarak

tanımladı ve bu hastalık ICD tanı kitabına girdi. Uluslararası Davranışsal

Bağımlılık Araştırmaları Derneği’nin (ISSBA) Yönetim Kurulu Koordinatörü

Dr. Daniel Spritzer ile çocukları ve gençleri tehdit eden oyun bağımlılığını ve

bu konuda dünyada yaşanan gelişmeleri konuştuk.

Teknoloji ve oyun bağımlılığı

konusunda dünyadaki en son

durum nedir?

Teknolojinin derinden etkilediği bir

dünyada yaşıyoruz. Bu durum, baş-

kalarıyla iletişim ve ilişki kurma ile

öğrenme biçimimizi ve aynı zamanda

eğlenme biçimimizi etkiliyor. Bu hızlı

değişen davranışların sağlıklı ve za-

rarlı yönlerini anlamaya çalışmak, ruh

sağlığı uzmanlarının karşı karşıya ol-

duğu zorlu bir görevdir.

1990’lı yıllardan beri araştırmacılar,

İnternetin ve oyunların yoğun ve so-

runlu kullanımını araştırmaktadır.

Dünyanın çeşitli ülkelerinde bu alan-

da pek çok ilerlemeye olanak sağlayan

kanıtlar toplayan yüzlerce çalışma

gerçekleştirilmiştir.

Uluslararası bilim camiasının yanı sıra

ruh sağlığı uzmanları ve hükümetler;

dijital oyunlar, sosyal ağlar ve çevrimi-

çi pornografi gibi diğer dijital ürünle-

rin bazı kullanıcılarda ruhsal bozuk-

luğa kadar varabilecek zararlı etkilere

neden olduğunu kabul etmektedir.

Halk sağlığını korumak için neler

yapılıyor ve neler planlanıyor?

Oyun Oynama Bozukluğunun, Dünya

Sağlık Örgütü tarafından oluşturulan

Hastalıkların Uluslararası Sınıflan-

dırması 11. Gözden Geçirmesine dahil

edilmesi, halk sağlığı için önemli bir

adımdır. Bu sağlık sorununa ilişkin

daha iyi tanı prosedürlerine yönlendi-

ren kanıta dayalı bir çerçeve sunulma-

sı, bilimsel araştırmayı teşvik etmenin

yanı sıra ilgili sağlık hizmetlerine eri-

şimi kolaylaştırır ve meşrulaştırır.

Fakat burada “oyun oynama” ile “oyun

oynama bozukluğu” arasındaki far-

kı açıkça ortaya koymak önemlidir.

Oyun oynamak; birçok çocuk, ergen

ve yetişkin için başlıca boş zaman et-

kinliğidir ve eğitim, sağlık ve kültürde

artan bir role sahiptir. Oyun oynamak,

ancak sorunlu bir hale geldiğinde ve

yaşamda önemli bir bozulmaya neden

olduğunda (bu durum oyuncuların çok

küçük bir kısmında görülür) Oyun Oy-

nama Bozukluğu olarak değerlendiri-

lir. Bu nedenle, normal davranışı pato-

lojik hale getirmeden etkili olabilecek

önleyici tedbirler geliştirilmesi (bu

son derece ilginç ve popüler aktivite-

nin faydalarını azami düzeye çıkarır-

ken daha güvenli bir kullanımın teşvik

edilmesi) konusu, ilgili tüm paydaşlar

için bir zorluk teşkil etmektedir.

Bu konuda sivil toplumun rolü

nedir?

Teknoloji yalnızca belirli bir bilgi ala-

nında kullanılmadığı gibi teknolojinin

spesifik olarak kullanıldığı özel bir uz-

manlık alanı da yoktur. Benzer şekilde

oyunların sorunlu kullanımı, konuya

dahil olan birçok farklı kesimin (oyun-

cular ve aileleri, endüstri, sağlık ve eği-

tim sistemi, basın, akademi, hükümet)

perspektifine bakarak anlaşılabilir.

Sivil toplum, aşırı oyun oynamanın

zararlı etkileri konusunda farkında-

lık yaratarak, topluluk temelli önleyi-

ci stratejiler oluşturarak ve gerçekte

neye ihtiyaç duyulduğuna dair gerçek-

çi bir resme dayanan yenilikçi yakla-

şımlar geliştirerek oyun bağımlılığı ile

mücadelede önemli bir rol oynayabilir.

Çünkü en savunmasız gruplara ula-

şabilir ve sivil toplum kuruluşları bu

gruplara nasıl en iyi şekilde yardım

edilebileceği konusunda değerli bilgi-

lere sahiptir.

Yeşilay’ın bağımlılıklarla mücadele

çalışmaları hakkındaki görüşleriniz

neler?

Yeşilay, tüm bağımlılıklara karşı insani

ve kanıta dayalı bir bakış açısıyla çalış-

malar yürütmektedir. Bu yönüyle özel-

likle uluslararası alanda öne çıkan bir

kuruluştur. Başlangıçta Türkiye’de ge-

liştirilen önleme projeleri, bugün dün-

yanın pek çok ülkesine yayılmıştır. Bu

konuda halkı bilinçlendirme, tedavi ve

rehabilitasyon hizmetleri sağlama ve

aynı zamanda savunuculuk çalışma-

ları, kapsamlı işbirliği ve oyun oynama

bozukluğu olan insanlara ve ailelerine

yardımcı olma konusunda inanılmaz

bir potansiyele sahiptir.

Röportaj: Sara Evli

Oyun oynamak, ancak

sorunlu bir hale geldiğinde

ve yaşamda önemli

bir bozulmaya neden

olduğunda, (bu durum

oyuncuların çok küçük bir

kısmında görülür) Oyun

Oynama Bozukluğu olarak

değerlendirilir.

DR. DANİEL SPRİTZER;

“ONLİNE OYUN OYNAMAK

YAŞAMI ETKİLİYORSA

İR HASTALIKTIR”

Brezilya’nın Porto Alegre şehrinde ço-

cuk ve ergen psikiyatristi olarak görev

yapmaktadır. Uluslararası Davranışsal

Bağımlılık Araştırmaları Derneği’nin

(ISSBA) Yönetim Kurulu Koordinatö-

rü’dür. 2006’dan itibaren teknolojik

araçların çocuk ve ergenlerin ruh sağ-

lığını nasıl etkilediğine yönelik çalış-

malar yürüten Teknolojik Bağımlılıklar

Çalışma Grubu’nu koordine etmektedir.

DR. DANİEL SPRİTZER KİMDİR?

40