Halk Sağlığı Politikaları Ekseninde Bağımlılık - page 39

tesis etmek; sağlık tehditlerine yönelik erken uyarı ve
cevap geliştirilmesi amacıyla gerekli organizasyonu
sağlamak, halk sağlığını tehdit eden konularda gere-
ken tüm tedbirleri almak ve gerektiğinde müeyyide
uygulamak var. Bu görevlerimizi yerine getirirken
herhangi bir müdahale ya da zafiyetle karşılaşmıyoruz
ve politikalarımızdan ödün vermeden uygulamaları-
mıza devam ediyoruz. Fakat deprem, sel ya da aşırı
nüfus hareketlilik durumları (şu an sınır komşularımız-
da olduğu gibi) bizler için olağanüstü durumlar olarak
değerlendirilir ve sadece böyle şartlar altında öncelik-
lerimiz değişir. Biz böyle bir durumda olmadığımız için
uygulamalarımızda herhangi bir etkilendiğimiz durum
yok. Şunu da belirtmeliyim ki, yerinde ve zamanında
alınan önlemler neticesinde, komşu ülkelerden ülkele-
rindeki olağanüstü şartlardan dolayı misafir ettiğimiz
gruplara sunulanlar sağlık hizmetlerimizde herhangi
bir aksamaya sebep olmayıp, onlar da her türlü sağlık
hizmetlerimizden faydalanmaktadır.
Türkiye 1960 yılında Uluslararası Kalkınma Birliği’ne
(IDA) üye oldu. Bunun gibi 5 kuruluşun bağlı olduğu
Dünya Bankası da gelişmişlik (maddi) düzeylerine
göre ülkelere fon sağlamakta. Bu açıdan sormak is-
terim; Dünya Bankası’nın sağlıkta dönüşüm sürecine
bir etki/katkısı oluyor mu?
Etkisi değil fakat katkısı oluyor. Kurumumuzda veya
Bakanlığımızda geliştirilen bazı projelerin finansmanı
Dünya Bankası’ndan gerçekleştiriliyor. Fakat belirttiğim
gibi projelerin geliştirilmesi ve uygulanması tamamen
bizim tarafımızdan yapılıyor. Ortak bir sağlık amacı
olursa da Dünya Bankası finansmanı kullanılabiliyor.
Politikaların uygulanması için insan kaynağına da
ihtiyaç var. Bu alanda uzman yetiştirebiliyor muyuz?
Başka ülkelere kıyasen halk sağlığı politikalarımız ve
iyileştirilmesi nasıl ve yeterli mi?
Halk sağlığı uluslararası bir bilim olup uygulamaları
açısından ulusaldır. Yani bizim halk sağlığı uygulama-
larımız ülkemize özeldir, diğer ülkelerin uygulamaları
ise onlara özeldir. Çünkü geliştirdiğimiz politika ve
müdahaleler toplumumuza, onların örf ve adetlerine
göre, onlar tarafından kabul edilip benimsenecek bi-
çimde olmalıdır. Bu noktadan bakacak olursak, sağlık
politikalarımızı incelerken sağlık göstergelerimiz ele
alındığında dünyadaki diğer ülkelerin birçoğundan
daha iyi durumda olduğumuzu göreceksiniz. Halk
sağlığı politikaları açısından sorarsanız; gelişmiş ülke-
lerde olduğu gibi halk sağlığı hizmetlerini planlamaya
yönelik ayrı bir kurum olarak Türkiye Halk Sağlığı
Kurumumuz kurulmuştur. Kurum olarak biz tüm top-
lumsal sağlık göstergelerimizi yakından takip edip bu
göstergeleri iyileştirip halkımızın sağlığını geliştirmek
için yeni politikalar benimsiyoruz. Bu nedenle halk
sağlığı politikalarımız, bu politikaların uygulanması
ve iyileştirilmesi gelişmiş ülkeler seviyesine ulaş-
mak üzereyiz. Dediğiniz çok doğru. Uygulamalar için
uzmanlara ihtiyacımız var. Biliyorsunuz son yıllarda tıp
fakültesi sayıları ve uzmanlık eğitimi alınacak anabi-
lim dalı sayısı artmış olduğu için, önümüzdeki yıllarda
hekim ihtiyacımız karşılanmış olacaktır.
Halk sağlığı çalışmaları sadece hekimlerin görevi midir?
Birey olarak bizimbu sürece katkı sağlama ve de süreci
koruma olarak nelere dikkat etmemiz gerekiyor?
Elbette ki sağlık sadece hekimlerin görevi değildir.
Bu iş hekim, hemşire ve ebesiyle tam bir ekip işidir.
Sağlık ekibi sadece size önerilerde bulunabilir, yol
gösterebilir. Birey bunu kabul etmediği sürece hekim
ne yaparsa yapsın yetersiz kalır. Tabi bireyin hekimi
anlayıp söylediklerini kabul edip uygulamasında, hatta
bunlardan yola çıkıp daha ileri adımlar atmasında
kişinin sağlık okuryazarlığı çok önemlidir. Ne yazık
ki toplumumuzun sağlık okuryazarlık düzeyi henüz
istenilen düzeylerde değildir. Bu nedenle biz bu duru-
mu değiştirmek için halkımızın sağlık okuryazarlığını
arttıracak eğitim programları planlıyoruz. Ayrıca, sağ-
lık çalışanlarımızın da hasta-hekim iletişimi sırasında
bu eksikliği dikkate alıp buna yönelik sağlık bilincini
sürekli topluma da vermeye çalışıyoruz.
Bazı konular var ki onlarda bireyler hatta tek başına
Bakanlığımızın kararlılığı yeterli olmamaktadır. Böyle
konularda da çok sektörlü bir yaklaşıma başvuruyo-
ruz. Obezite, tütün, alkol vemadde bağımlılığı, bulaşıcı
hastalıklar, çevre sağlığı vb. birçok programda diğer ba-
kanlıklar, üniversiteler, RTÜK, Türkiye Yeşilay Cemiyeti,
sivil toplumörgütleri ve özel sektör gibi birçok paydaş
ile sağlık politikalarını geliştirmekte ortak çalışmalar
yürütmekteyiz. Bu süreç de tümpaydaşlarımıza halk
sağlığı bakış açısı kazandırmakta olup toplumsağlığı
yönünden ülkemize bir kazanç teşkil etmektedir.
Geliştirdiğimiz politika ve müdahaleler toplumu-
muza, onların örf ve adetlerine göre, onlar tarafın-
dan kabul edilip benimsenecek biçimde olmalıdır.
yesilay.org.tr
37
YEŞiLAY
EYLÜL 2014
1...,29,30,31,32,33,34,35,36,37,38 40,41,42,43,44,45,46,47,48,49,...84
Powered by FlippingBook