

olmayacak. Bizden söylemesi.
Kars Arkeoloji Müzesi’ni de
gezdik mi, zaten şehri keşfetmiş
oluyoruz. Kafkaslar – Anadolu
hattındaki ilk yerleşimmerkezi
olma özelliği taşıyan Kars, çok
köklü arkeolojik zenginliğe sahip
bir yer. Bu zenginliği ortaya çıkarma
adına 1959 yılında ilk olarak bir
Müze Memurluğu kurulmuş.
Ardından da 12 Havariler Kilisesi
olarak da bilinen Kümbet Cami,
Kars’ın ilk arkeoloji müzesi olarak
işlevselleştirilmiş. Fakat 1970’lerde
arkeolojik kazılardan elde edilen
buluntular arttıkça daha büyük ve
modern bir müzeye ihtiyaç doğmuş.
Bu nedenle de 1981 yılında İstasyon
Caddesi üzerindeki modern
müze kullanıma açılmış. İki katlı
müzenin ilk katında arkeolojik
buluntular, ikinci katında etnografik
eserler, bahçesinde de taş eserler
sergileniyor. Giriş ücretsiz.
Kars’ın çiçeği burnunda müzesi
Kanlı Tabya Cephesi Harp Tarihi
Müzesi’nin açılışı için de geri sayım
başladı. 2015 yılından bu yana
hazırlıkları sürenmüze, Ruslar’ın
bir gece baskınında 600 kişilik
bir tabur askerin şehit edilmesi
ve yakın çatışmaları konu alıyor.
Daha önce Arkeoloji Müzesi’nin
bahçesinde sergilenen Kazım
Karabekir’in Beyaz Vagonu da
bu vesileyle Harp Tarihi Müzesi
alanına taşındı. Yeni sergilenme
alanı burası olacak. Açılış tarihi
için aman takipte kalın!
Kars sokaklarında gezinirken bu
kadar çok peynir dükkânının
bir araya toplanmış olması bir
yabancıyı şaşırtabilir ama Türkiye’de
yaşayan herkes bilir ki Kars’ın
peynirleri, hele kaşarıyla gravyeri
dillere destan. Bu dükkânların
hemen tümü kendi mandıralarında
ürettikleri peynirleri toptan ve
perakende pazarlıyor. Ziyaretçiler
için Kars’ta geçirilen en güzel
zamanlardan biri de peynircilerdeki
alışveriş. Bu dükkânlarda peynir
dışında kentin ünlü karakovan ve
çiçek balını da bulabilirsiniz.
BİRMASALIN İÇİNDE
KAYBOLMAK
Kars kent merkezinden 42 kilometre
uzaklıkta bulunan antik kent Ani,
Kars’ın sembollerinden biri. Bizim
içinse tek başına Kars’a gitme sebebi.
Tarihi Ani antik kentinde Türk,
Ermeni, Gürcü kültürleri kol kola
girmiş. 24 uygarlığa ev sahipliği
yapan Ani, savaşlarla, depremlerle
bir yıkılmış bir imar edilmiş ama
inadına ayakta; dünyanın dört bir
yanından ziyaretçileri kültürlerin
zenginliği konusunda kafa yormaya
çağırıyor.
İki kara parçası arasında Arpaçay
salına salına akıyor. Üstünde
yürüdüğümüz kara parçası Türkiye,
elinizi uzatsanız tutacağınız,
size karşı duran kara parçası ise
Ermenistan. Arpaçay’ın üstündeki
yıkık İpek Yolu Köprüsü insanı
hüzünlendiriyor; içinizden bu köprü
hep böyle kalmayacak ya dileği
geçiyor. Tipik bir Ortaçağ Ermeni
kenti olan Ani, İpek Yolu’ndan
Anadolu’ya girişteki ilk konaklama
yeri olduğu için tarihte pek çok farklı
uygarlıkları selamlamış; dolayısıyla
kiliseler, camiiler, kervansaraylar
ve manastırlarla yüklü bir ortam
bekliyor ziyaretçileri. Ani SİT alanı
içerisinde Kars Kapısı, Aslanlı Kapı,
Tigran Honents
Kilisesi
Arpa Çay
üstündeki
yıkık köprü
kültür
Yeşilay
74
Kars kent merkezinden 42 kilometre
uzaklıkta bulunan antik kent Ani,
Kars’ın sembollerinden biri. Bizim içinse
tek başına Kars’a gitme sebebi.
Kars Fethiye
Camii
Kars Çayı