Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  68 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 68 / 84 Next Page
Page Background

D

ÜNYANINMÜZİĞİ,

TÜRKMÜZİK

EVİ’NDE

Atölyenin kapısı günün ilk

ışıklarıyla açılıyor. Feridun Usta

atölyeye gelene kadar aklında ve

kalbinde şekillendiriyor o günün

işlerini. Bazen sabaha kadar, bazen

iki üç gün atölyeden ayrılmadan

çalışıyor, bu denli mesleğine âşık…

Onun hikayesi 1986’da İstanbul’a

gelen Kazak grup Sazgen Sazy

konserine gitmesiyle şekilleniyor.

Konserdeyken TürkMusikisini

Araştırma ve Tanıtma Grubu

(TÜMATA) kurucusu olan ve

geçtiğimiz günlerde Hak’kın

rahmetine kavuşan Rahmi Oruç

Güvenç’in “Bu enstrümanları

Türkiye’de yapan yok” demesi

üzerine “Ben yaparım” diyor. Ertesi

gün Cerrahpaşa Tıp Fakültesi

Etnomüzikoloji Merkezi’nde

bir tuvaleti iptal edip tezgah

“Luthıer”, müzik aleti

yapanlara verilen isim. İyi

bir Luthıer’nin yaptığı

enstrümanı bir virtüöz gibi

çalmasa bile akordunu

yapacak kadar çalması

gerekiyor. Ustanın dediğine

göre aksi halde o

enstrümana ruh katamaz.

• Lüthier sözcüğü, “lütiye” şeklinde okunur.

Kübra Nur DURAN

Fotoğraf: Şeref YILMAZ

AslenÇerkesolanFeridunObul, 1961Eskişehirdoğumlu.

Memur bir baba ile ev hanımı bir annenin 5 çocuğundan

biri. Bir çatı ustasıyken 1986’da konserine gittiği grup

SazgenSazy, yaşamınındönümnoktası halinegelir... Veo

artıkDoğu-Batıdemeden,yüzyıllarınhesabını yapmadan,

dünyanın müzik enstrümanını yapan bir “luthier” olur!

Şimdiye kadar 800 çeşit enstrümana hayat veren ustayla

atölyesi Türk Müzik Evi’nde yüzyıllar ötesine uzanan bir

yolculuğa çıktık…

FERiDUNOBUL

BiR LUTHIER*

SULTANAHMET’TE

kültür

Yeşilay

68