

rakamlar bizlere doğruluyor. Bugüne
kadar danışma hattımızı arayan kişi
sayısı 35 bini geçti. Şu an İstanbul’da
3 tane olmak üzere Antalya, Urfa
ve Düzce’de deYEDAM’larımız
bulunmaktadır. Aile, Çalışma ve
Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile
yaptığımız protokol çerçevesinde
YEDAM’ları uzun vadede bütün
ülkeye yaymayı planlıyoruz.
Eğitim alanında, okullara da ne
tür faaliyetler yürütüyorsunuz?
Yeşilay’ın bağımlılıkla mücadele
çalışmalarının en önemli basamağını
önleme ve bilinçlendirme faaliyetleri
oluşturuyor. Bu amaçla Bilim
Kurulu üyelerimiz bir araya gelerek
bilimsel ve kanıta dayalı programlar
geliştirdi. Bunların en önemlisi ve
ayrıca kamu-sivil toplum kuruluşu
iş birliğinin en güzel ve en başarılı
örneğini de teşkil eden Türkiye
Bağımlılıkla Mücadele Eğitim
Programı (TBM) ve Okulda
Bağımlılığa Müdahale Programı
(OBM)’dir. Bu programlar sayesinde
bağımlılıklara karşı nasıl önleme
ve müdahale yapılacağına dair bir
standart getirdik. Bazen iyi niyetle
yapılan bir şey doğru yöntemlerle
yapılmadığında kötü sonuçlar
doğurabiliyor. Yeşilay olarak bunun
önüne geçtik. Türkiye Bağımlılıkla
Mücadele Programı, birincil
önleme dediğimiz henüz madde
ile tanışmamış ama risk taşıyan
gruplara yöneliktir. Anaokulundan
başlayarak ortaokul, lise ve sonra
da yetişkinliğe kadar uzun bir
dönemi kapsamaktadır. Milli Eğitim
Bakanlığı ile birlikte yürüttüğümüz
bu programda öncelikle 650 rehber
öğretmeni TBM formatörü olarak
kapsamlı bir eğitimden geçirdik
ve yaygınlaştırma modeliyle 32
bin rehber öğretmene uygulayıcı
eğitimi verdik. Böylece 3 yıl içinde
yaklaşık 11 milyon öğrenci, 2 milyon
yetişkine ulaştık. Aile, Çalışma ve
Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Gençlik
ve Spor Bakanlığı, İş ve İşçi Bulma
Kurumu, Diyanet İşleri Başkanlığı,
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Milli
Savunma Bakanlığı ve Kızılay ile
yaptığımız iş birlikleri ile toplumun
tedavi aldıktan sonra bu sisteme
girebilecektir. Bağımlı, psikososyal
desteğe sahip olacağı, meslek
edinebileceği, aile ilişkilerinin
geliştirilebileceği, ailenin de dahil
edilerek güçlendirileceği bir süreç
yaşayacaktır. 6 ay sonra toplumun
içine çıktığında toplumun ondan
beklediği ve onun da topluma
karışmak için ihtiyacı olan ilişkiler
ve ilişki kurma becerileri ve
mesleğe sahip olacaktır. Bunun
toplumumuzda önemli ve farklı bir
etki yaratacağına inanıyoruz. Bir
bağımlı Türk aile yapısı gereği en
aşağı 3 - 4 kişiyi etkilemektedir. Biz
bumodeli hayata geçirdiğimizde
sadece bağımlıyı değil pek çok aileyi
yeniden hayata döndürmüş olacağız.
Ayrıca bumodel ile Türkiye’nin
ulusal ve uluslararası arenada
bağımlılıklar konusunda çok daha
güçlü olacağına inanıyoruz.
Yeşilay olarak bağımlılık sorununu
bu çerçevede kökten çözmek
istiyoruz. İlk etaptaki hedefimiz 10
rehabilitasyonmerkezi kurmak, bir
sonraki aşamada ise bu sayıyı 40’a
ulaştırmaktır.
Yeşilay olarak ulusal
ve uluslararası alanda
bağımlılıklarla ilgili pek çok
bilimsel kongreye ve toplantıya
imza atıyorsunuz. Bilimsel
ve kanıta dayalı çalışmalar
yapıyorsunuz…Bu çalışmalar
ülkemiz açısından bağımlılıklarla
mücadelede ne ifade ediyor?
Bağımlılıkla ilgili pek çok
bilimsel araştırmalar yapıyor
ve yapılmasını destekliyoruz.
tümüne yaymaya çalıştık.
İkincil önleme perspektifiyle
geliştirdiğimiz, Türkiye’nin ilk ve
tek okul temelli programı Okulda
Bağımlılığa Müdahale Programıdır
(OBM). Bu programla madde
kullanımını denemiş fakat daha
bağımlı olmamış öğrencilere
müdahale ederek bağımlılık riskini
en aza indirmeyi hedefliyoruz.
Rehber öğretmenlerimize konuyla
ilgili nasıl bir yaklaşım sergilemesi
gerektiğini öğretiyoruz. Eskiden bu
alanda bir belirsizlik vardı ve genelde
rehber hocalar ne yapacaklarını
bilemiyorlardı. Biz bu sorunu bu
program ile çözmeyi hedefliyoruz.
Bu programda 2018 yılında Milli
EğitimBakanlığı ile bir iş birliği
protokolü ile hayata geçti.
Türkiye Bağımlılık Rehabilitasyon
Modeli’nden bahseder misiniz?
Model, Türkiye hatta dünya için ne
ifade ediyor?
Türkiye Bağımlılık Rehabilitasyon
Modeli’ni bağımlılıklarla
mücadelede oldukça önemli bir
yapı ve sistem olarak planladık.
20 ülkenin rehabilitasyonmerkezi
araştırılıp, 10 tane ülkeninki ise
ziyaret edilerek kendi bağımlı
profilimize uygun olarak
hazırlanmıştır. Türkiye’de bir ilk
olan bumodelin dünyadaki diğer
modellerden önemli farklarından
biri ailenin de sürece dahil
edilmesidir. Bağımlı Alkol ve
Madde Bağımlılığı Araştırma Tedavi
ve EğitimMerkezi (AMATEM) ve
Çocuk ErgenMadde Bağımlılığı
Tedavi Merkezi (ÇEMATEM) tıbbi
“Bugüne kadar danışma
hattımızı arayan kişi
sayısı 35 bini geçti. Şu an
İstanbul’da 3 tane olmak
üzere Antalya, Urfa ve
Düzce’de YEDAM’larımız
bulunmaktadır. Aile ve
Sosyal Politikalar
Bakanlığı ile yaptığımız
protokol çerçevesinde
YEDAM’ları uzun vadede
bütün ülkeye yaymayı
planlıyoruz.”
yaşam
Yeşilay
46