DOSYA
EBEVEYNLER ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ÖNEMİ
Anne-baba tutumu; anne, baba ve çocuk arasındaki
etkileşimin türüne denir. Çocuğa karşı takınılan tutumları
etkileyen birçok faktör vardır. Bunlar;
●
Anne babanın beklentileri,
●
Toplumun değer yargıları,
●
Anne ve baba olmaya hazır olma,
●
Anne ve babanın kendi çocukluk deneyimleri,
●
Anne ve baba arasındaki ilişki,
●
Çocukların sayısı.
Birey, çocukluk döneminden itibaren çevresinde yaşayan
insanların davranış ve tutumlarını taklit eder. Bu taklit
önce anne ve baba imajı ile başlar. Kişilik de zaten
doğrudan doğruya anne- babanın çocuğu ile karşılıklı
kurduğu ilişkiden doğmaktadır. Aynı zamanda kişilik,
çocukla, onun içinde yaşadığı toplumla sıkı ilişkilerinden,
çok kuvvetli duygusallıklardan oluşmakta, çocuk ile çevre
arasındaki ilişkinin, diyalogun ve etkileşiminin sonucu
olarak değerlendirilmektedir. Bir çocuğa ana babası nasıl
davranırsa, çocuk da diğer kişilere karşı öyle davranır.
Çocuğun karakterinin ve kişiliğinin oluşumsürecinde
anne-babanın sevgisi ve disiplini oldukça önemlidir.
Çocuğun karakteri, çoğu kez anne babasının verdiği
davranış özelliklerini yansıtır. Karakterin oluşum
aşamasında izlenilmesi gereken en önemli yol, çocuğa
ahlaki davranışların nedenlerini açıklamak, çocuğun
kendi kararlarını vermesini ve onları akıllıca nasıl
eleştirebileceklerini öğretmektir. Sağlamduygusal
temeller üzerine kurulan kişiliklerdeki çocuklar, hayatın
beraberinde getirdiği sorunlarla baş etmeye hazırlanmış
demektir. Kişilik zamanla olgunlaşır. Çocuğun fiziki,
zihinsel ve duygusal yapısı zamanla gelişir. Önceleri duygu
ve heyecanlarını denetleyemeyen çocuk büyüdükçe
duygu ve heyecanlarını nasıl denetleyeceğini öğrenir.
Ailenin sosyo-ekonomik düzeyi, kültürel durumu, arkadaş
ve okul çevresi de çocuğun kişiliğinin oluşumunda önemli
rol oynar. Kendine ve çevresine güvenen çocuklar,
yaşambaşarısı yüksek olmaya aday çocuklardır. Çocuk
büyüdükçe, anne babasından ayrı bir varlık olduğunu
hisseder. Bir başkasına benzemeye çalışabilir, rol
modelleri vardır. Çocuk, bütün enerjisini örnek-model
objelere yöneltirse, kişiliği olumlu yönde etkilenir ve
gelişir. Çocuk, kişiliği güçlü, ilkeli ve örnek bir insan
modelini benimser ve özdeşleşerek bir bağ kurabilirse
kendine olan güvenleri de artar, kişilikleri gelişir.
BAĞIMLILIĞA NEDEN OLAN YAKLAŞIMLAR
Aile ortamında istismaramaruz kalarak, ihmal ve
şiddet içerisinde yetiştirilen çocuk, psikososyal gelişim
evrelerinde duygusal, sosyal, kişilik gelişimi açısından
uyumve davranış sorunları gösterir, madde bağımlılığına
yönelir. Ebeveynler, çocuklarının farklılık çabalarını,
kimlik arayışlarını korkuyla, endişeyle karşılayabilir ve
kendi olumsuz duygularını çocuklarına baskı olarak
yansıtabilirler. Ebeveynler bu şekilde çocuğuna sürekli
müdahale ederek çocuğun kendini gerçekleştirme ve
tanıma çabasını da zorlaştırmaktadırlar. Müdahaleci
tutumlarıyla da çocukta ek bir stres faktörü
olmaktadırlar. Aile ortamında istismaramaruz kalarak,
ihmal ve şiddet içerisinde yetiştirilen çocuk, psiko-sosyal
gelişimevrelerinde duygusal, sosyal, kişilik gelişimi
açısından uyumve davranış sorunları gösterir. Madde
bağımlılığına yönelir. Çocuğun bir sorunu karşısında,
her şeyin iyi gideceğini söylemek, akıl vermek,
dinlememek, eleştirmek, suçlamak ciddi bir iletişim
problemi oluşturuyor. Bu yaklaşımlar çocuğumuza hiç
yardımcı olmadığı gibi onun sorununu çözmede bir engel
oluşturuyor, sorunu ortaya koymasını ya da açıklamasını
engelliyor. Kendini olumlu tutumlarla ifade edemeyen
çocukmadde kullanarak ailesinin ilgisini çekmeyi iletişim
yöntemi olarak benimsiyor.
yesilay.org.tr
18
YEŞiLAY
•
AĞUSTOS 2015