

Kim Kime
YardIm Etti?
'
.
.
.
Pazar günü,
öğleden sonraydı.
Can, odasından ev
telefonunun çaldığını
işitti. Annesi, meşgul olmasa
derhal telefonu açardı. Babası da kahvaltıdan
sonra çıkmıştı. Anlaşılan telefona bakmak Can’a
kalmıştı. Can, ahizeyi kaldırıp “Alo” der demez,
Gül Nine tatlı bir telaşla konuşmaya başladı:
- Alo, Can. Merhaba tatlım, ben ninen. İyisin
değil mi? Bak, ne soracağım sana. Bugün bana
ayıracak bir kaç saatin var mı?
- Tabi ki nineciğim, kaçta gelirsin?
- Yarım saate oradayım Can’ım. Yardımına
ihtiyacım var. Hoşçakal.
“Yardımıma mı ihtiyacı varmış? Neden?” diye
düşündü durdu Can, ninesi gelinceye kadar.
Ninesinin acelesi var gibiydi, içeri girer girmez
salondaki masaya geçti. Yanında getirdiği
çantadan bir tablet bilgisayar çıkardı.
- Bilgisayar kullanmayı şöyle böyle öğrendim.
Ancak taşıması daha kolay diye tablet aldım.
Gel gör ki bu alet, bilgisayardan bir hayli
farklıymış, kullanmayı bir türlü çözemedim.
Yardım edersin, değil mi?
- Tabi ki yardım ederim, nineciğim. Ama çok
şaşırdım doğrusu.
- Neden şaşırdın? Bu yaşta, tablet bilgisayar
kullanmayı öğrenmek istememi yoksa?
- Yok ona değil. Senin yeni şeyler öğrenmeyi
çok sevdiğini biliyorum. Hem sen yaşlı
sayılmazsın ki. Benden yardım istemene çok
şaşırdım.
- Tabii yardım isteyeceğim torunumdan. Ondan
daha iyi öğretmen mi bulacağım?
Can ve Gül Nine birkaç saat birlikte tablet
bilgisayar üzerinde çalıştılar. Kâh düşündüler,
kâh gülüştüler. Gül Nine’nin keyfine diyecek
yoktu doğrusu. Yeni şeyler öğrenmek, onu
çok neşelendirirdi daima. Can da ona yardım
edebildiği için çok keyifliydi.
- Can’ım çok teşekkür ederim. İyi ki senden
yardım istemişim. Ne güzel oldu. Ne demiş
atalarımız “Danışan dağı aşmış, danışmayan düz
ovada şaşmış”.
- Bir şey değil nine. Ama ben bu sözü pek
anlamadım.
- İnsan her zaman bilmediği ya da yardım alması
gerektiği bir durumla karşılaşabilir. Böyle
durumlarda kişiliğine ve bilgisine güvendiği
birine danışıp yardım alması gerekir. Böylece
sorununu daha kolay ve etkili bir şekilde çözer.
Yardım almaktan herhangi bir nedenle çekinen
kişi ise uğraşıp durur. Kendisini yormakla
kalmayıp hem vakit kaybeder hem de sorununu
çözmeyi başaramaz.
Can, ninesine sevgiyle sarıldı. İyi ki böyle bir
ninesi vardı. Bu kez farkında olmadan, yine
derdine derman olmuştu. Bir süredir zihnini
meşgul eden bir sorunu vardı. Biriyle paylaşıp
paylaşmama konusunda kararsız kalmıştı.
Çekiniyordu, nasıl karşılanacağını, sonuçlarını
kestiremiyordu.
Gül Ninesi, o gün Can’a hem yardım etmenin
mutluluğunu yaşatmıştı hem de yardıma ihtiyaç
duymanın ne kadar insani bir durum olduğunu
öğretmişti.
Can, kararını vermişti artık. Sorununu
paylaşacak ve en doğru çözümü bulmak için
yardım isteyecekti.
Yeşilay Çocuk-Ocak
8