

empatiyi kendini anlatmak
sanan kişi ve kişilikleri halı
çırpar gibi silkeleme isteğim var.
İsteklerimiz, hayallerimiz hep
olacak, olmalı da. Ama en güzel
başlangıç, yaşadığımız her
sağlıklı saniyeye, sevdiklerimizle
olduğumuz her ana, zorluklara
rağmen yaşama gücümüze
şükretmek. Elimizde olanı
fark etmek ve fark ettiğimizi
dönüştürmeye niyet etmek, yeni
mutlulukların ilk adımı!
diye. Öfkeme, egoma hal hatır
sormak istiyorum nereye yolcu
diye… Bahar temizliği gibi yeni
yılda fazlalalıkları atıp dip köşe
temizlik yapasım var. Bencil
olduğunu hiç anlayamayacak
devamlı talepkar olan kişilikleri,
mutsuzluk marifetmiş gibi
her durumdan mutsuzluk
çıkaran acı bağımlılarını, şükür
bilmeyenleri, devamlı ilgi
bekleyen “ben ben” diye dolaşan
dinlemeyi hiç deneyimlememiş,
ZARARLI ŞEYLERE VEDA
Bu sene teknoloji bağımlılığına
da veda edebiliriz. TV,
bilgisayar ve akıllı telefon
başında geçirdiğimiz saatlerde
spor, en azından yürüyüş
yapabiliriz. Sosyal medya
okumak yerine kitap okumak
en güzeli! Bir türlü fırsat
bulup zaman ayıramadığımız
hobilerimize yönelebilir,
akıllı telefonlarla iletişim
kurduğumuz arkadaşlarımızla
yüz yüze görüşebiliriz. Semt
parkına gidip kitap okuyabilir,
komşularımızı ziyaret edebilir,
artık tek tük kalan mahalle
bakkalımızla sohbet edebiliriz.
Sosyalleşme adına AVM’lere
gitmek yerine yakınımızdaki
müzeyi gezebiliriz. Daha fazla
gözlem yaparak mevsimlerin
geçişlerini fark edebiliriz.
Hareketsiz bir yaşam için
öne sürdüğümüz tüm
bahanelerimizle yüzleşerek
renksiz bir hayatı dayatan
sanallığa mahkumiyeti
bitirebiliriz.
RUHSAL TEMİZLİK
Birçok kötü alışkanlık gibi
çeşitli olumsuz psikolojik
durumlarla da yollarınızı
ayırabilirsiniz. Hepimizin
vardır; “Ah ben niye böyleyim!”
dediğimiz huyları… “Neden
bu kadar kendime her şeyi
dert ediyorum, neden bu
kadar kaygılıyım, niye bu
kadar vericiyim, niye her şeye
yetmeye çalışıyorum, neden
bu kadar mutsuzum?” gibi
yüzlerce niye ve nasıl... Hepsine
çözüm bulmak çok zor, ama
en azından en çok muzdarip
olduğumuz sorunlarımıza
yönelerek işe başlayabiliriz!
Kendi adıma aşırı sorumluluk
duygumu, “Herkese yeterim!”
halimi bırakmak istiyorum.
Herkese yetmeye çalışırken
bir durup kendime sormak
istiyorum, “Şunu yapıyorum,
ama sana uygun mudur,
müsait misin ey ruhum?”
İçmediğimiz
her sigara,
bıraktığımız
her türlü
zararlımadde,
ömrümüze
eklenenyıllar
demek. Şekersiz
biryaşam,
birçokhastalığın
yokolmasıyla
beraber sağlıklı
birzihindemek.
Şekersiz bir yaşam, birçok hastalığın yok
olmasıyla beraber sağlıklı bir zihin demek.
Fazladan aldığımız her kaloriyi bırakmak
ve televizyon başında bilinçsiz yediğimiz abur
cuburları unutmak, aynalarla barışmak demek. Bedenimize ve
ruhumuza dayattığımız her türlü eziyete dur demek, hayata dair
yeni bir başlangıç demek.
ARALIK 2018 53