41 / 84
EYLÜL 2017 41
gerekse evdeki sorumlulukların
üzerlerinde oluşturduğu baskıyla
beyin yorgunluğuyla daha fazla
karşı karşıya kaldığını sözlerine
ekliyor. Son yıllarda özellikle
büyük şehirlerde yaşayanlarda
sıkça karşılaşılan bir sorun
olan beyin yorgunluğundan
en çok muzdarip olanların
başında çalışan kadınlar
geliyor. İş hayatının getirdiği
yükümlülüklerle birlikte ev
ve çocukların sorumluluğu
kadınlarda keyifsizlik, halsizlik,
isteksizlik, iç sıkıntısı, kas eklem
ağrıları, bitkinlik ve halsizlik
gibi sonuçlar ortaya çıkarıyor.
Unutulmaması gereken işler,
ev ve çocukların ihtiyaçlarının
planlanması, işteki görev ve
sorumlulukların eksiksiz yerine
getirilmesi, her şeye yetişme telaşı
özellikle mükemmeliyetçilikle
birleştiğinde beyin yorgunluğu
belirtileri daha belirgin bir
şekilde ortaya çıkıyor. Beyin
yorgunluğunun fiziksel etkileri
olabileceğini de belirten Uzman
Dr. Yücel Dolu, baş ve göğüs
ağrıları, kramplar, el-ayak
uyuşması, kas ve eklem ağrıları,
baş dönmesi, kulak çınlaması
gibi sonuçların görülebileceğini
vurguluyor.
BEYİN YORGUNLUĞUNU
ÖNLEMEK İÇİN NE
YAPMALI?
Beyin yorgunluğu sorunuyla
karşı karşıya kalan kişilerin
kendisindeki değişiklikleri
unutkanlık, tahammülsüzlük,
olaylar karşısında ani tepkiler
verme, konsantrasyon ve dikkat
eksikliği, dalgınlık, çabuk
sinirlenme olarak tanımladığını
belirten Uzm. Dr. Dolu, “Beyin
yorgunluğunun önlenmesi
ve giderilmesi için öncelikle
strese neden olan faktörlerin
azaltılması gerekiyor. Kişi,
kendisinde strese neden olan
kronik faktörleri keşfederek
bunlardan uzaklaşmalı ve
dinlenmek için kendisine zaman
Hobileredinmek
vebunları
mümkünse
diğerinsanlarla
birliktesosyal
birortamda
gerçekleştirmek
beyin
yorgunluğunu
gidermedeetkili
roloynuyor.
ayırmalı.” diyor. “Zaman
zaman şehir dışına çıkıp kısa
da olsa seyahatler yapmak,
rutin yaşamın dışına çıkıp
örneğin arada bir iş çıkışında
tiyatro veya sinema gibi çeşitli
etkinliklere gitmek, yorgun
hissettiğimizde ‘hayır’ demeyi
bilmek yorgunluğu önlemede
yardımcı olur.” diyen Dolu,
bunların yanı sıra uzun
süre
aralıksız çalışmak yerine
arada bir nefes almak için açık
havaya çıkıp dinlenmek, cep
telefonu - tablet gibi teknolojik
aletleri yoğun kullanmaktan
kaçınmak, çalışma ortamını
sık sık havalandırıp şartları
iyileştirmenin de beyin
yorgunluğunu tedavi etmede
rol oynadığını belirtiyor.
Dolu ayrıca, iş dışında
kalan zamanlarda spor veya
müzik gibi aktiviteler için
zaman ayırmak ve B12 ve
demir takviyesi almanın da
yorgunlukla ilgili şikayetleri
önlediğini sözlerine ekliyor.
DURUN VE DİNLENİN!
Beyin yorgunluğunu önlemede
en önemli faktörlerden birinin,
iş dışında kalan zamanlarda
beyni dinlendirecek uğraşlarda
bulunmak olduğunu söyleyen
Uz. Dr. Yücel Dolu, “İlgi
duyulan alanlarda faaliyetlerde
bulunmak ve üretmek, genel
anlamda psikoloji üzerinde de
olumlu etki yapıyor. Hobiler
edinmek ve bunları mümkünse
diğer insanlarla birlikte sosyal
bir ortamda gerçekleştirmek
beyin yorgunluğunu gidermede
etkili rol oynuyor. Toprakla
uğraşmak, bir enstrüman
çalmak, resim - ahşap boyama
- ebru vb. el sanatlarıyla
uğraşmak, stresten arınmaya
ve dolayısıyla da durup
dinlenmeye yardımcı oluyor.”
diyor.
ALKOL KULLANIMI
YORGUNLUĞU
TETİKLİYOR
Alkol kullanımının çeşitli
nörolojik komplikasyonlara
yol açtığının altını çizen
Nöroloji Uzmanı Dr. Yücel
Dolu, alkol kullanımının
beyin fonksiyonlarını
baskıladığından yorgunluğunu
tetikleyen unsurlar arasında
yer aldığını vurguluyor.
Unutkanlık, zihin bulanıklığı
gibi çeşitli bellek sorunlarına
neden olan alkol, çeşitli hafıza
ve bunama bozukluklarına
yol açıyor. Uyuşturucu madde
kullanımının da tıpkı alkol gibi
algı fonksiyonlarını olumsuz
etkilediğini belirten Uzman
Dr. Dolu, bu alışkanlıkların
beyin fonksiyonlarını geri
dönüşümü olmayacak şekilde
bozabileceğini sözlerine
ekliyor.