

güvendiği insanlarla yaşadığı
sıkıntıyı ya da tehdidi konuşabilmesi
açısından da önemli.
Bunlarla birlikte medya araçlarının
kullanım saatinin sınırlarının ve
kurallarının olması gerekiyor. Ayrıca
kullanılan teknolojiye uygun olarak
çeşitli güvenlik yazılımı ve filtrelerin
tercih edilmesi önemsenmesi
gereken bir konu. Asgari olarak
bunların tutarlı bir şekilde
yapılmasının çocuklarımızınmedya
ve teknolojinin olumsuz etkilerden
korunması ve gelişimlerinin olumlu
yönde pekiştirilmesi için faydalı
olacağını düşünüyorum.
Çocuklara internet dahil olmak
üzere tümkitle iletişimaraçlarıyla
hangi yaşta nasıl bir mesafe
konması gerekir?
Tabii ki çocuklarımız interneti
ve çeşitli kitle iletişim araçlarını
kullanacaklar. Bu, gelişen
teknolojileri öğrenmeleri ve
gelecekte bunlara adapte olmaları
açısından da bir gereklilik. Ancak
bu karşılaşmanın okula başlayana
kadar geçen yaş aralığında en az
seviyede ve ailesinin kontrolünde
olması gerekiyor. Okul öncesi
dönemde, çocuklarımızın sağlıklı
gelişimi için aileleriyle, yakınlarıyla
ve diğer çocuklarla vakit geçirmesi,
oyunlar oynaması ve sosyalleşmesi
çok önemli. Ailelerin bu konuda
çok hassas olması ve teknoloji
ürünlerinin çocuklarının oyun
arkadaşı olamayacağının farkında
olmaları gerekiyor.
İlkokula başladıktan sonra internetin
ve kitle iletişim teknolojilerinin
kullanım saatleri mutlaka artacaktır,
ancak bu saatlerin de uzmanların
tavsiyelerine uygun olarak, belirli
kurallar çerçevesinde düzenlenmesi
lazım. Ailelerin bu konuda tutarlı
ve çocuklarıyla açık bir iletişim
izlemeleri faydalı olacaktır. Çocuğun
ailesine karşı iletişiminin açık
olması, internet ya da kitle iletişim
araçları vasıtasıyla yaşayabileceği
bir olumsuz durumda ve tehditte
yine ailesinden ve yakınlarından
yardım istemesinin de kapısını açık
bırakacaktır.
olmaktan ziyade sürecin
içerisinde olan tüm tarafların
aynı hassasiyetle konuya
yaklaşmalarıyla ilgili.
Çocukları reklamların
olumsuz etkilerinden
nasıl koruyacağız; politika
yapıcılara düşenler nedir?
Geliştirilebilecek yönler
olmakla birlikte ülkemizin bu
konuda çok geride olduğunu
düşünmüyorum. RTÜK,
ReklamÖzdenetimKurulu
gibi uzun yıllardır görev yapan
birçok kuruluşumuz bu konuda
ciddi denetimler gerçekleştiriyor.
Burada ilk yapılması gereken
ise çocuklarımızın gelişimi
ve teknolojiler ile ilişkisi
konusunda güncel gelişmeleri
yakından takip etmek. Çünkü
gerek teknolojiler, gerekse
kitle iletişim araçları sürekli
çeşitleniyor, gelişiyor ve
çoğalıyor. Buna bağlı olarak da
içerikler de önlenemez biçimde
artış gösteriyor. Bu hızlı ve
sürekli gelişen ortam içerisinde
politika yapıcılara düşen en
Çocuklara uygun yayın ve reklam
tarzı nasıl mümkün olabilir?
Sorunun cevabı, çocuklara
yönelik yayın ve reklam içeriği
üreten, yayınlayan ve denetleyen
tüm tarafların yaklaşımlarıyla
doğrudan ilgili aslında. Öncelikle
yayın ve reklam içeriği üreten
kişilerin hassasiyetinin üst düzeyde
olması çok önemli. Medya ve
reklam sektörüne insan kaynağı
yetiştiren bir kurumun yöneticisi
olarak, iletişimhukuku ve iletişim
etiği alanında çeşitli dersler ve
etkinliklerle, öğrencilerimizin bu
konuda bilinçli olarak yetiştiklerini
söyleyebilirim. Ancak insanın
olduğu yerde hata olmaması
mümkün değil. Bu gibi durumlarda
da eşik bekçileri olarak çeşitli
yayın organlarındaki yöneticilerin
dikkatlerinin en üst seviyede
olması gerekiyor. Buna rağmen
çocuklarımıza uygun olmayan bir
yayın ve reklam ortaya çıkmadıysa
denetim kurumlarımızın gerekli
tedbirleri alması çok önemli.
Özetle, çocuklara uygun yayın ve
reklamların üretilmesi, bir kişi,
kurum ya da bir formüle bağlı
"Özetle,çocuklara
uygunyayın
vereklamların
üretilmesi,bir
kişi,kurumyada
birformülebağlı
olmaktanziyade
süreciniçerisinde
olantümtarafların
aynıhassasiyetle
konuya
yaklaşmalarıyla
ilgili."
İnsanlarla iletişim kurmayı kolaylaştırıcı
ve onları ikna etmeyi sağlayan birer vasıta
olmaları sebebiyle kitle iletişim araçları
önemli bir güç. Özellikle ‘Dumansız Hava
Sahası’ kampanyasının ne kadar başarılı olduğunu hepimiz
yakından izledik ve gördük.
AĞUSTOS 2018 25