

Burçin YILMAZ
Gazanfer Özcan, şakacı
bir karaktere sahip
olduğu için oyunlarında
da bu şakalara
doğaçlama yaparak yer
verir. Esprili kişiliğini
hem kişisel hayatında
hem de oyunlarında
gösterir.
ve “Şimal Yıldızı” filmleriyle
sinema filmi deneyimini
pekiştirir. Beyaz perde
atılımlarından beklediği etkiyi
göremez, ama yıllardır tozunu
yuttuğu tiyatro sahnesinin
kadife bordo perdeleri 1955
yılında ona yepyeni bir dünyanın
kapısını aralar. O yıl Komedi
Tiyatrosu’nda sahnelenen
“Mahallenin Romanı” adlı
oyununun başrol oyuncusu
Reşit Gürzap’ın rahatsızlanması
sonrasında Özcan onun yerine
sahneye çıkar ve başarılı
oyunculuğu sayesinde hayatı
değişir. Bundan sonra işler
umduğundan çok daha heyecan
dolu geçer. 1962 yılında eşiyle
birlikte Gönül Ülkü-Gazanfer
Özcan Tiyatrosu’nu açarlar,
birçok filmde ve dizide rol alır.
Tek kanal döneminde
TRT’de yayınlanan “Kuruntu
Ailesi” dizisinde oynamaya
başlamasıyla evlerimize de
konuk olur. Hüsnü Kuruntu
rolünün altından ustalıkla
kalkar ve dizinin Türkiye’nin
en uzun soluklu dizilerinden
biri olmasına neden olur. Dizi
Uğur Erkır’ın yönetmenliğinde
2002 yılına kadar, tam 19 yıl
sürer. Daha sonra “Komser
Şekspir”de rol alır. Hümeyra,
Gülse Birsel, Engin Günaydın
ve Ata Demirer ile başrolü
paylaşarak “Avrupa Yakası”nda
tatlı sert baba Tahsin Bey
rolünü canlandırır. Bu son 3
projeyle ekranların aranan yüzü
olur. Sevecen ve şefkatli yapısı
nedeniyle kafamızdaki tatlı sert
aile babası imajını sahiplenerek
herkesin dilinde “Gazanfer
Baba” olarak anılmaya başlar.
U
sta oyuncu Gazanfer
Özcan, 27 Ocak 1931
yılında İstanbul’un o dö-
nem de güzel ve nezih semti olan
Cihangir’de hayata gelir. Aydın
bir aileye sahip olması sayesinde
ilkokul, ortaokul ve liseyi başarılı
okullarda okur. Çocukluğun-
dan beri oyunculuğa her zaman
ilgisi olan Gazanfer Özcan, lisede
tiyatroyla tanışır. Sanat için attığı
bu ilk adımın aslında hayatının
son nefesine kadar yanından
ayırmadığı iki büyük aşka ev-
rileceğini henüz bilmez. Büyük
bir tutku ve azimle başladığı
tiyatroda ilk kez “Hisse-i Şayia”
oyununda Bican Efendi rolüyle
sahneye çıkar. Daha sonra İstan-
bul Şehir Tiyatrolarının çocuk
bölümüne kaydolur.
VE PERDE…
Gazanfer Özcan 1955 yılına
kadar birçok tiyatro oyunu ve
sinema filminde rol alır; 1952
yılında “İngiliz Kemal Lawrence’a
Karşı”, ertesi yıl “Çeto Salak
Milyoner”, 1954 yılında “Fındıkçı
Gelin”, “Aramızda Yaşayamazsın”
Seni Çok Sevdik Büyük Usta…Bu cümle Haldun Taner Sahnesi’nde Gazanfer Özcan’ı
son yolculuğuna uğurlarken sahnede yazıyordu. Tiyatro onun için bir tutkuydu, hayatının
son dönemlerinde bile çalışmayı sürdürecek kadar koparılamaz bir bağla bağlıydı.
Oyunculuğa adadığı koca bir ömürle birbirinden farklı karakterleri hayatımıza soktu.
Dillerde dolaşan replikleriyle gönüllerden hiç çıkmadı, o bizimGazanfer Baba’mızdı.
Aramızdan ayrılışının 9. yılında Büyük Usta’yı geride bıraktığı güzellikler ve Türk
tiyatrosuna yaptığı değerli katkılarıyla hatırlıyoruz.
kültür
Yeşilay
68
GAZANFER ÖZCAN
Seni çok sevdik büyük usta