Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  39 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 39 / 84 Next Page
Page Background

OCAK 2020 39

KEMİKOLUŞUMUVE YIKIMI

HAYAT BOYUDEVAMEDİYOR

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı

Op. Dr. Serdar Alfidan kemik

dokusunun, insan yaşamı boyunca

devam eden, yapılanma ve yeniden

yapılanma olarak isimlendirilen

iki farklı döngüyü içerdiğini

belirtiyor. “Kemik dokusu artışı ve

büyümeyle karakterize yapılanma

safhası çocukluk döneminin

bir özelliğidir.” diyen Op. Dr.

Alfidan, erişkinlik döneminde

görülen yeniden yapılanmanın

ise mekanik açıdan yetersizleşen

kemiğin ortadan kaldırılıp yerine

yeni güçlü kemiğin oluşturulması

olduğunu söylüyor. Op. Dr. Alfidan

kemiğin yeniden yapılanması ile

ilgili sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Bu döngüsel işlem erişkin insanda

kemik yıkımı ile başlar, yapımı ile

sonlanır. Bu ortalama 3-12 ay süren

bir döngüdür. Bu döngünün hızı

paratiroid hormon (PTH), tiroksin,

büyüme hormonu ve D vitamini

ile artırılabilir; kalsitonin, östrojen

ve glukokortikoid hormonları ile

azaltılabilir.”

KADINLARDA KORUYUCU

TEDAVİLERÖNEMTAŞIYOR

35 yaşından sonra kemik kütlesinin

azalmaya başladığını ve bu azalışın

85-90 yaşlarına kadar devam

etiğini belirten Op. Dr. Alfidan,

yaşam boyunca kaybedilen kemik

miktarının erkeklerde yüzde 20-30,

kadınlarda ise yüzde 45-50 civarında

olduğunu söylüyor. “Kadınlarda

menopoza bağlı östrojen yetersizliği

kemik kaybına neden olan en

önemli faktördür.” diyen Op.

Dr. Alfidan, östrojen azalımının

kemik yıkım fazını artırdığını ifade

ediyor. Östrojen azalımıyla birlikte

kemik koruyucu bir hormon olan

kalsitonin salınımının azaldığını

ayrıca kalsiyummetabolizmasının

da bozulduğunu sözlerine ekliyor.

Op. Dr. Alfidan, osteoporozdan

korunmak için kadınlarda koruyucu

ve destekleyici tedavilerin büyük

önem taşıdığını ifade ediyor.

ERKENMENOPOZ

OSTEOPOROZ RİSKİNİ

ARTIRIYOR

“Osteoporozda sırt ve bel ağrısı

gibi şikayetlerin yanı sıra boyda

kısalma, omurgada oluşan

şekil bozuklukları ve kırıklar

gibi klinik bulgularla da tanı

koyulabilmektedir.” diyen Op.

Dr. Alfidan, özellikle 65 yaş

üzeri beyaz tenli, osteoporoz aile

öyküsü olan, erken menopoza

girmiş, hareketsiz yaşam sürdüren

kadınların risk grubunda olduğunu

söylüyor. Osteoporoz tanısının

kemik mineral yoğunluğu ölçümü

(DEXA) ile belirlendiğini belirten

Op. Dr. Alfidan, bu yöntemin

özellikle 65 yaş üzerindeki kadınlar,

65 yaş altında olan ancak risk

faktörlerine sahip postmenopozal

kadınlar, erken menopoz geçirenler,

minör travma ile oluşan kırık

geçirmiş kişiler, 70 yaş üzerindeki

erkekler ve kemik yoğunluğunu

azaltan ilaç kullanan kişilere

uygulanması gerektiğini söylüyor.

KORUYUCUÖNLEMLER

“Osteoporoz tedavisinin en

önemli kısmını osteoporoz

oluşma riskini azaltan koruyucu

önlemler oluşturur.” diyen Op.

Dr. Alfidan, birincil korunmanın

çocukluktan itibaren düzenli ve

kalsiyum açısından zengin beslenme

alışkanlığının kazandırılması

olduğunu söylüyor. Op. Dr.

Alfidan ayrıca düzenli spor

yapma ve güneşlenme kültürünün

yerleştirilmesinin de çok önemli

olduğunu sözlerine ekliyor. Op.

Dr. Alfidan, ilerleyen yaşlarda ise

sigara ve alkolden uzak durulması,

düzgün adet görülmesi ve üreme

fonksiyonlarının düzenliliğinin

sağlanmasının gerekli olduğunu

belirtiyor. “İkincil korunma;

osteoporozun erken tanınması,

osteoporoz gelişen hastalarda

uygun tedavinin sağlanması ve

kırık oluşumunun önlenmesidir.”

diyen Op. Dr. Alfidan, üçüncül

korunmada ise kırık gelişen

hastaların bu durumu minimum

zararla atlatması, komplikasyon

oluşumunun önlenmesi ve

yaşam kalitesinin artırılmasının

amaçlandığını belirtiyor.

“Kadınlarda menopoza

bağlı östrojen yetersizliği

kemik kaybına neden olan

en önemli faktördür.”

Her yaş grubunda yeterli kalsiyum alımına dikkat

edilmelidir. 20’li yaşlardan itibaren günde 1000-1200 mg

kalsiyum alımı önerilmektedir. Bu oran, günde 5 su bardağı süt

veya süt grubuna denk gelmektedir.

D vitamini yeterli miktarda alınmalıdır. Kollar ve bacakların

açıkta kaldığı günlük yarım saatlik güneşlenme yeterlidir.

Sağlıklı kemik gelişimi için düzenli spor ve fiziksel aktiviteler

mutlaka yapılmalıdır.

Tüm yaş gruplarında alkol ve sigara kullanımından uzak

durulmalıdır.

Yaşlılar için yaşam alanlarında düşme riskini azaltacak

önlemler alınmalıdır.

Yapılan DEXA değerlendirmesi sonrası doktorun verdiği

uygun kemik yıkımını azaltıcı ilaç tedavileri ve kalsiyum-D

vitamini takviyeleri eksiksiz kullanılmalıdır.

OSTEOPOROZDANKORUNMAK

İÇİNNELERYAPILMALI?