

KAZANDIM MI?
YAZAN: GÜL NİNE’NİN TORUNU CAN
Ailece Gül Nine’nin geleneksel Pazar
kahvaltısında bir araya gelmişlerdi. Kahvaltı
sonrası Can’ın annesi birer fincan kahve pişirdi.
Kahvenin ardından eşiyle birlikte bir nikaha
yetişmek üzere yola çıktılar. Can’ı da davet ettiler.
Ama Can, çok meşgul olduğunu söyleyerek
gitmemeyi tercih etti.
“Benim torunum neyle meşgulmüş böyle?” diye
sordu Gül Nine.
“Seçimlere hazırlanıyorum. Konuşmamı
ezberleyeceğim.”
“Seçim mi?”
“Sınıf başkanlığı seçimlerine adaylığımı koydum.
Bir önceki sınıf başkanımız taşındığı için
okuldan ayrıldı da.”
“Peki! Kolay gelsin.”
Can, tüm gün çalıştı. Aynanın karşısında
konuşmasını tekrarladı. Gül Nine de seve seve
dinledi konuşmasını. Hatta birlikte bir poster
bile hazırladılar. Ertesi gün Can, heyecanla okula
gitti. Posterini sınıfın kapısına astı. Diğer aday
arkadaşlarıyla birlikte konuşmalarını yaptıktan
sonra sıra oylamaya geldi.
Oylama sonuçları açıklanırken Can yerinde
duramıyordu. Sonuç açıklandığında yutkundu.
Kendini gülümsemek için zorlaması gerekti.
Çünkü birkaç oy farkla kaybetmişti. Kazanan
arkadaşını tebrik etti. Ama üzülmediği
söylenemezdi.
Okul çıkışı Gül Nine, torununu bahçe kapısında
bekliyordu. Can’ın yüzünden sonucu anladı.
Can, başı önde düşünceli bir halde yürüyordu.
Gül Nine, elini torununun omzuna koydu:
“Can’ım! Seninle gurur duyuyorum.” dedi.
“Ama ben seçimi kaybettim.” diye yanıt verdi
Can.
“Bana göre kazandın.” dedi.
“Nasıl yani?”
“İlk olarak kendine güvendin. Cesaretini toplayıp
bir yarışa girdin. Kurallara uygun bir şekilde
rekabet ettin. Sonuç ne olursa olsun, önemli
değil.”
“Öyle mi dersin?”
“Tabi ya. Senin öz güvenini kazanmış olduğunu
görmek, benim için dünyalara değer. Daha
kazanabileceğin bir çok yarışma çıkacak önüne.
Sen kendi yolunu seç, başarıya ulaşmak için
gayret etmekten hiç vazgeçme. Olur mu?” dedi
ninesi Can’a.
Can ve Gül Nine, keyifli bir sohbet eşliğinde eve
vardılar. Can için unutulmaz bir gün olmuştu.
10
Mavi Kırlangıç - Nisan