

Kıyafetlerin Durumu
Annesi ve Gül Nine, önce
evdeki tüm kıyafetleri tek
tek incelediler. Sonra da dikiş
malzemelerini çıkarıp başladılar
sökükleri, kopan düğmeleri
dikmeye... Bazı giysiler ise
seçilip çantalara konuldu. Babası
bu çantaları bir yere götürdü.
Zavallı Musluklar
Musluklar da aynı şekilde
ilgi odağıydı evde. Can hiç
üşenmeden saydı. Annesi yemek
hazırlarken bir saat içerisinde
on dokuz kez musluğu açıp
kapamıştı. Babası tıraş olurken
ve dişlerini fırçalarken bir eli
sürekli musluktaydı. Sürekli
açıp kapıyordu.
MAVİ BİSİKLET
VAZGEÇİLEBİLİR Mİ?
Can’ın Gözlem
Defteri
Parlak mavi rengi, son model frenleriyle
Can’ı kendisine hayran bırakmıştı.
Mahalledeki dörtyol ağzında bir
dükkanda görmüştü ilk kez. Deneme
sürüşü yaparken, “Bu bisiklet benim
olmalı” demişti. O günden beri Can’ın
evde beş cümlesinden üçünde “Mavi
Bisiklet” geçiyordu.
Can’ın anne- babası yeni bir bisiklet
alma fikrine karşı çıkmamışlardı. Ancak
Can’ın hayal ettiği gibi, “Ne demek Can!
Seni kırar mıyız hiç? Yarın gidip alırız.
Hatta hemen gidip alalım” da demediler.
Can, kendisine engel olamıyordu. O
bisiklet mutlaka onun olmalıydı. Halbuki
Can’ın bir bisikleti vardı. Hiç bir arızası
da yoktu. Can, onu unutmuş gibiydi.
Bisiklet konusunu açmak için bahane
arayan Can, evdekileri sıkı takibe aldı.
Bu takip esnasında anne-babası ve
Gül Nine’nin sürekli tekrar ettikleri bazı
davranışlar gözlemledi:
Lambaların işi çok zor
Elleri sürekli lambaların
açma-kapama düğmelerine
gidip geliyordu. Odalardan
çıkarken elleri otomatik
olarak lambayı kapatıyorlardı.
Hatta normal şartlarda pek
sinirlenmeyen Gül Nine, ışığın
açık unutulduğunu gördüğü
anda söylenmeye başlıyordu.
26
Mavi Kırlangıç - Temmuz