

UYUŞTURUCU
HAYATLARIN ZEHİRİDİR
Hilal-i AHDAR
15 Ağustos 1341 (1925) C.1,No:13
*Hilal-iAhdarYeşilayCemiyeti’nin ilk ismidir. Aynı zamanda1925
yılındanbuyanayayınlananYeşilayDergisi’neadını vermiştir.
1.SÜTUN
Aşçı, dükkânında rakı satılmadığını söyleyince
buna hiddetlenen Heranat, yumrukla camları,
çerçeveleri yere indirmiştir. Sarhoş Heranat der-
dest edilmiştir.
İTİZAR -
Bu nüshamızın kesret münderecatına
mebni takvimimizi tamamen derç edemedik. Gelecek
nüshamızda hepsini koyacağız.
ANADOLU’DAHİLAL-İ AHDAR
Hasankale Şubesi:
Honaz’ın gayur ve genç müdürü mefkûre arkadaşı-
mız Sabit Şevki Bey terfien tayin kılındığı Hasankale
Kaymakamlığı’nda da içki düşmanı münevverlerle
temas etmiş ve kendilerine küûl aleyhtarlığını telkin
etmiştir. Bu gençler aralarında Yeşilay’ı canlandır-
mışlar ve berveçh-i ati zevatı heyet-i idareye intihap
ederek faaliyete başlamışlardır. Reis-i Fahri - Müftü
Kamil Efendi, Reis-i Dava Vekili Pertev, Reis-i Sani,
Belediye Reisi Fethullah, Reis-i Sani Muallim Hafız
Abdullah, Katib-i Umumi Hasan Ağazade Rıza,
Veznedar, Tahsin, Azalıklara; Akif, Ahmet Derviş,
Muallim Hasan Tahsin, Muallim Maksut Beylerle,
Karabeyin Osman Ağa, Yusuf Çavuş, Abdürrezzak,
Zakir Fehim, Mütekaidinden Remzi, Meclis-i İda-
reden Mustafa, Hasan, Doktor Rüstem, Jandarma
Kumandanı Salih, Kağızmanlı Refet, Hüseyin Ah-
met, Muhasebeci Rasih Beyleri intihap eylemişlerdir.
Gayur Kaymakam Sabit Bey’le Hasankalelileri tebrik
ve muvaffakiyetlerini temenni ederiz.
KOKAİN, ESRAR!
Zabıta bu iki beliyyeye karşı şedit bir mücadele açtı.
Zabıta, son günlerde kokain ve esrar aleyhinde şedit
bir mücadeleye girişmiş bulunmaktadır. Bu iki muzır
maddenin şehrimize hangi vasıtalarla evhal edildi-
ği anlaşılmış ve bilhassa kokainin süratle intişarını
temin eden amiller ve gizli eller tamamen meydana
çıkarılmıştır.
Evvelki gün Beyoğlu’nda bir Rus kadını derdest edil-
miştir. Bu kadının, yüksek mahafil ile temasa gelerek,
tedarik ettiği kokaini fahiş fiyatlarla rağbet-kârlarına
sattığı anlaşılmıştır.
Diğer taraftan esrar istimal edilen bazı
2.SÜTUN
mahallerde taharriyat icra olunmuş ve esrarkeşler,
cürmümeşhut halinde yakalanmışlardır.
Beyoğlu’nun gizli bir takımevlerinde kokainmanların
haftanın muayyen bir gününde içtima ederek ayinler
tertip ettikleri de haber alınmış ve “kokain tekyeleri”
ittihaz olunan bu gibi mahaller, zabıtaca tespit edil-
meye başlanmıştır.
Kokainin şehrimize Batum tarikiyle Beyaz Ruslar ta-
rafından ithal edildiği anlaşılmakla beraber bu tehli-
keli teşebbüse önayak olanlar yalnız Ruslardan ibaret
değildir. Kokain alışverişinin kârına tama eden bazı
kimseler de; bu işle uğraşmaktadırlar.
