AKRAN BASKISI
Akran baskısı kişinin, yaşıtları tarafından kendilerine
benzer şekilde davranması için zorlanmasıdır. Bu kavram,
kişinin arkadaşları tarafından kabul edilme, onaylanma
gereksiniminden ortaya çıkar. Kişi, grup tarafından
dışlanmamak, onay almak, grubun bir parçası olmak ya da
alay edilmemek için akran baskısına boyun eğer.
Ergenlikte arkadaşlığın önemli bir yeri vardır.
Ergenin olumlu arkadaş ilişkileri geliştiremeyişi veya
arkadaşlarıyla kurduğu çatışmalı ilişkiler daha sonra
yaşayacağı problemlerin belirtileri olabilmektedir.
Olumsuz akran grupları da ergenin davranışlarının yönünü
belirleyen unsurlardan birisidir.
Akran baskısı ile ilgili yapılan çalışmalarda:
●
Erkeklerin kızlara göre akran baskısını daha yoğun
yaşadıkları
●
Otoriter anne- baba tutumunamaruz kalan ergenlerin
akran baskısına daha duyarlı oldukları
●
Öğrencilerin, akran baskısı arttıkça okul başarılarının
düştüğü
●
Ergenlerin arkadaşları tarafından alay edilme korkusu
ve bundan dolayı yaşanacak utanç duygusundan
hareketle baskıyamaruz kaldıkları
●
Akran baskısı altındaki çocukların yüksek seviyede
depresyon ve de ailevi karmaşalar yaşadıkları ve
akranları tarafından sevilmediği ve endişeli hissetme
eğiliminde oldukları
●
Akran baskısı kontrol altına alındığında benlik
saygısında artış olduğu
●
Erken ergenlik dönemindeki akran baskısının uzun
dönemsonuçları incelendiğinde arkadaşlara uymanın
gencin gelecekteki davranışları için olumsuz etkileri
olabileceği
●
Heyecan arama faktörlerinin, ergenlerin risk alma
davranışları üzerinde yüksek düzeyde etkili olduğu
●
Alkol ya damadde kullananların, erkeklerin, büyük
yaş grubundakilerin ve üst sosyo-ekonomik okul
düzeyindekilerin daha çok akran baskısı yaşadıkları,
ergenlerin akran baskısı algı düzeyleri arttıkça, kontrol
odaklarının daha dış odaklı olduğu bulunmuştur.
Yeni bir ortama girdiğinde çocuğu hemen kaynaşması
için acele ettirmek onun kaygısını daha da artıracaktır.
Bunun yerine çevresini gözlemlemesine izin vermeli,
hâlâ çekiniyorsa harekete geçmesi için çocuk
yüreklendirilmelidir.
Çocukların sosyal beceri kazanması için ailece bol bol
sosyal ortamlara girilmesi, saygı ve nezaket kurallarının
öğretilmesi, çocuğun arkadaşlarının eve davet edilmesi,
yaratıcılıklarını kullanarak oynadıkları oyunlara izin
verilmesi, ev dışında arkadaşlarıyla buluşacağı programlar
oluşturulması çocuk için çok faydalı olacaktır. Ayrıca
spora yönlendirmek; resim, müzik, tiyatro gibi ilgi
duyduğu alanlarda kendini geliştirmesini sağlayacak
kurslara göndermek de yarar sağlayacaktır.
Arkadaş ortamında saldırgan tavırlar sergileyen,
oyuncaklarını paylaşmayan, kendinden daha küçük ya da
daha büyük çocuklarla oynamayı tercih eden çocukların
ebeveynlerinin eğitimle ilgili hatalar yaptıkları sıklıkla
tespit edilmektedir. Küçük yaşlardan itibaren çocuğa
paylaşmanın öneminin anlatılması ve karşı tarafa zarar
verici davranışların ortadan kaldırılmasına yönelik
eğitimverilmesi önemlidir.
Çekingen çocuklar genellikle kendine güvende
sorun yaşarlar. Arkadaşlarının kendisi hakkında ne
düşüneceği, komik duruma düşeceği ya da beceriksiz
görüneceğine dair endişe duyarlar. Bu nedenle
bu çocukların yetenekli olduğu alanların ortaya
çıkarılması, olumlu davranışlarına dikkat çekilmesi
kendilerini göstermeleri için daha cesur davranmalarını
sağlayacaktır. Bu durumda okulda öğretmenleriyle
görüşülmeli, çocuğun yaşadığı zorluklar
hakkında bilgi edinilmelidir.
yesilay.org.tr
27
YEŞiLAY
•
AĞUSTOS 2015