lamazdım. Yasaklara karşı bir insanım. Yasaklanan
her şeyin, insanoğlunun karakteri itibariyle bastırıl-
mış tepkilerle ve daha kolay spekülasyona açık tep-
kilerle geri dönebildiğine inanıyorum. Ama reklam-
ların özendirmeye açık bir araç olmasından dola-
yı bu konuda sonuna kadar destekliyorum yasayı. Şu
an sponsor bulmak için çok zorlanıyorum, ama ha-
yalimdeki sponsor alkol ve sigaradan çıksa; kabul
etmem. Bu kadar da netim bu konuda. Gençlerin al-
kole ve sigaraya özendirildiği kampanyaları destek-
lemiyorum. Medyada ve reklam aktivitelerinde al-
kolün ön planda yer almasını doğru bulmuyorum.
Zararlı alışkanlıklara bulaşmaması için gençlere ne tür tav-
siyelerde bulunursunuz?
Gençlerin 14-22 yaş arasının çok tehlikeli bir dö-
nem olduğunu düşünüyorum. Günümüzde maale-
sef aile düzeni diye bir şey kalmadı. Ben çok mutlu
bir ailede büyümedim. Boşanmış bir anne babanın
çocuğuyum neticede. Çevreme baktığım zaman ba-
ğımlılık problemi yaşayan insanların ve bu tip yan-
lışlar yapan insanların büyük bir çoğunluğunun ai-
lesiyle ilgili sorunları var. Karakter oturuncaya ka-
dar ailede yaşanan mutsuzluklar çocukları çok ne-
gatif etkiliyor. Ve tutunacak bir şeye ihtiyaçları olu-
yor veya bir boşluk. Bu boşlukları da maalesef siga-
ra, alkol veyahut da madde dolduruyor; isyan edi-
yorlar sonuçta. Bu isyanla birlikte başlayan mad-
de bağımlılığı ne yazık ki gençlerin hayatını geri-
ye dönüp baktıklarında geriye dönemeyecekle-
ri noktaya getirebiliyor Ben o isyanı maneviyatımı
güçlendirmeye çevirmeseydim belki ben de bı-
rakmazdım sigarayı. Bu sebeple aile içi huzurun
çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ama aile içi
huzurdan sonra sporun da çok önemli bir yerde
geldiğine inanıyorum. Çünkü spor yapmak insa-
nı mutlu ediyor. Siz çok mutsuzken ormana gidip
koştuğunuzda bir şekilde mutluluk hormonu sağ-
lıyorsunuz ve o anki mutsuzluğunuza karşı daha
dik ve daha güçlü durabiliyorsunuz. Hayatında
spor olan çocuklar bu tip hatalara daha az düşe-
biliyor veya düşseler de daha kolay çıkabiliyorlar.
Şu anda ne tür çalışmalar içerisindesiniz? Yarışlar devam
ediyor.. Önünüzde hangi hedefler var?
Yarıştan yeni döndüm. Ürdün’de bir gösteri için bu-
lundum. Bazı kampanyalarda yer aldım. Suriye’ye
yardım kampanyasında çok güzel mesajlar taşı-
dık. Orada da yine yanlış algılarla karşılaştım. Biz
Suriye’de Esad’ı devirmeye yardım kampanyası pla-
nı yapmadık. Biz Suriye’de, kimden olursa olsun si-
vil halka, acı çeken insanlara yardım kampanyası-
nın çalışmasını yaptık. Aynı şekilde araca ‘Hayatın
hızında yetimlere sevgi’ yazdık. Hiçbir amaç, hiçbir
kampanya, hiçbir kuruluş yoktu işin içerisinde. Ağ-
zım yandı çünkü birincisinde. Sadece insanlara ‘ne-
reye giderseniz gidin ama yetimlerle ilgilenin mesa-
jını’ verdik. Maddi ilgilenebiliyorsanız maddi ilgile-
nin, manevi ilgilenebiliyorsanız manevi ilgilenin ye-
timlerle. Ama en önemlisi manevi ilgilenmenin ol-
duğunu düşünüyorum. Çünkü onların en çok ihti-
yacı olan ilgi o. Bu sene ilk üç yarış çok iyi geçmedi;
çok daha iyisi olabilirdi. O açıdan üzgünüm. Ama 3
yarış daha var. Ben kolay yılmayan bir karakterim.
Kaybetmeyi de hiç sevmiyorum. O yüzden kaybet-
tiğim yarışlara değil de gelecekte kazanacağım ya-
rışlara bakıyorum. Sponsorlarla ilgili problem de
yaşadım. Benimle bu yarışta kalan sponsorlarım
TAV, Red Bull ve Gençlik ve Spor Bakanlığına çok
teşekkür ediyorum. Devam ediyorum mücadeleye.
Şimdi Lübnan’dan da bir sponsorumuz var. İlk ya-
rışa başladığımda daha ucuz olan, daha alt kate-
goride olan bir arabayla yarışmaya devam edece-
ğim, ama mücadeleyi asla bırakmayacağım.
61
