

EKİM 2019 69
S
afranbolu Bizans
döneminde Dadybra
olarak anılırdı. Selçuklular
toprakları ele alınca Zalifre
olarak değişen adı Türk beylikleri
ve Osmanlı hakimiyetiyle Borglu
ve Borlu halini almıştır. Belli
bir dönem “Zağfiran-ı Borlu”,
“Zağfiranbolu” ve “Zafranbolu”
olarak söylenen adı, toprağında
çok yetişen ve dünya üzerinde
oldukça değerli bir baharat ve
gıda boyası olarak tüketilen
safran bitkisinden gelmektedir.
Safranbolu’ya adını veren
“Safran” çok eski çağlardan beri
çiçek tepecikleri, baharat ve gıda
boyası olarak kullanılan soğanlı
bir bitkidir. Çok eski çağlardan
beri İran ve Keşmir’de tarımı
yapılan safran yalnızca baharat
olarak değil, çeşitli dönemlerde
hastalıkları iyileştirici koruyucu
bir madde olarak da değer
görmüş, hatta renginden ötürü
kutsal sayılmıştır. Safranın
tanınması ve çeşitli amaçlar için
kullanılması 5000 yıl öncesine
dayanmaktadır.
Osmanlı döneminde en parlak
dönemi yaşayan Safranbolu,
İstanbul-Sinop arasında gidip
gelen kervanların uğramadan
geçemedikleri bir konaklama
yeri haline gelmiştir. Yerleşim
aynı kentte bir kışlık diğeri yazlık
iki kesimde biçimlenmiştir.
Kışlık evlerin bulunduğu
çarşı; dericilik, demircilik,
bakırcılık, yemenicilik gibi
faaliyetlerle ticaretin yapıldığı
yerdir. İş alanları Osmanlı’da
“Lonca Çarşısı” adını verdikleri
bugünkü adıyla “Yemeniciler
Arastası”nda toplanmıştır.
Yazlık evler ise, bağ ve bahçeler
arasında sayfiye yeri konumunda
bulunan Bağlar’dadır.
KENTSEL SİT ALANI
Üzerine yerleşimin 3000 yıl
öncesine dayandığı düşünülen
Safranbolu'nun özellikle mimari
dokusuyla artan kültürel önemi
1976 tarihinde Kültür Bakanlığı
tarafından “Kentsel Sit Alanı”
olarak koruma altına alınmasıyla
vurgulanmıştır. Safranbolu
UNESCO’nun Dünya Miras
Listesinde başkenttir. Bunun
sebebi kent dokusunu olduğu
gibi koruyabilmiş olmasıdır.
Birbirinin ışığını kesmeden
yerleştirilmiş olan bu evlerin
hepsi 17. yüzyıl sonu 18. yüzyıl
başında yapılmıştır. Konaklar
2 veya 3 katlıdır. İlk katlarında
ahırın yer alabileceği hayat
altı (ayakaltı) denen bölümde
2 tane giriş vardır. Bir tanesi
misafirler tarafından kullanılır.
Üzerine yerleşimin
3000 yıl öncesine
dayandığı düşünülen
Safranbolu'nun
özellikle mimari
dokusuyla artan
kültürel önemi 1976
tarihinde Kültür
Bakanlığı tarafından
“Kentsel Sit Alanı”
olarak koruma altına
alınmasıyla
vurgulanmıştır.
Osmanlı döneminde en parlak dönemi yaşayan
Safranbolu, İstanbul-Sinop arasında gidip
gelen kervanların uğramadan geçemedikleri bir
konaklama yeri haline gelmiştir. Yerleşim aynı
kentte bir kışlık diğeri yazlık iki kesimde biçimlenmiştir.
Ülkemizdeki kültür turizminin ilk akla gelen
duraklarındanbiri olan Safranbolu, zengin tarihi ve
otantik yapısını koruyan konaklarıyla dikkat çekiyor.
UNESCO’nunDünyaMiras Listesindebaşkent olan
Safranbolu, meşhur lokumuyla da ziyaretçilerini
kendine hayranbırakıyor.
Zeynep TEMEL
Fotoğraflar: Ahmet ERDEM