

Günümüzde bile büyük ilgi
gören “Hababam Sınıfı”
serisi, “Süt Kardeşler” ve
“Şabanoğlu Şaban”, “Tatlı
Dillim”, “Yalancı Yarim”,
“Oh Olsun” Eğilmez’in
başyapıtları arasındadır.
ARZUFİLMGURURLA
SUNAR…
1964 yılında yıldız sanatçıların
hakkında “ekol” diye bahsettiği
Arzu Film’i kurmasıyla çekimlere
başlayan Eğilmez, birçok türde
film çeker. Farklı türlerde film
çekse de kendini daha iyi ifade
edebildiği komedi türünde yaptığı
filmler çok ilgi görür. Böylece,
gülmekten gözlerimizden yaşlar
akan Rıfat Ilgaz’ın romanından
uyarlanan Hababam Sınıfı serisini,
rehabilitasyon hastanelerinde
hastalara terapi amaçlı gösterilen
Süt Kardeşler ve Şabanoğlu Şaban
filmlerini çeker, Tatlı Dillim,
Yalancı Yarim, Oh Olsun ve
diğer filmleriyle devleşir. Sadece
yönetmenliğini yaptığı filmler değil,
yapımcılığını üstlendiği Şekerpare,
senaryosunu yazdığı Salako, hem
yönetip hem senaryosunu yazdığı
Mavi Boncuk, birçok oyuncunun
oyunculuk kariyerinde zirveye
çıkmasını sağlar. 1960-1980
yılları arasında çekilmiş ve her
izlendiğinde ilki kadar keyif veren
bu filmlerin sırrı ErtemEğilmez’in
usta yönetmenliğinden, Türk
insanlarını iyi gözlemlemesinden ve
oyuncu kadrosundaki titizliğinden
gelmektedir.
Arzu Film’in dönemin en önemli
yapım şirketlerinden olması,
yıldız oyuncular için bir dönüm
noktası sayılmasının en önemli
nedeni şüphesiz ErtemEğilmez’in
iyi bir gözlemci olmasındandır.
Filmlerinde özellikle aile temasına
yoğunlaşır. O kurguyu o kadar
gerçekçi kurar, izleyiciye o kadar
hisli yansıtır ki, karşıdaki kendini
ailenin bir parçası hisseder. 1960-
1970 yıllarındaki Türk filmlerinde
gerçeklikten uzak, neredeyse
absürt denecek olay örgüleriyle
kıyaslandığında bu başarısının sırrı
hiç de tesadüfi değildir.
SANATÇILAR ERTEM
EĞİLMEZ’İ ANLATIYOR
Münir Özkul, Halit Akçatepe,
Kemal Sunal, Tarık Akan, Zeki
Alasya, Metin Akpınar, Adile Naşit
ve nice ustalar…Onların birer
yıldız olmasına kapı açan Ertem
Eğilmez Arzu Film’i basit bir
yapım şirketinden çok bir okul, bir
dostlar kulübü, bir beyin fırtınası
atölyesi olarak hayata geçirdi. Ünlü
oyuncular her sabah okula gider
gibi oraya gider, provalar yapar,
senaryolar çalışır, günlerce tartışır,
fikir alışverişi yapar ve dostluk
sohbetleri ederler. Usta oyuncuların
her biri Arzu Film’i hayatlarının
dönümnoktası olarak anar. Onlar
için burası bir ekoldür ve orada
film çekip dönülmez, oyunculuk
öğrenilir. Türk filmlerinin
ayrılmayan oyuncu kadrosu Ertem
Eğilmez’in onlarda bıraktığı izleri
böyle aktarmışlardı:
Metin Akpınar:
“Gümüşsuyu’nda bir evi vardı.
Stüdyosu, dershanesi, sığındığı yeri,
her şeyi oydu. Herkes gibi ben de dükkân
açar gibi kalkıp onun evini açardım, orada
beyin fırtınası yapılırdı. Hem çalışkan hem
de çalıştıran birisiydi. Hep birlikte
senaryoyu tartışırdık.”
Halit Akçatepe:
“Hababam Sınıfı’nı çekerken 26
öğrenci var, bu öğrencilerin 3’ü profesyonel,
kalan 23 kişiyi gazeteye ilan vererek buldu. Bize
yaptığını onlara da yaptı. Film başlamadan 1 hafta
önce her gün filmin çekileceği okula götürdü, top
oynattı, birdirbir oynattı, voleybol oynattı, futbol oynattı
her şeyi oynattı. O çocuklar film başladığında çoktan
kaynaşmışlardı. O zaman birbirini seven 23 insan
ortaya çıktı. Durup dururken bu filmler niye güzel
olacak, bundan dolayı.”
Zeki Alasya:
“Film çektikten sonra
evlere döndüğümüz bir yer değildi.
Arzu Film ekolü vardı. Bana alaylı olup
olmadığımı sorarlardı, hayır ben alaylı değilim
okulluyum, Arzu Film okulundan geldim. Arzu
Film bir okuldu. Şirket sizi çağırır önünüze bir
senaryo koyar; beğenir ya da beğenmezsiniz.
Çok büyük bir aktör olmadığınız müddetçe
senaryoya müdahale etmeniz mümkün
değildir. Ama Arzu Film’de öyle değil kendi
senaryomuzu kendimiz yazıyorduk. Ne
büyük avantajdır. İşte bu yüzden
çıkan yapıtların hepsi birer
başyapıttır.”
Tarık Akan:
“Sabahın erken saatlerinde
Adile Abla, Metin Abi, Halit Abi hep
birlikte toplanırdık. Yemekler yer sohbet
ederdik. Ertem abi yemekteki dostluk
konuşmalarında hep bir hikâye
arardı. Bu hikâyeleri senaryoya
katardı.”
EYLÜL 2018 73
Her yaştan izleyiciye aynı samimiyeti ve saflığı hissettiren Haba-
bam Sınıfı dizisi, çoğunlukla Anadolu Yakası’nda bulunan Va-
lidebağ Korusu’ndaki Adile Sultan Kasrı’nda çekilmiştir. Şu an
Hababam Sınıfı Müzesi olarak ziyaretçilerini karşılayan kasırda,
Hafize Ana’nın, Kel Mahmut’un heykelini, enmeşhur sahnelerin
fotoğraflarını bulmak mümkün. Ayrıca henüz 8 Ağustos’ta An-
talya’nın Kepez ilçesinde açılan Hababam Sınıfı Müzesi’nde de
değerli oyuncuların silikon heykelleri ve fotoğrafları sergileniyor.