M
Modern hayat getirdiğinden daha çoğunu götürüyor. Hazır
yiyeceklerle dolu market rafları, bir metrekarede yaşayıp
semirmiş hayvanlar, hızlı üretilmiş GDO’lu sebze meyve-
lerle dolu manavlar, kimyasallarla temizlenmiş şehir su-
ları, bolca ilaç... Ve tüm bunları yok sayıp herhangi bir
hastalıkla karşılaştığımızda panikle sığındığımız ileri(!)
tedavi yöntemleri...
Oysa ki yaşam tarzımızı içeriden ve dışarıdan kir-
lettiğimizi fark edip iç ortamımızı temiz tutmaya
çabalamamız gerekiyor. Bunun için de büyük resmi
görerek başlangıç yapmak en doğrusu.
Hastalığa da sağlığa da giden yolu kat etmek basit.
Tüm vücutta, dokularda ve tüm hücrelerde ortamı
temiz tutmalıyız. Biz bir bütünüz. Ortamımız her şe-
yimiz. Sorunumuz ise iç ortamımızın asitlenmesi. Nasıl
kontrolsüz karbon salınımı ve sanayi atıkları dış ortamı-
mızı kirletiyorsa, vücudumuz da tükettiğimiz yanlış gıdalar
vemetabolizmamızın doğal döngüsü yüzünden asit ürete-
rek iç ortamımızı kirletir. Tüm dokular, organlar, hücreler,
kanı kirleten zehirli atıklar vücudumuzun asitlenmesine
sebep olur.
BEDELİ SAĞLIKLA ÖDENİR
Asitlenmenin başlıca sebeplerinden biri “Hayır” demeden
tükettiğimiz zararlı yiyecekler. Bu bir tutam şeker de ola-
bilir, bir tutamtuz da. Nasıl arabaya gelişigüzel benzin, dizel,
gazyağı ya da bir bardak şeker koymuyorsak (çünkü aracı-
nızınmotoru harap olur), kendi vücut motorumuza da uzun
vadede bedel ödetmeyecek yakıtlar seçmeliyiz. Umursa-
mazlığın bedeli konu vücut olunca ağırdır, sağlıkla ödenir.
Tüm hastalıkların sebebi biziz. Kanser, diyabet, gut hasta-
lığı, kilo problemleri, safra kesesi, bağırsak problemleri, ka-
raciğer yağlanmaları, damar sertliği, osteoropoz...
Bunlar virüs veya bakteri ile olmaz. Motora yanlış benzin
koymakla olur. Hastalık bizi bulmaz, biz onların bizi bulma-
sına sebep oluruz.
Vücut asitlendikçe hastalık kaçınılmazlaşır. Asit, vücudun
temizlik, savunma, onarma sistemlerinin kapasitesinin
üzerine çıkacak kadar birikip tüm dokuları kirletir.
HAYVANSAL GIDALARA DİKKAT
Beslenme ve sağlıklı olmak arasındaki bağlantı çok net. Ne
ekersek onu biçeriz. Doğal sebzevemeyvelerin sağlığa kat-
kısının nedeni vücudu alkali yapması ve alkali vücudun has-
talıklara karşı korunaklı olmasıdır. Alkali durumdaki vücutta
kan, oksijeni ve besinleri hücrelere taşır, hücre duvarından
rahatça geçerek bunların enerjiye dönüşmesini sağlar.
UYKUNUZDA GENÇLEŞIN
Yaşam koçu Eda Eda Güngör alkali
beslenmeyle ilgili şu bilgileri verdi:
➥
Hayvansal gıdalar minimuma
indirilmelidir. Yanlış yağlar, şeker, yanlış
tuz, yanlış proteinler ve yanlış su bizi
asitlendirir.
➥
Asit alkali dengesi her tabakta yüzde
80 alkali, yüzde 20 asitli olmalıdır. Asitli,
doğal olmayan besinler tüketildiğinde, bu
miktarın dört katı alkali besin yenmelidir.
➥
İdrarı takip ederek, kaliteli su içerek,
sebze suyuna başlayarak, kullandığınız
tuzu değiştirerek, oranlamayı öğrenerek,
kaçamakları alkaliyle dengeleyerek, balık
ve iyi yağlar tüketerek, kalsiyumu doğru
kaynaklardan alarak kolayca vücudumuzu
asitlenmeden kurtarabiliriz.
➥
Asitlenme günden güne, teker teker
hücreleri harap ederek ilerler. Sistem bir
bütündür. Unutmayın, akşam yediğiniz
en ufak karbonhidratlı, şekerli besinle
gece uykunuzda yaşlanırsınız. Akşam
yemeğinizi doğal tutun, uykunuzda
gençleşin.
Eda Güngör
yesilay.org.tr
45
YEŞiLAY
•
MAYIS 2016