Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  46 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 46 / 84 Next Page
Page Background

arşıdan aldım bir

tane, eve geldim bin

tane...” Kuşkusuz ki

bu bilmece, narın

bereketini anlatan en güzel

ifadelerden biri... Eski çağlardan

bu yana bilinen ve tüketilen nar,

birçok farklı kültür ve coğrafyada

bereketin ve bolluğun sembolü

olarak kabul ediliyor. Bahar

aylarında açan parlak kırmızı

renkteki çiçekleriyle görsel bir

şölen sunan bu eşsiz meyve,

Anadolu’da binlerce yıldan

bu yana doğurganlıkla da

özdeşleştiriliyor. Eski Mısırlıların

dünyanın ilk meyvesi olduğuna

inandıkları nar, tarihte farklı

kültürler tarafından kutsal

olarak kabul ediliyordu. Osmanlı

İmparatorluğu döneminde de

ilaç olarak bilinen nar, ziyafet

sofralarının sonunda hazmı

kolaylaştırıcı olarak ikram edilirdi.

Narın insan sağlığı üzerindeki

etkileri hakkında bilgi veren

Uzman Diyetisyen Şebnem

Kandıralı Yıldırım, narın kanser

karşıtı bir besin olduğunu

belirtirken bağışıklık sistemini

güçlendirmekten kalbi korumaya,

kolesterolü önlemekten kemik

erimesiyle mücadeleye kadar birçok

faydası olduğunu vurguluyor.

Geçmişi neredeyse insanlık

tarihi kadar eski olan nar, eski

çağlardan bu yana şifalı olmasıyla

biliniyor. Bereketin ve bolluğun

simgesi olan bu eşsiz meyvenin

sağlığımıza olan faydaları

saymakla bitmiyor.

bir bardak nar suyunun yeşil

çay, yaban mersini, açai üzümü

ve turna yemişinden daha

fazla antioksidan içerdiğini de

sözlerine ekliyor. Narın aynı

zamanda anti aging (yaşlanma

karşıtı) ve anti inflamatuar

(iltihaplanma karşıtı) bir

meyve olduğuna da dikkat

çeken Yıldırım, hücresel

fonksiyonlarda gençleştirici

etkiye sahip olduğunu

vurguluyor.

DOĞAL BİR ANTİOKSİDAN

“Nar, mükemmel bir C ve K

vitamini, iyi bir lif, potasyum,

tiamin, folat, manganez ve

bakır kaynağıdır ve 122 adet

fitokimyasal içerir.” diyen Uz.

Dyt. Yıldırım, fitokimyasalların

bitkiler tarafından üretilen

bileşikler olduğunu ve

hücreleri korumak için birlikte

çalıştıklarını vurguluyor. Narın

fitokimyasal bakımından zengin

bir meyve olduğuna dikkat çeken

Yıldırım, narın antioksidan

özelliğine dikkat çekiyor ve

ekliyor: “Fitokimyasallar

bitkiler tarafından üretilen

bileşiklerdir, hücreleri

korumak için birlikte çalışırlar.

Flavonoidler ve polifenoller

kuvvetli antioksidanlardandır.

Antioksidanlar hücre hasarını

önlemek için serbest radikalleri

nötralize ederler. Narın bu

yönüyle, kanser karşıtı ve

bağışıklık destekleyici etkileri

mevcuttur.” Yıldırım ayrıca,

ŞİFAKAYNAĞI…

BEREKETİN SEMBOLÜ,

Belit ŞENOL

Nar geleneksel olarak, Orta Doğu ve Hindistan'da

diyabet için çare olarak kullanılmış. Narın, insülin

direncini azaltmada ve kan şekerini düşürmede

yardımcı olduğu düşünülüyor.

Uzman

Diyetisyen

Şebnem

Kandıralı

Yıldırım

Osmanlı İmparatorluğu

döneminde de ilaç olarak

bilinen nar, ziyafet

sofralarının sonunda

hazmı kolaylaştırıcı

olarak ikram edilirdi.

yaşam

Yeşilay

46