Background Image
Previous Page  17 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 17 / 84 Next Page
Page Background

da düşük dopamin düzeyleri kişileri aynı hazzı alabilmek için

daha fazla yemeye yöneltiyor. Bu yüzden alkol, madde ba-

ğımlılığı ve diğer dürtüsel davranışların obezite cerrahisine

hasta seçiminde değerlendirilmesi gerekiyor.

Yemebağımlılığı nedir?

Doç. Dr. Halil Coşkun ve Yrd. Doç.Dr.

Güzin M. Sevinçer’in verdiği bilgiye

göre yapılan araştırmalarda yağ ve

şekerden zengin gıdayla beslenmeye

maruz bırakılan hayvanların davra-

nışlarında bazı değişimler gözlenmiş.

Örneğin, sıçanlara aralıklı olarak yük-

sek şeker ihtiva eden gıdalar verildi-

ğinde insanlarda tıkınırcasına yeme

davranışları ortaya çıkmış, sınırlı za-

manda büyük miktarda yiyecek tü-

ketimine yönelmişler. Şeker verilme-

diğinde ise sıçanlar alkol ve madde

bağımlılığında olduğu gibi yoksunluk

belirtileri göstermişler.

Bu durum yeme bağımlılığı denen

durumun varlığına işaret eder. Ayrı-

ca çalışmalar şeker bağımlılığı gelişen

sıçanların alkol madde bağımlılığına da daha yatkın olduğunu

gösteriyor. İnsanlarda yapılan bir çalışmada ise yeme bağım-

lılığı olan bireylerde depresyon ve dikkat eksikliği-hiperakti-

vite bozukluğu gibi bağımlılık davranışıyla ilişkili diğer psiki-

yatrik hastalıkların daha sık olduğu da ortaya çıkmış.

Stres toleransı düşük olanlar aşırı yemeye eğilimli

Bağımlılık davranışları bazen stresli ve sıkıntılı duygusal

durumlarla baş etme aracı olarak kullanılır. Duygusal aşı-

rı yeme, sıkıntıyı tolere edebilme becerisiyle ters yönde

ilişkilidir, yani bir kişinin stres toleransı ne kadar düşük

ise olumsuz duygusal durumlara cevap olarak aşırı yeme

davranışı gösterme ihtimali o kadar fazladır. Bu sebep-

lerle sıkıntı toleransının düşüklüğü ve yeme bağımlılığının

da obezite cerrahisi yapılan hastalarda değerlendirilmesi

gerekiyor. Çünkü bu özellikleri olan bireylerde ameliyat

sonrası aşırı yeme davranışı madde kullanımı ile yer de-

ğiştirebilir. Gerginlik, stres, depresyon veya herhangi bir

duygusal zorlanma ile karşılaştığında düşük sıkıntı tole-

ransı olan kişiler, ameliyat öncesinde aşırı yeme davranışı

Obezite cerrahisi öncesi yeme bağımlılığı olan kişilerde,

cerrahi sonrasında arttığı ileri sürülen dürtüsel-bağımlılık

türündeki davranışlar şöyle:

Sigaraya başlama ya damevcut sigara tüketimi

Kahve tüketimi

Alkol tüketimi

Ağrı kesici kullanımı

Kumar, egzersiz gibi davranışsal bağımlılıklar

Çapraz bağımlılığı önlemenin en önemli yolu egzersiz.

Egzersiz, ödül döngüsü ile ilgili beyin bölgelerinde

kurabiye ve pasta gibi gıdaların aşırı alınmasıyla

sağlanan durumdakine benzer bir etkiyle, dopamin

salınımında artışa sebep olur. Ayrıca, vücudun tabii

morfini olan endorfinlerin salınımı da egzersizle artar.

Egzersiz, yeni başlayanlarda ilk aşamada biraz sıkıntılıdır,

ödül hissi yaşanmaz ancak zamanla bedenimiz alıştıkça

fiziksel aktivite kişileri iyi hissettirmeye başlar. Ancak

egzersiz aşırı yapıldığında zarar verici de olabilir. Aşırıya

kaçılmamaya dikkat edilmesi gerekir.

OPERASYONSONRASI HANGİ

BAĞIMLILIKARTIYOR?

EGZERSİZŞART

BAĞIMLILIK DAVRANIŞLARI, BAZEN STRESLİ VE SIKINTILI

DUYGUSAL DURUMLARLA BAŞ ETME ARACI OLARAK KULLANILIR.

ile yaşadıkları rahatlama hissini elde edebilmek için ameli-

yat sonrası dönemde bağımlılık veya dürtüsel davranışlar

geliştirebilir. Nitekim obezite cerrahisi hastalarında ame-

liyattan iki yıl sonrasında ameliyat öncesi durumla karşı-

laştırıldığında bağımlılık yapıcı madde kullanımında artış

olduğunu gösteren araştırmalar da var.

Obezite cerrahisi yapıldıktan sonra…

Bir çalışmada madde bağımlılığı sebebiyle yatırılarak tedavi

edilen obezite cerrahisi hastalarına “Neden madde bağım-

lılığı geliştirmiş olduğunuzu düşünüyorsunuz?” sorusu so-

rulmuş ve bu hastaların yüzde 75’i madde ve alkol bağım-

lılığının gelişmesini çözülmemiş çatışmalarına bağlamış. Bu

grubun yüzde 83’ü ise durumlarını bir bağımlılıktan başka

bir bağımlılığa geçiş olarak nitelendirmiş.

Bu bulgular ışığında, hastaların obezite cerrahisine eşlik

edebilen psikolojik risklerle ilgili bilgilendirilmesi ve ilerleyen

zamanda gelişebilecek çapraz bağımlılıktan korunmak için

hastalara terapötik destek sağlanması öneriliyor.

Yrd.Doç.Dr.

GüzinM.Sevinçer

Doç.Dr.

HalilCoşkun

yesilay.org.tr

17

YEŞiLAY

AĞUSTOS 2016