DOSYA
Saldırganlık öğrenilen bir davranış. Aile içinde,
küçük yaşlarda öğrenilen şiddet, çevresel koşullarla
destekleniyor. Eleştirilen, kabul görmeyen, şiddetin
ilişki modeli olarak benimsendiği bir ailede büyüyen
çocuk, saldırgan tutumlar sergiliyor ve isteklerini şiddet
kullanarak ifade ediyor. Ailenin disiplin becerilerinin zayıf,
tutarsız ve sert olması, sözel ve psikolojik tacizin ve
istismarın varlığı, ebeveynlerin fiziksel ve ruhsal sağlığının
yerinde olmaması, depresyon gibi nedenler şiddete
yönelmeyi besliyor. Şiddet, aile içinde yaşanmıyorsa
bile; çocuk dış çevreyle tanıştığında çeşitli kaynak ve
uyaranlardan şiddeti öğrenip uygulayabiliyor ya da şiddete
maruz kalabiliyor. Yaşı küçük olan çocuklar, kendilerinde
soyut düşünce henüz gelişmediği için taklit yoluyla ve
model alarak öğreniyor.
ANNE BABALAR NE YAPMALI?
●
Çocukları için uygun rol modeli olmalı.
●
Çocuklara kabul edilebilir ve kabul edilemez davranışlarla
ilgili net ve tutarlı tutumsergilemeli.
●
Aile içi demokrasi olmalı, çocukları ile güven ilişkisi
oluşturarak onların sosyal hayatlarını ve arkadaşlık
ilişkilerini takip etmeli.
●
Çocukları sınırlama cesareti göstermeli; şiddet içerikli
filmlerden, dizilerden ve bilgisayar oyunlarından onları uzak
tutmalı.
ERKEN UYARI İŞARETLERİ
Önemli olan şiddet ve suç oluştuktan sonramüdahale etmek
değil, erken uyarı işaretlerine bakarak şiddeti oluşmadan
önlemektir. Erken uyarı işaretleri şöyledir:
●
Çocuğun evde ve okulda sosyal olarak aşırı içine kapanık
olması
●
Yoğun bir yalıtım içinde olması
●
Şiddetemaruz kalması
●
Başkaları tarafından çabucak kızdırılabilir olması
●
Aşırı alıngan olması
●
Kendine rahat verilmediği duygusunu sık yaşaması
●
Öfke kontrolünü becerememek ve sık sık öfke patlamaları
yaşaması
●
İletişimkurma becerisinin çok zayıf olması
●
Çok çabuk hayal kırıklığına uğraması ve bunu tolere
edememesi.
ÇOCUKLARIN SALDIRGANLIĞA
EĞİLİMNEDENLERİ
Çocuklarınözellikle iki yaşcivarındakavgayaeğilimli oldukları
gözlenmektedir. Budönemdeçocuklarınnedenkavgayaeğilimli
oldukları konusundaçeşitli açıklamalar vardır:
1.
Bağımsızlık ve kimlik dürtüsü: Çocuğun içinde bulunduğu
etkileşimarttıkça çocuk da kendini daha büyük ve önemli
hissetmek için girişimlerde bulunur.
2.
Hayal kırıklığı: Çocuk kendi çevresini istediği gibi kontrol
edemediğinde üzülür ve bildiği tek şekilde karşılık verir.
İstediği oyuncağı bırakması için arkadaşını ısırır, oyuncağını
almaya çalışan oyun arkadaşına vurur, yöneldiği alanı
engelleyen kardeşini iter.
3.
Bencillik ve empati eksikliği: Çocuk kendini hâlâ evrenin
merkezi olarak görür ve başkalarına ilgi göstermede bir
yeteneksizlik sergiler. Yaşıtlarını duyguları olan eşdeğerleri
olarak değil de nesneler olarak algılar.
yesilay.org.tr
22
YEŞiLAY
•
AĞUSTOS 2015