KASIM 2017 39
“DUYGULAR, ÇEVREYLE
İNSAN ARASINDAKİ
İLİŞKİNİN ÖLÇÜM
ARACIDIR”
Hızlan, duyguların çevreyle
insan arasındaki ilişkinin ne
kadar uygun ve olumlu olduğunu
gösteren bir ölçüm aracı gibi
kabul edilebileceğini söylüyor.
“Ortam genel anlamda bizim için
ne kadar olumluysa biz de o kadar
rahat, ortama açılmaya istekli ve
kendimizi canlı hissederiz. Bir
tehlikenin olmadığı, sevdiğimiz
insanlarla birlikte olduğumuz
bir ortam, doğal olarak bizi
daha enerjik, güçlü ve çevreye
açılmaya istekli hissettirir” diyen
Hızlan, tam tersi bir durumda ise
savunmacı, içe kapanık, tedirgin
ve mutsuz hissetmemizin normal
olduğunu belirtiyor.
SÜREÇ ÖNEMLİ
“Sürekli karamsar, mutsuz,
çaresiz hissediyorsunuz fakat
devam eden hayatınızda bunun
gerçek bir nedeni yoksa bu
duruma depresyon demek daha
doğru olur” diyen Hızlan, aynı
aksaklığın tersinin de mani olarak
tarif edilebileceğini söylüyor.
Ancak Hızlan, bir duruma mani
ya da depresyon demek için bir
sürecin olması gerektiğine de
önemle vurgu yapıyor. Günlük
duygusal dalgalanmaların, değişen
faktörlere bağlı olarak gün içinde
değişiklik gösteren duygusal
değişimlerin mani veya depresyon
olarak ifade edilmeyeceğini de
sözlerine ekliyor.
“DUYGULARIN
DALGALANMASI NORMAL”
Duyguların dalgalanmasının
normal olduğunun ve içinde
bulunulan şartların sürekli
değişkenlik gösterebileceğinin
altını çizen Hızlan, “Buna
bağlı olarak duygularımız da
sürekli iniş çıkış halindedir.
Gün içinde ve aylık ya da
mevsimsel gibi daha uzun süreli
periyodları düşündüğümüzde
bu değişkenliği kolayca fark
“Sürekli
karamsar,
mutsuz, çaresiz
hissediyorsunuz,
fakatdevam
eden
hayatınızda
bunungerçek
birnedeni yoksa
buduruma
depresyon
demekdaha
doğruolur.”
edebiliriz. Duygularımızın
şartlara ve bizim iç halimize
göre değişkenlik göstermesi
sağlıklı bir durumdur. Kötü
şeyler yaşanırken kötü hissetmek
depresyon olmadığı gibi, iyi
şeyler yaşanırken mutlu ve
heyecanlı hissetmek de mani
değildir” diyor.
DUYGUDURUM
BOZUKLUKLARI ANKSİYETE
BOZUKLUKLARIYLA
KARIŞTIRILABİLİYOR
Depresif atakların belirtilerinin
benzer olan başka bozukluklarla
çok kolay karıştırılabileceğini
söyleyen Hızlan, “Özellikle
ağır yaşam olaylarına tepki
olarak doğan depresif mizaçlı
uyum bozuklukları ve karışık
tip anksiyete ve depresyon
bozukluğu, duygudurum
bozuklukları içinde yer alan
depresyonla çok karıştırılan,
dikkatle ayırıcı tanısı yapılması
gereken bozukluklar. Bu her
iki bozukluk da anksiyete
bozuklukları içinde yer alır.
Günlük yaşama dair olaylarla
bağlantısı ve psikososyal stres
faktörleriyle tetiklenebilme
özellikleri ön plandadır”
açıklamasında bulunuyor.
Dr. CemHızlan, duygudurum bozuk-
luğunun klinik olarak birkaç şekilde
görüldüğünü belirterek bipolar bo-
zukluk, major depresyon, tekrarlayıcı
depresif bozukluk ve sık döngülü duy-
gudurum bozukluğu ve inatçı duygu-
durum bozuklukları hakkında bilgi-
ler verdi:
»
Bipolar bozukluk, ağır depresyon
atağı (major depresyon): Depresyon
ataklarının ve mani ataklarının farklı
zamanlarda ortaya çıktığı durumdur.
»
Tekrarlayıcı depresif bozukluk:
Tekrarlayan depresyon ataklarının gö-
rüldüğü durumdur. Bu bozukluklarda
atakların belli bir süreyi kapsaması gerekir; ataklar günlük ya da haftalık hızlı
duygusal değişiklikleri tarif etmek için kullanılmaz.
»
Sık döngülü duygudurum bozukluğu ve distimi: Günlük hayata yayılmış,
uzun süren ve neredeyse sürekli etkisi altında olunan bozukluklar olarak düşü-
nülebilir. Distimi, klinik belirtileri silik ancak varlığını hep hissettiren hafif bir
depresyon halinin çok uzun süre boyunca devam ettiği bozukluktur.
Psikiyatri Uzmanı
Dr. Cem Hızlan