Background Image
Previous Page  14 / 52 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 14 / 52 Next Page
Page Background

KOCAMAN BİR AFERİNİ

KİM HAK EDER?

Yazan: Gül Nine’nin torunu Can

Rehber öğretmenimiz tüm sınıfa hita-

ben çok uzun bir konuşma yaptı. Bu

konuşmaya neden olan olay, sınıfta iki

arkadaşımızın arasında geçen tartış-

maydı.

Olaydan haberi olan öğretmenimiz

kısa zamanda geldi. Tartışma da do-

ğal olarak sona erdi. Tartışmanın ne-

deni anlaşıldığında sınıfça gülsek mi

ağlasak mı bilemedik! Meğer bu ar-

kadaşlardan birisi, “eleştirinin faydalı”

olabileceğini öğrenmiş. İlk uygulamayı

en yakın arkadaşı üzerinde yapmaya

karar vermiş. Daha ilk teneffüste baş-

lamış arkadaşına “eleştiri” yapmaya.

“Son zamanlarda notların düştü. Ders

çalışamıyorsun galiba!” “Geçen gün

maçta üç gol kaçırdın. Sensiz oynasak

kazanırdık!” “Kırmızı süveter sana hiç

yakışmamış. Bir daha giyme!”

Eleştiri yapıyorum sanarak, arkadaşı-

na demedik söz bırakmamış. Aslında

kötü bir niyeti yokmuş. Amacı arka-

daşının hatalarının, eksik yönlerinin

farkına varmasını sağlamakmış. Tabi

arkadaşı da bu sözleri duyunca daha

fazla dayanamamış, tartışma kaçınıl-

maz olmuş.

Rehber öğretmenimiz, her iki arkada-

şın da birbirlerinden özür dilemesini

ve barışmalarını sağladı. Sonra da

eleştirinin birbirinin kusurlarını bulup

kırıcı bir üslupla dile getirmek olmadı-

ğını anlattı. Öğretmenimiz tüm sınıfa

ödev verdi. Ödev konumuz ise öz eleş-

tiri yani kendi kendimizi eleştirmek.

Her ne kadar kendimde eleştirecek

yön bulmakta zorlansam da başar-

mak durumundaydım.

Okul çıkışı Gül Nineme uğradım. Ödev

konumu duyunca çok memnun oldu.

Her insanın kendisine tarafsız gözler-

le bakıp değerlendirmeyi öğrenmesi

gerekirmiş. Gülerek dedi ki: “Biliyor mu-

sun Can’ım? Kendi kendini tanımayı ve

davranışlarını eleştirmeyi başarabilen

her insan, kocaman bir “Aferin!” hak

eder. Çünkü bu sahiden güç bir iştir.”

12

Mavi Kırlangıç - Haziran