Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  33 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 33 / 84 Next Page
Page Background

KASIM 2017 33

anneyim. Ayaz anlatmayı seven

bir çocuk ve ben onu dinlemeye

bayılıyorum.

40 yaşında anne oldunuz,

hamileliğiniz nasıl geçti?

Ayaz’ı 40 yaşımda kucağıma

aldım. Ben çalışan bir

hamileydim son ana kadar.

Setten doğuma gittim. Hamilelik

testimi yaptırıp uzun bir

tiyatro turnesi programına

çıktım. Hamileliğimin 6’ıncı

ayında "Adını Feriha Koydum"

dizisine başladım. Tempo hiç

düşmedi… Sonuçta hamilelik

bir hastalık değil. Özel

hamilelikler dışında tabii ki

bu söylemim. Sosyal hayattan

kopmazsanız daha sağlıklı ruhlar

dünyaya getirebileceğinize

inananlardanım.

Geç yaşta anne olmaktan

korkanlara neler tavsiye

edersiniz?

Genç veya orta yaş, bu bir kriter

değil artık! Kadın bedenen ve ruhen

kendini ne zaman hazır hissederse

o zaman anne olsun. Değilse anne

olmasının hiçbir anlamı yok!

Üremiş olmak için değil! Bence

yeryüzünün en zor işi, bir bebeği

bir yetişkine dönüştürmek. Anneler

bilir, bir çocuğa bir davranış biçimi

kazandırmak atomu parçalamaktan

daha zordur. Buna hazır değilsen

zaten doğurma!

Hamilelik döneminizde

nasıl besleniyordunuz, özel

formülleriniz var mı?

Hamileliğimle ilgili öyle süper bir

reçetem yok! Balık ile ilgili tüm

besinleri yedim, bir tek bunu

söyleyebilirim. Bir de çalıştım

sürekli ve üretimin içinde kaldım.

Hamilelik döneminde sigara

vb. zararlı maddelerin

kullanımı konusunda ne

düşünüyorsunuz?

Ben ömrüm boyunca tütün ve

tütün mamulleri kullanmadığım

için varlığını ve yokluğunu

bilemem, ama çevremde çok

gördüm sigara içen anneleri.

Hem vicdan azabı çekip hem de

günde 3 tane içiyorum diyorlar

mesela! İçimden diyorum ki onu

da içmesen dünya mı yıkılır!

Hamileliğime kadar aktif spor

getiriyor. Birgül bütün hikâyeyi

bilen bir karakter ve Refika

Hanım’ın hırpalamalarına rağmen

en çok nazının da geçtiği karakter.

Saf ve sevgi dolu bir kadın. Başına

ne geliyorsa iyi niyetinden geliyor,

bir de patavatsız bir karakter.

Oynadığınız karakterlerle

hep “içimizden biri” hissini

yansıttınız ekranlarda,

sahnelerde. Peki siz oynadığınız

karakterlerden en çok

hangisinden etkilendiniz?

Öncelikle teşekkürler. Altı bölüm

sonunda yayından kalkan bir dizi

vardı: Bir Ayşe Kulin hikayesi

"Veda"…Oradaki “Didar Hala”

karakteri benim kraliçemdir…

Tadı damağımda kalmış bir

karakterdir.

Oynamayı hayal ettiğiniz bir

karakter var mı?

Salt kötü güce ve paraya tapan bir

karakter oynamayı çok istiyorum

bu aralar.

Annesiniz…Oğlunuz Ayaz’la

iletişiminiz nasıl?

Ayaz 7 yaşında; bu sene birinci

sınıfa başladı ve çalışan bir

annenin çocuğu olarak büyüyor.

Yoğun set temposu yüzünden

o büyürken bazı "an"larına

tanıklık edemesem de her fırsatı

onunla geçirmeye, zamanı

birlikte paylaşmaya çalışıyorum.

Aslında onun bana desteği

daha çok. Başka bir çocuk

olsa çoktan yaygarayı basardı.

Sabrını kendime benzetiyorum

Ayaz'ın. Ne olursa olsun birlikte

geçirdiğimiz günün ardından

sarılarak uyuruz hep. Kaliteli

vaktin önemine inanan bir

Hamileliğime kadar aktif spor yaptım.

Babamın ayağı sigara yüzünden

kesilmenin eşiğinden döndü. Böyle biri

olarak ben doğuştan Yeşilaycıyım.