Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  37 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 37 / 84 Next Page
Page Background

EKİM 2017 37

“Sakın derneklere bulaşma,

sadece derslerinle ilgilen”

demeye başlamış.

Sizin kurduğunuz sivil toplum

örgütleri neden daha çok

duyuldu? Nasıl bir fark ortaya

çıkardınız?

Kurucusu olduğum çeşitli sivil

toplum örgütleri var. Her birinde

temel ilke olarak “şeffaflık”

ve “hesap verilebilirlik” kesin

kararı aldık ve hayata geçirdik.

Günümüz teknolojisinde bir

dernek hakkında bilgi edinmek

isterseniz web sayfasından

girip bakabilirsiniz. Bizim

bütün faaliyet raporlarımız,

mali tablolarımız orada açıkça

yer alır, bunun da ötesinde

uluslararası bağımsız denetim

kuruluşlarının denetim

raporlarının da olmasına özen

gösteririz. Örgütlenmeye

dahil olmak isteyenler her

şeyin açık ve net olduğunu

görünce o tarafa yönelmeye

başlıyorlar. Parçası olduğum

sivil toplum kuruluşlarının

bir ideoloji, siyasi düşünce ve

inanç temelli olmamasına özen

gösterdim. Pek çok insan bu

kuruluşların doğrudan amacına

yönelik çalıştığını anladı.

Özellikle Toplum Gönüllüleri,

Türkiye’nin en büyük ve en

yaygın kuruluşlarından birisi

oldu. Sadece son 12 ayda, 129

üniversitede, 80 ilde 60 binden

fazla gençle 3000’e yakın proje

hayata geçirildi. 700 bine yakın

insanın yaşamına dokundu

bu projeler. Gençler tüm

farklılıklarıyla bir arada oldukları

için Toplum Gönüllüleri bir

barış projesine de dönüştü.

İnsanların tercihlerine göre

ayrımcılık yapılmıyor, herkes eşit

olarak çalışmalara odaklanıyor.

Sivil toplum örgütlerinin nasıl

olması gerektiğini göstermek

gibi bir amacımız da var.

Kurucusu olduğum ne kadar

vakıf ve dernek varsa aynı ilkeyi

uyguluyoruz. Bu örneklerin

çoğalması Türkiye’de sivil toplum

örgütlerini daha güçlü hale

getirecektir.

Sivil toplum kuruluşları ile

neler başarılabilir?

Şeffaf olup güven oluşturduktan

sonra her amaca yönelik

çalışmada çok önemli

başarılar sağlanabilir. Yine

kuruluşuna önderlik ettiğim

Sivil toplum nedir?

Sivil toplum, herhangi bir

toplumda yaşayanların kendi

içlerinde örgütlenerek bir amacı

hayata geçirebilmek için yapılan

çalışmaların genelidir. Özellikle

gelişmiş demokrasilerde sivil

toplum kuruluşları ile devleti

yönetenler yakın ilişki içerisinde

oluyorlar. Çünkü sivil toplum

kuruluşları halkın nabzını çok

daha yakından tutuyor ve devleti

yönetenlere çeşitli fikirleri daha

hızlı iletme olanağına sahipler.

Bu nedenle sivil girişimlerin çok

önemli olduğunu düşünüyorum.

Türkiye’de de umarım gelişir.

Bu konuda karnemiz

neden kötü?

Sivil toplum örgütleri Türkiye’de

farklı algılanıyor. Bunun

iki nedeni var. Bir tanesi

cumhuriyetin kuruluşundan bu

yana merkezi devlet anlayışının

sürdürülmüş olması. “Ne

yaparsa devlet baba yapar”

anlayışı yaygın. Bu yüzden

sivil oluşumlara devlet sıcak

bakmamış, sivil oluşumların

hayata geçmesine zorluk

çıkartmış. İkincisi insanların

bir araya gelme istekleri...

Bunlar köy dernekleri, şehir

veya ilçe dernekleri olabilir. Bu

bir araya gelme ihtiyacı, devlet

tarafından bastırılınca insanlar

bu ihtiyacını merdiven altında

yasal olmayan şekilde yapmış.

Bir taraftan merkezin baskısı,

bir taraftan sivil toplumun yasa

dışı örgütlenmeleri, yasal olan

sivil toplum örgütlerinin şeffaf

olmayışı toplumda güvensizlik

yaratmış.

Aile kültüründe çocuğunu

üniversiteye gönderenler,

Örgütlenmeye

dahil olmak isteyenler her şeyin

açık ve net olduğunu görünce

o tarafa yönelmeye başlıyorlar.