41 / 84
tamamen ortadan kaldırılabileceğini
ancak hastalığın ilerlediği durumlarda
yoğun bakıma yatmanın ya da bir tüp
aracılığıyla göğüste biriken iltihaplı
sıvıyı almanın gerekebileceğini
söylüyor. Uz. Dr. Abbaslı ayrıca
zatürrenin nedenleri hakkında;
“Genellikle nedenleri bakteriler ve
virüsler olsa da kimi zaman bazı
ilaçların yan etkisi olarak da ortaya
çıkabilir.” diyor.
KİMLERRİSKALTINDA?
Zatürre hastalığına zemin hazırlayan
viral solunum yolu enfeksiyonlarının
bulaşıcı olduğunu belirten Uz. Dr.
Abbaslı, “Öksürük ya da hapşırıkla
yayılabildikleri gibi kişinin kullanmış
olduğu bardak, mendil, çatal gibi
eşyalar aracılığıyla da yayılabilirler.”
Pnömoninin çok sık rastlanılan ve
ölüme sebep olabilen hastalıklar
arasında olduğunu vurgulayan Uz.
Dr. Abbaslı, “Pnömoni, özellikle
bebeklerde, yaşlılarda, çocuklarda
ve başka hastalığı bulunan kişilerde
ölümcül olabilir. İleri yaş, kronik
hastalıklar, bağışıklık sistemi
hastalıkları, yutma güçlüğü yapan
durumlar, sigara ve alkol kullanımı,
kusmalar, geçirilmiş uzun süreli
ameliyatlar erişkinlerde zatürre
hastalığına yakalanmayı kolaylaştıran
risk faktörleri arasındadır.” diyor.
NASIL KORUNABİLİRİZ?
Zatürreden korunma yolları hakkında
bilgi veren Uz. Dr. Abbaslı, hastalıktan
korunmak için öncelikle pnömoni
oluşumuna zemin hazırlayan
faktörlerin ortadan kaldırılması
gerektiğini ifade ediyor. “Hastalıktan
korunmak için stresten kaçınılmalı,
dengeli beslenmeye ve hijyene önem
verilmelidir.” diyen Uz. Dr. Abbaslı,
alkol ve tütünmaddelerinden uzak
Pnömoni, özellikle bebeklerde, yaşlılarda,
çocuklarda ve başka hastalığı bulunan kişilerde
ölümcül olabilir.
durulması gerektiğini vurguluyor.
Grip durumunda kalabalıkla
temasın azaltılması ve maske
kullanılmasını tavsiye eden Uz.
Dr. Abbaslı, “Gripten korunmak
için aşılar geliştirilmiştir ve bir yıl
süreyle koruma sağlayan bu aşılar
her yıl eylül, ekim, kasım aylarında
bir doz kas içine yapılmaktadır.
Aşının, gribe yakalanma riski
yüksek veya hastalığı çok ağır
atlatan kişilere uygulanması tavsiye
edilir.” diyor.
TEŞHİS YOLLARI
Hastalığın teşhisi hakkında
bilgi veren Uz. Dr. Abbaslı,
öncelikle muayene sırasında
stetoskopla kişinin akciğerlerinin
dinlendiğini ve söz konusu
hastalıktan şüphelenilirse akciğer
röntgeni istendiğini söylüyor ve
ekliyor: “Röntgen zatürre olup
olmadığı konusunda yeterli bilgiyi
verecektir ancak kandaki oksijen
miktarının, solunum yollarının
ne durumda olduğunun bilinmesi
adına ekstra testlere de ihtiyaç
duyulmaktadır. Beyaz kan hücre
sayısının kontrolü için tam kan
sayımı, zatürrenin boyutu ve akciğer
yaprakları arasında sıvı varlığı için
tomografi taraması, balgam testi,
akciğerlerde sıvı birikmesi söz
konusu ise plevral sıvı kültürü ve
balgam çıkaramayan antibiyotiklere
yanıt vermeyen dirençli zatürre
varlığında bronkoskopik yöntemler
kullanılmaktadır.”
TEDAVİ SÜRESİ DEĞİŞİYOR
Uz. Dr. Abbaslı, “Tedavide
genellikle antibiyotikler, istirahat,
bol sıvı alımı, ateş düşürücüler
ve ağrı kesiciler kullanılır. Bazı
durumlarda kişinin hastaneye
yatması gerekebilir. Özellikle çok
ağır zatürre söz konusu ise yoğun
bakımda yatış ve solunum desteği
uygulanabilir.” diyor. “Hastalığa
neden olan mikrobun belirlenmesi
her zaman mümkün olmayabilir
ancak zatürre tanısı konulduktan
kısa süre sonra antibiyotik
tedavisine başlanılmalıdır.”
diyen Uz. Dr. Abbaslı, hastanın
yaşı, varsa kronik hastalıkları,
zatürrenin şiddeti gibi durumların
dikkate alınarak tedaviye
başlandığını belirtiyor.
65 yaş ve üzerindeyseniz,
Kronik hastalığınız varsa,
Pnömonektomi geçirdiyseniz,
Beyin omurilik sıvısı kaçağı varsa,
Dalak bozukluğu söz konusuysa,
Bağışıklık yetmezliğiniz varsa,
Kronik alkol probleminiz varsa aşı yapmanız önerilir.
PNÖMOKOKAŞISIÖNERİLENKİŞİLER
OCAK 2020 41