Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  53 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 53 / 84 Next Page
Page Background

ÇOCUK İZDİVAÇ

PROGRAMLARI İZLERSE!

Aileler, çocuklarıyla televizyon izlerken nelere dikkat

etmeli?

Aileler önce medya okuryazarlığından haberdar olmalı

ve televizyonu mutlaka ve mutlaka çocukları ile be-

raber ve 'yönlendirme yaparak' izletmeli. Programlar

arasında seçici olmak da şart. Örneğin, izdivaç prog-

ramında insanların iki dakikalık çay içme süresinde

eş olmaya karar verdiklerini gören bir çocuğa evliliğin

kutsal bir müessese olduğunu nasıl anlatabiliriz?

Televizyon kanallarında çocuklar için yeterli film, eği-

tici ve eğlendirici program var mı? Eksik olmasının

nedeni nedir?

Büyük kanallar bu konudaki sorumluluğu tamamen

'çocuk kanallarına' terk etmiş görünüyorlar. Bu alanda

sorumluluk ve görev bilinciyle hareket eden tek kuru-

luş, TRT. Kurum’un TRT Çocuk kanalı, minikler ve aile-

lerinin tüm ihtiyacını karşılayacak programlarla bezeli.

Özel girişimler içinde de Minika’yı önerebilirim. Büyük

kanallar ise sadece haftasonu sabah kuşağında bir-iki

çizgi film yayınlayarak yasak savıyorlar.

Günde işinizden dolayı kaç saat TV izliyorsunuz?

Eğer mesleğiniz bu olmasaydı bu kadar televizyon

izler miydiniz? Sağlıklı bir insan günde kaç saat TV

izlemeli?

Günde ortalama 12-15 saat televizyon izliyorum.

Ama mesleğim bu olmasaydı, belgesel yapımlar ve

futbol maçları dışında televizyona dönüp bakacağımı

hiç sanmıyorum. Sağlıklı bir insanın günde kaç saat

televizyon izleyeceği aslında benim değil, psikolog ve

sosyologların alanına giriyor. Benim ölçütüm ise 'kir-

lenmeyecek kadar' izlemek...

“ANA HABERLER RUHUMA

KASVET SALIYOR”

Sizin severek izlediğiniz, ilgi alanınıza giren yapımlar

hangileri?

Doğa ve mekanik belgeselleri başı çekiyor. Sırf ekran

başında geçirdiğim onca saatin ardından 'rehabilite

olmak' için son iki saati belgesel yapımları izlemeye

ayırıyorum. Eski bir spor muhabiri ve yazarı olarak

önemli spor karşılaşmalarını da kaçırmıyorum. Son

dönemde ana haberler ruhuma kasvet salıyor. İşim

olmasa hiçbirini izlemeyeceğim. Popüler dizileri, talk

show programlarını, ülkenin kilitlendiği yarışmaları

izlemek ise benim için bir mesleki zorunluluk.

MAHALLE DİZİLERİNİ VE

RUHUMUZUYİTİRDİK

Bizimkiler, İkinci Bahar, Süper Baba

izleyerek yetişmiş bir

nesiliz. Ailenin önemi, insan ilişkileri üzerine yapımlardı.

Sizce şu an 30ve üstünde olan nesli nasıl etkilediler?

İyi şeyleri ne yazık ki çabuk unutan bir karakteristiğimiz var.

Mahalleliye sahip çıkmak, komşunun hal hatırını sormak,

muhtaca yardımetmek, eski mahallelere özgü erdemlerdi.

Şimdi mahalle kalmadı. Çoğunluk, sitelerin sözümona 'koru-

malı' atmosferinde yaşıyor. Çocuklar bizimzamanımızdaki

gibi arsalarda toprağa dokunarak değil, bilgisayarmouse'una

tık’layarak büyüyor. Odizilerde aşık genç, sevdiği kıza işaret

çakabilmek içinminibüsünün aynasına kırmızı mendil asıyor-

du. Ev telefonunu aradığında karşısına kızın babası çıktığında

'yanlış numaraya' yatıyordu. Sonsuz iletişimolanaklarıyla

önce eski mahalle dizilerini ve nihayet 'ruhumuzu' yitirdik

sanırım.

Şu anki gençlerin izlediği yapımları düşününce onların etik

değerlerine dair bir öngörüde bulunmakmümkünmü?

Bence yüzeysellik, gençliğin başlıca sorunu. Televizyon da

bunu destekleyen bir popüler kültür ürünü. Bir tabletin ba-

şında tümgününü alışveriş sitelerine tık’layarak geçiren genç,

televizyon başında da hap gibi yutacağı kolaylıkta ürünler

arıyor haliyle...

‘Sözde’ moda, evlilik programları, reality show’lar,

şiddet, kin, içeren diziler çocukları, yetişkinleri ve

gençleri nasıl etkiliyor?

Televizyonda görünmek o kadar kolaylaştı ki, herkesin hayali

olmaktan çıkıverdi. Şimdi önemli olan televizyonda görün-

mek değil, o fırsatı para ve kariyere çevirebilecek bir 'sürdü-

rülebilirliğe' ulaştırmak. Televizyon bu konuda tambir fırsatlar

ülkesi... Pek çok genç yıllarca okulda dirsek çürüteceğine bir

moda programında görünüp, sunuculuk kapmak ya da

Sur-

vivor

sayesinde dizi oyuncusu olmak derdine düştü. Sırf bu

amaç uğrunamoda programında jürinin hakaretlerini gülerek

karşılayıp, üç ay boyunca dişini sıkmak zorunda kalan genç

kızlar görüyorum.

Sizin izledikleriniz arasında hayatınızı etkileyen filmler,

diziler, yapımlar oldumu?

Kariyerimi televizyon yazarlığı üzerine kurmama sebep olan

hatıra, bugünkü gibi aklımda. Babam, mahalledeki ilk tele-

vizyonu evimize getirmişti. Altı yaşındaydım. Ogünlerde İTÜ

haftada iki gün, ikişer saatlik deneme yayını yapıyordu. O

akşamyayın yoktu. Ama saatlerce ekrandaki o kumlu görün-

tüye bakmış, orada bir kovboy filmi oynadığını hayal etmiştim.

Ekranda uçuşan kumtaneciklerine bakıp, “BakınKızılderililer

posta arabasını kovalıyor” diye bağırdığımı hatırlıyorum...

yesilay.org.tr

53

YEŞiLAY

HAZİRAN 2015