Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  61 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 61 / 84 Next Page
Page Background

Yaşamak güzel, çünkü?

Ooo yaşamak çok güzel, çünkü

hayat bize verilmiş en güzel

hediye… Kendi elimizde

olmayan şeyler dışında hayatı

güzelleştirmek de bizim

elimizde. Ya seçeceğiz pozitif

olacağız, minik şeylerden mutlu

olacağız ya da her şeyden şikâyet

edeceğiz ki ben bu olumsuz fikre

kesinlikle karşıyım. Çoğu insan

maddi imkânları var ondan

mutlular diye düşünüyor... Oysa

benim çok maddi imkânı olan,

ama mutsuz olan arkadaşlarım

var. Ama geleceği ile ilgili hiçbir

garantisi olmayan, bugününü

yaşayarak, idame ettirerek

yaşamaya çalışan tanıdıklarım

da var ve çok mutlular. O yüzden

bu tamamen bizim hayata bakış

açımızla ilgili bir konu!

Nasıl bir annesiniz? Çocuk

yetiştirme konusunda

uzmanlaştığınızı

düşündüğünüz spesifik

başlıklar var mı?

Şöyle bir şey, bence ben disiplin

ve iletişim konusunda çok

iyiyim, çünkü ailemden de

öyle gördüm. Disiplin derken

katı ve bağırarak yapılan

bir disiplin değil benim

tanımladığım. Alıştırma

meselesi… Kendi hayatımda

nasıl disiplinliysem, nasıl önce

kendime sonra karşımdakine

saygı duyuyorsam çocuklarıma

da hep bunu aşıladım. Küçücük

yaşlardan beri ben çocuklarımı

kurallarla büyüttüm. Hatta o

zamanlar bazı aile büyükleri

bana kızarlardı, “Bu kadar katı

olma, esnek ol” diye. Hayır,

çocuk kurallarla büyümeli.

20.30’da yatılması gerekiyorsa,

o saatte yatılır! Şimdi bazı

arkadaşlarım bana hayret

ediyor; “Hadi yatıyorsunuz,

diyorsun, tıpış tıpış odalarına

gidiyorlar, nasıl beceriyorsun?”

Çünkü çocuklarım biliyorlar

ki, uykularını alırlarsa daha

güzel kalkıyorlar, artık bunun

bilincindeler. Tabii ki bunu

“Benim en güzel

huyum da bu

sanırım; geride

yaşamıyorum

ben. Bu kadar güçlü

durmamdaki en

büyük etkenlerden

biri de bu galiba…”

AĞUSTOS 2018 61

alıştıra alıştıra verdim onlara.

Ya da ders yapılması gereken

zamanda ders yapacaklar sonra

çılgınlar gibi eğlenebiliriz,

istediklerini yapabilirler. Evdeki

tencere yemeğini yemeliler,

sonra zaten spor yapıyorlar,

hareketliler istediklerini de

yiyebilirler. Bu tarz şeyleri çok

iyi biliyorlar. Ne kadar ekmek,

o kadar köfte!

Çocukların babalarından

uzak kalmalarının zorlukları

nelerdir?

Babaları ile olan negatif

diyaloglarımızın hırsını

hiçbir zaman çocuklardan

çıkarmadım. İstedikleri zaman

babalarını görebiliyorlar,

babaları da istediği zaman

onları görüyor. Benim bir

anne olarak yapabileceğim

en güzel şey buydu. Babaları

hakkında onlara kötü bir

şey söylememek; “Bu bizim

babanızla aramızdaki bir

şeydir sizinle hiçbir ilgisi

yok. O sizi çok seviyor,

ben sizi çok seviyorum.

Anneniz ve babanız olarak

kalacağız…” Aslında bunları

söylemekle değil yaşatarak da

anlatabilir, gösterebilirsiniz

çocuklarınıza. Çocuklar aslında

zannettiğimizden de çok şey

biliyorlar ama biz onlarla hiçbir

şekilde o tarz bir diyaloğa

girmiyoruz.

Demet Şener zaman

yolculuğunda geriye gitse neyi

yapmamış olmayı dilerdi?

Aslında öyle bir şeyim yok.

Benim en güzel huyum da bu

sanırım; geride yaşamıyorum

ben. Bu kadar güçlü durmamdaki

en büyük etkenlerden biri de bu

galiba… Beynim silmem gereken

şeyleri çok güzel siliyor vallahi.

Paylaşımlarınızdan ev

yaşamınızı sevdiğinizi

anlıyoruz. Evde vaktinizi nasıl

geçirmeyi seviyorsunuz?

Evet, ben çok evci bir insanım.

Zaten bir insanın instagram

sayfasına baktığınızda o

kişinin hayatı ile ilgili çok

şey öğrenebiliyorsunuz. Ben

evimde olmayı, kitap okumayı,

çocuklarımla vakit geçirmeyi

seviyorum. Mutlu olmayı dışarılarda

aramıyorum. Kendi kendime mutlu

olduğum için de bazen takipçiler

yazıyor; “Demet Hanımhalenmi

tatile gitmediniz hep evdesiniz!”

Ne yapacağımher gün tatile gidip;

ye, iç, denize gir, yat! Ben evimde

mutluyum elbette zaman zaman

kendime küçük kaçamaklar

yapıyorum. İki - üç günlük tatiller

yapıyorum. Zamanımın çoğunu

evimde ve çocuklarımla geçirmeyi

daha çok seviyorum. Bir de ben

çok güzel ve dolu dolu yaşadım

gençliğimde, belki de doymuş

olmamın da verdiği bir olgunluk var

diye düşünüyorum.