Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  21 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 21 / 84 Next Page
Page Background

genetik kimi zaman çevresel

faktörler etkili olabiliyor.

Kimi zaman yaşanmış olaylar

ya da sadece merakla veya

akran zorbalığına uğramamak

adına başlanmış, tek bir

sefer denenmiş ve devamı

gelmiş bağımlılıklar şeklinde

de gelişebiliyor. Dolayısıyla

bağımlılık için sadece tek

sebep ortaya koymak çok

doğru bir yaklaşım değildir.

Bağımlılık çoklu bir yapıdır

ve temelinde çoklu etkenler

vardır. Sonucu bağımlılığa

götüren birçok farklı sebep

karşımıza çıkabilir. Burada da

en başat rol aileye düşüyor.

Aile ne kadar güçlü olursa kişi

o kadar güçlü oluyor. Şöyle

düşünün; kökleriniz ne kadar

sağlam yere basarsa, dalların

sallanması, kopması, kırılması o

kadar zor olur. Dolayısıyla aile

ilişkileri burada çok kıymetli

bir yere sahip. Özellikle de

ergenlik döneminde kaymaların

olma ihtimali daha fazla

olduğu için bu dönem çok

daha fazla önemli. Dolayısıyla,

ailenin ilişki geliştirme

noktasında çocuklarını ve

aslında ailelerini öncelemeleri

gerekiyor. Çocuklara belirli

noktalarda özgürlük verirken

sınır koymaktan yine de

vazgeçmemeleri ve temele

ilişkiyi iyileştirmeyi koymaları

gerekiyor. Bu noktada ailelere

ne önerirsiniz derseniz çok

büyük veya çok yeni şeyler

söylemeye gerek yok. Açıkça

söylemek gerekirse ailenin

kendi dinamiğini dahi

kurtaracak tek çözüm; ilişki

geliştirmek. Odağınıza evi

koyabilmek, aslında evin

ne kadar değerli olduğunu

yeniden fark edebilmek,

bir anlamda insanın eve

dönüşü diyebiliriz. Ama aynı

odada otururken herkesin

bir ekranda kaybolduğu bir

evden bahsetmiyoruz. İletişim

kurmanın yollarını bulan

bir aileden bahsediyoruz.

Gönüllülük bugün pek çok

sivil toplum kuruluşunun

mücadelesinde önemli bir

yer tutuyor. Gönüllülük

nedir? Yeşilay ve Türk

halkının gönüllülüğe

yaklaşımı hakkında bilgi

verir misiniz?

Bana göre gönüllülük bir

sivil toplum kuruluşunun

en önemli kaynağıdır.

Çünkü bir sivil toplum

kuruluşu olarak faaliyetler

düzenliyorsunuz, projeler

üretiyorsunuz, bunları

topluma sunuyorsunuz

fakat buna gerçekten inanıp

sahiplenen, yaygınlaştırmaya

çalışan, insanlara ulaştırmayı

amaçlayan bir topluluğunuz

yoksa başarılı olamazsınız.

Bunun için öncelikle kendisi

yetişkin olabilmiş ebeveynlere

ihtiyacımız var. Türkiye’nin

genel probleminin yetişkin

olamamış ama yaş almış insanlar

olduğunu düşünüyorum.

Dolayısıyla, yetişkin olamadığı

için çocuğuyla çok büyük

savaşlara giren, ona vermesi

gereken şeyi ondan bekleyen

ebeveynlerle karşı karşıyayız.

Belki en önemli noktalardan

biri ebeveynlerin de kendi için

bu büyümeyi, bu sorumluluğu,

bu sorumluluk alma duygusunu

geliştirmesi. Ebeveynlerin

sorumluluklarıyla yüzleşip

problem çözmeye odaklanarak

çocuklarına yaklaşmasının en

etkili çözümlerden biri olacağını

düşünüyorum.

Yeşilay Genel Müdürü

Sultan Işık, editörümüz

Belit Şenol’a Yeşilay’ın

100. yıla yönelik

projeleri hakkında bilgi

verdi.

2020’ de 100. yılını kutlayacak bir kuruluştan

bahsediyoruz ve bir sivil toplum kuruluşunun

bu kadar uzun bir süre sadece varlığını devam

ettirebilmiş olması bile başlı başına bir başarı

olarak değerlendirilebilir. Bu anlamda Yeşilay için, ‘Kökleri

çok eskiye dayanan ancak bugünü çok iyi analiz edebilen,

günün şartlarına göre adımlar atan, teknolojik imkanları çok

yakından takip eden ve bağımlılıkla mücadelede büyük katkısı

olan bir sivil toplum kuruluşudur.’ diyebiliriz.

MART 2019 21