KADEHLE RAKI SATANLOKANTALAR
Polis Üçüncü Şube Müdürü refakatindeki memur-
larla Beyoğlu ve Galata’daki lokantalardan bazılarını
teftiş eylemiştir. Hilaf-ı memnuiyet kadehle rakı isti-
mal ettiren lokantaların son zamanlarda çoğalması
hasebiyle bu gibiler hakkında takibat yapılması teker-
rür etmiştir.
MİLASHALKININ ŞAYAN-I ŞÜKRAN
FAALİYETİ
Milas Kazası Hilal-i Ahdar Şubesi Reis-i Evveli Dok-
tor FeyzullahHasip Bey hastanelerde bazı tetebbuat-ı
cedide-i fenniyeyi tetkik için İstanbul’a gelmişlerdir.
Bu vesile ile geçenlerde idarehanemizi ziyaret ederek
mecmuamız için Milas halkının Hilal-ı Ahdar ve
Tayyare cemiyetleri hususundaki gayretleri hakkında
beyanatta bulunarak demişlerdir ki:
--Milas Hilal-i Ahdar Şubesinin teşekkülünden evvel-
ki vaziyet ile teşekkülünden sonraki yapılan mukaye-
sede büyük bir fark görülür. Şimdi halkın yüzde ellisi
hemen alkolün bütün mevcudiyetiyle aleyhindedir.
Milas halkı bu hususta kemal-i keremi ile mücadele
ediyor ve yakın zamanda ümit ederim ki alkol tama-
mıyla ref edilecektir.Milasmalarik (sıtmalı) birmem-
leket olduğu için güya az miktarda alkol istimal edi-
lirse sıtmaya yakalanmıyor, diye halkın bir kısmında
3.SÜTUN
mevcut kanaatin boş olduğu ispat edilmektedir.
Pekâlâ, malumdur ki alkolün yegâne marifeti tah-
ripten ibarettir. Alkol vasıtasıyla tahrip edilmiş olan
vücudun kuvve-i mukavemesi gittikçe azalır ve ha-
yatta yavaş yavaş söner. Biz Milas’ta daima içkinin
tahribatı hakkında halkı tenvir etmekteyiz. Bu mü-
cadelemizde çok fayda gördük. Ümit ederim ki teşeb-
büsat tevsi edecek ve matlup olan dereceyi bulacaktır.
Şimdiye kadar muntazam bir daire ve teşkilatımız
yoktu. Şimdi ise Türk Ocak’ında bir daire-i mahsu-
sa tefrik edildi. Gerek cemiyet ve gerek ahali büyük
gayretle çalışıyor ve çalışacaktır. Zaten dai’l- küûlden
kurtulmak, cemiyetin mesaisi ve vasıta-i neşr-i efkârı
olan Hilal-i Ahdar gazetesini herkesin muntazaman
okuması ile kabil olacaktır. Bunun içinMilas ve yüzü
mütecaviz kurrası birer ikişer abone edileceği muhak-
kaktır. Mücadele hususunda hükümet-i mahalliye de
tamamıyla zahir olmaktadır. Kaymakamkazanın da
yakın bir zamanda düğünlerde davul, zurnaları ve
sair ifrata varılan hususatı men etmiştir. Lehülhamd
şimdilik vukuat da azalmıştır. Mücadelede kemal-i
azim ile devam edilirse vukuatın büsbütün münde-
fi olacağı da görülecektir. Esasen ahalisi münevver
olan ve minel-kadim memlekete büyük adamlar ye-
tiştirmiş bulunan Milas Kazasında yakında Hilal-i
Ahdar’ın kadınlar şubesinin de küşadımutasavverdir.
Milas halkı aynı zamanda tayyareye yardım ve iane
hususunda da büyük bir gayret ve hamiyet eseri gös-
termiştir. Daha ilk zamanlarda Tayyare Cemiyetine
beş bini mütecaviz lira cem olunmuştur.
Hilal-İ Ahdar Arşivinden
*
Hilal-i Ahdar Dergisi’nin 15Ağustos 1341 (1925) tarihli nüshasında, alkol ve uyuşturucu
maddenin insan hayatına verdiği zararlar, toplumhayatındaki gerçek örneklerle açıklanıyor.
u
u
u
u