Yeşilay Dergisi-Haziran-2013-953.Sayı-Maddenin Esiri Olmadan Özgürce Yaşayın - page 25

zeri yerlerde açık zeytinyağı servisi-
ni ve zeytinyağı ambalajlarındaki kan-
dırmacaya dönük etiketlemeyi sınır-
landıran bir yaptırım üzerinde çalışı-
yormuş. Yani AB, tüketiciyi, zeytinyağı
ile karışık ayçiçek yağına ekmek dal-
dırıp bunu zeytinyağı diye yutmasına
karşı korumayı, ayrıca dürüst firma-
ların da haksız rekabete uğramaması-
nı istiyor. Tabii buna İspanya ve Yuna-
nistan üreticileri ‘tamam da bu kriz-
de olacak iş mi’ diye karşı çıkıyor. Şim-
di bizde de alkol ve sigara düzenleme-
si Meclis’den geçti. Bu gibi düzenleme-
leri, AB ve ABD çoktan yaptı; zaten on-
larda sıra zeytinyağına, tuza geldi. Bu
düzenlemeler, tekrar edelim ki, hem
anti-tekel hem de kanser, yüksek tansi-
yon, obezite gibi topluma yüksek mali-
yeti olan hastalıkları önleyecek düzen-
lemeler. Şimdi size tarihten örnek, bir
gezginin modernizm eleştirisi…
İstanbul anılarında gezgin ve ga-
zeteci F. Marion Crawford, 1890
İstanbul’u için şöyle yazar; ‘Uygar-
lık Kostantiniye’de bayağı ileri sevi-
dededir, çünkü her müşteri yemeği ile
birlikte çatal-bıçak bekler ve kulla-
nır. Ama ben parmaklarımla beslen-
menin çataldan daha uygun olduğu-
nu düşünmüşümdür. Parmaklarımı
yıkadığımı biliyorum; halbuki umu-
mi yerlerdeki çatalların yıkandıkla-
rından emin olmayacağım gibi, na-
sıl kullanılmış olduklarını düşünmek
bile istemem.’ Şimdi Crawford hak-
lı; lokantalarda çatal yerine başka-
sının diş fırçasını kullanmadığınıza
emin misiniz? Bir düzenleme yapıl-
sa, lokantalarda çatal yerine tek kul-
lanımlık aparatlar zorunlu olsa bi-
zim ‘endişeli modernler’ ‘moderniz-
min sembolü çatal da elden gitti’ diye
ayağa kalkmaz mı? Kalkar, tıpkı siga-
ra ve alkol düzenlemesine politik yak-
laştıkları gibi… Ama onlar başkaları-
nın diş fırçasıyla yemeğe devam etsin;
bunu da modernlik sansınlar… Bu ko-
nuda insanlığın yolu belli, Türkiye’de
bunu takip edecek şüphesiz…
1...,15,16,17,18,19,20,21,22,23,24 26,27,28,29,30,31,32,33,34,35,...76
Powered by FlippingBook