Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  19 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 19 / 84 Next Page
Page Background

l

Bireye ait olma duygusu sağlaması

l

Bireyin duygusal bütünlüğünü ve kararlılığını sağlaması

l

Bireye iletişim fırsatı sağlaması

l

Bireye yardımve destek sağlaması

l

Bireye değerli olduğu duygusunu vermesi

l

Bireye başkalarına yardımetme fırsatı sağlaması

l

Kişiliğini desteklemesi

“BENİ EN İYİ ANLAYAN KİŞİ ARKADAŞIM”

Ergende meydana gelen fiziksel, ruhsal ve davranışsal

değişim elbette ebeveynlerde kaygıya yol açıyor ve ar-

dından aile içi stresi artırıyor. Yaşanan hızlı değişim aile

içi krizlere, gencin ebeveyniyle ilişkilerinde çatışmalara

yol açabilir. Bu durumda genellikle an-

ne-babaların çocukları üzerinde

otoriter, baskıcı veya koruyucu

tutumlar sergilemesi sıkça

görülen bir sonuç olarak

karşımıza çıkıyor. Kılıçars-

lan kontrollerini artıran,

çevreye güvenmeyerek

toplumdan çocukları adına

korkan ebeveyn davranışının

çocuk üzerinde baskının art-

masına sebep olacağını söylü-

yor ve arkadaş gruplarının etkisinin

altını çiziyor: “Ergen için bu dönemde arkadaşlarının

önemi büyüktür. Arkadaşlar, tutum ve davranışları

ile birbirlerini etkilerler. Genç, arkadaş grupları içinde

onay görür, takdir görür. Arkadaşlar arasında gruplar

oluşturulur. Bu grupların kendilerine özgü kuralları var-

dır. Ergen onu en iyi anlayan kişilerin artık arkadaşları

olduğunu düşünür. Kınanma, eleştirilme, beğenilmeme

kaygılarından dolayı gruptan çıkmaktan çekinebilir.

Sokakta yaşamayı alışkanlık haline getirir. Sokak onun

bir parçası olur. Çünkü sokakta bir kimlik, güç kazanır.

Ardından sokak yaşamında arkadaş, merak, ilgi ve çıkar

grupları çocuğu madde kullanmaya yöneltir. Madde

kullanmayı çocuğun modelleme ile ilişkisine bağlayabi-

liriz. Çocuk ya arkadaşlarından ya da anne babasından

birini model alır. Çevresinde ve ailesinde böyle modeller

varsa, maddeye yönelme riski çok daha yüksektir.”

ÇOCUĞUN DEĞİŞİMLERİ

Madde ve uyuşturucu kullanan gencin tutum, davranış

ve psikolojisinde belirgin değişikler gözlemlenir. Fatih

Kılıçarslan, içine kapanma ya da aşırı hareketlilik ve

öfke patlamaları olabileceğini söylüyor. “Yalan söyle-

me, yaşamdan zevk almama, kendini mutsuz hissetme,

aile ve toplumdan uzaklaşarak içe kapanma vs. uyum

ve davranış sorunları baş gösterebilir. Çocuğun ders

kalitesinde düşme, sınıfta kalma ya da okulda öğret-

menleri tarafından sürekli uyarı cezaları aldığı gözlenir”

diyen Kılıçarslan gencin bedeninde meydana gelen

belirgin değişikliklerin de altını çiziyor. Aşırı kilo kaybı,

kollarda iğne izleri, sürekli öksürmek, gözlerde kızarık-

lık, uyku düzeninde bozukluk bunların başında geliyor.

SAĞLIKLI EBEVEYN

YAKLAŞIMLARI

l

Çocuğu tanımak:

Çocukluk ve ergenlik çağı potan-

siyel ve güçlü bir enerjiyi temsil eder. Onun sağlıklı

bir şekilde enerjisini harcayacak alanlar oluştu-

rulmalı ve psikolojisine uygun iletişimyaklaşımları

geliştirilmelidir. Ebeveynlerin çocuğu tanımlamak,

sınırlamak, ne yapacağını belirlemek yerine onu

tanıma, anlama çabası içine girmesi, gençlik dönemi

ruhsal sorunun çözümüne kolaylık sağlar.

l

İyi bir gözlemci olmak:

Bir gencin sorunlarının ne

olduğunu anlamada sağlıklı teşhisler koymak için,

nasıl bir süreçten geçtiğini iyi gözlemleyebilmek

gerekir. Ebeveynler çocuklarını doğumdan itiba-

ren kişilik, duygusal ve sosyal gelişim özellikleriy-

le izlemeli; ilgi, merak ve yetenekleri konusunda

fikir sahibi olmalıdır.

l

İletişimbecerisi:

Ebeveynler çocuklarıyla açık, duy-

gularını anlamaya dönük ve güvenli bir iletişimkur-

malı, bir yandan da çocuklarının dinleme ve anlama

becerisini geliştirmelidir. Eleştirmek, yargılamak,

suçlamak ve akıl vermekten kaçınılması gerekir.

l

Rol model olma:

Rehber ana-baba modeli olarak,

söyleyerek değil göstererek örnek ve olumlu

davranışlar sergilemek en önemli konulardan

biridir. Anne-baba bu anlamda model olarak ço-

cuklarını eğitmeli, onun sınırlarını, yaşamın kural

ve değerlerini oluşturmasına yardımcı olmalıdır.

l

Hayır demeyi öğretmek:

Ebeveynlerin zararlı

alışkanlıklara özendiren arkadaş çevresine karşı

çocuğa ‘hayır’ diyebilmeyi öğretebilmesi, kendi

özgüveni oluşturmasına destek olarak, sağlıklı

sınırlar geliştirmesine yardımcı olması gerekir.

Böylece genç, kendisini zararlı alışkanlıklara sevk

eden arkadaşlarını durdurabilecek, arasına mesafe

koyarak madde bağımlılığından korunabilecektir.

Madde

ve uyuşturucu

kullanan gencin

tutum, davranış

ve psikolojisinde

belirgin değişiklikler

gözlemlenir.

yesilay.org.tr

19

YEŞiLAY

NİSAN 2015