Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  35 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 35 / 84 Next Page
Page Background

NİSAN 2019 35

VARİS:

KAPAKÇIKLARDAKİ

FONKSİYON BOZUKLUĞU

Normalde toplardamarların

içinde kanın tek yönlü

hareketini sağlayan kapakçıklar

olduğunu belirten Doç. Dr.

Arıtürk, kanın yerçekiminin

tersi yönünde bilekten kalbe

doğru hareket ettiğini ifade

ediyor. Damar içindeki

kapakçıkların kanın yukarı

doğru hareketi sırasında

açıldığını, daha sonra ise

kapanarak kanın geriye

kaçmasını engellediğini

vurgulayarak, çeşitli sebeplerle

bu kapakçıklarda meydana

gelen yapısal veya fonksiyonel

bozuklukların kanın geriye

doğru kaçmasına neden

olduğunu, bu durumun da

zaman içinde varis hastalığı ile

sonuçlandığını söylüyor.

KARNINALTKISMINDADA

GÖRÜLÜYOR

Doç. Dr. Arıtürk, varislerin

yalnızca bacaklarda değil karnın

alt kısmında da görüldüğünü

belirtiyor. “Karnın alt kısmındaki

toplardamarlar da bacaklardan

sonra yerçekiminden etkilenen

ve varis gelişimi görülebilen

damarlardır.” diyen Doç. Dr.

Arıtürk ayrıca hemoroid,

erkeklerde testislerde görülen

varikosel ve kadınlardaki kasık,

alt karın toplardamarlarının

varisleşmesi olarak tarif edilen

pelvik konjesyon sendromunun

da temelde toplardamarlardaki

varisleşme ile karakterize hastalıklar

olduğunu sözlerine ekliyor.

GEBELİKDÖNEMİ RİSK

OLUŞTURUYOR

Gebelik döneminin, hem bacak

toplardamarlarında hemde karnın

alt kısmında yer alan rahim,

yumurtalık gibi organların kanını

toplayan toplardamar sistemlerinde

çeşitli sorunlara yol açabildiğini

belirten Doç. Dr. Arıtürk, varisi

düşündürebilecek şikayetlerin

oluşması durumunda anne

adaylarının damar cerrahlarına

başvurması gerektiğini vurguluyor.

Bu şikayetlerin bacaklarda damar

belirginleşmesi, bacak şişliği, bacak

ağrısı olabileceğini ifade ediyor.

TEDAVİDE YENİ

YÖNTEMLER

UYGULANIYOR

Varis hastalığının tedavisi

hakkında bilgi veren Doç. Dr.

Arıtürk, radyofrekans ve lazer

gibi yeni tedavi yöntemlerinin

bulunduğunu ifade ediyor.

Doç. Dr. Arıtürk, bunların

eski metotlara oranla daha

kolay uygulanabilen, iyileşmesi

daha hızlı ve başarı oranı daha

yüksek girişimler olduğunu

sözlerine ekliyor. Bununla

birlikte ilaç, çorap ile medikal

tedavi ve ameliyatların da varis

hastalığının tedavisindeki

yerini koruduğunu sözlerine

ekliyor. Hangi tedavi yönteminin

kullanılacağını belirlemede

ise hastanın damar yapısı ile

ilgili bulguların yanında fizik

muayeneden elde edilecek

veriler ve varis hastalığının

kişide yarattığı şikayetlerin

etkili olduğunu belirtiyor ve

ekliyor: “Bu üç maddenin

birlikte değerlendirilerek, her

tedavi metodu ile ilgili detaylı

bilgilendirmenin yapılması ve

hasta ile ortak karar alınması

önem taşımaktadır.”

“Koşma, yürüme ve yüzme

gibi sporlar varise karşı

koruyucu aktivitelerdir.”

Karnın alt kısmındaki toplardamarlar da

bacaklardan sonra yerçekiminden etkilenen ve

varis gelişimi görülebilen damarlardır.