10 / 84
Kitap
Eylül
Arkadaşlık ve cesaret gibi kavramlar üzerinden seyirciyi
eğlendirirken düşündüren Küçük Ayak, ailecek izlenebilecek
eğlenceli bir film.
Hayatın her anına eşlik eden konsept albümleriyle özel bir
dinleyici kitlesi yaratan performans grubu For Life, şimdi de
taş plak döneminin başyapıtlarını günümüze taşıyor.
Küçük Ayak
For Life-Gramophone Records
Warner Bross
AhenkMüzik
DVD
CD
E
debiyatımızın unutulmaz başyapıtı Eylül, günümüz
Türkçesi ve açıklamalı orijinal haliyle iki ayrı kitap
olarak okuyucuyla buluşuyor. Eski hataların tek tek
ayıklandığı bu yeni versiyon; yazarla yapılan “Eylül’ü
Nasıl Yazdım” söyleşisi, döneme ait harita, fotoğraf ve
kartpostallarla zenginleştirilmiş baskısıyla özel bir eser
olarak sunuluyor. Yüz yılı aşkın bir süredir bazen mutlulukla
bazen gözyaşlarıyla okunan Eylül, edebiyatımızda derin
izler bırakmış, birçok farklı metinde tekrar tekrar karşımıza
çıkmış bir roman. Üç ana karakter etrafında gelişen,
İstanbul’un da dördüncü bir karakter gibi dahil olduğu bu
romanda kişiler, ruhsal dünyaları en ince ayrıntılarına kadar
incelenerek okura sunuluyor.
K
emanda Ali Suat Tükel
ve piyanoda Serhat
Songur, Hatırla Ey
Peri’den Hicranın Ölümdür
Vuslatın'a, Bülbülüm Altın
Kafeste’den Yıldızların
Altında’ya müzik tarihinde
iz bırakmış taş plak dönemi
eserlerini yepyeni bir anlayışla yeniden yorumluyor.
Z
endaya ve Common’un
seslendirdiği eğlenceli şarkılar
eşliğinde her yaştan izleyicinin
izlemekten büyük keyif alacağı Küçük
Ayak, bilinen Yeti efsanesini ters yüz
ediyor. Genç Yeti Migo günün birinde
var olmadığına inanılan bir varlık yani
bir “insan” keşfeder. Bu “küçük ayak”
keşfi Yetiler arasında yaşadıkları
karlı dünyanın ötesinde başka neler
olabileceğine dair bir merak uyandırır.
“Psikolojik roman” denince
akla gelen ilk eser olan,
Mehmet Rauf’un başyapıtı
Eylül, günümüz Türkçesiyle
ve açıklamalı orijinal metin
halinde iki ayrı kitap olarak
yayınlandı.
Bozkır
AntonÇehov
Çev.: AyşeHacıhasanoğlu
Mehmet Rauf
T. İş Bankası Kültür Yayınları
Can Yayınları
E
ğitimi için annesinden ayrılıp dayısıyla birlikte yola
koyulan Yegoruşka, kendini canlı bir dünyada bulur.
Bu yolculukta bütün hiyerarşisi ve adetleriyle Rus
toplumunun farklı katmanlarından insanların; tüccarların,
din adamlarının, köylülerin, işçilerin ve arabacıların arasına
karışır. Bozkırda doğal akışında sürüp giden yaşamın
çocuğun duyuları ve duyguları üzerinde bıraktığı etkiler,
Çehov’un ustaca ete kemiğe büründürdüğü belalı Dımov’a
karşı beslediği düşmanlık, dalgalanan ruh halleri şaşırtıcı
ölçüde gerçekçi bir üslupla aktarılıyor.
Ukrayna bozkırındaki bir
yolculuğun hikâyesini
dokuz yaşında bir
çocuğun gözünden
anlatan Bozkır, Anton
Çehov’un yaratıcılığının
dönümnoktası olarak
kabul ediliyor.
Yeşilay
10