Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  28 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 28 / 84 Next Page
Page Background

dosya

yapısında da aynı şeyler var. İlkçağ

filozoflarının gördüğü, doğanın ve

insanın temeli olanmaddeler bugün

bilimin ışığı altında gittikçe açıldı.

Selçuklu ve Osmanlı’da akıl hastalarına

şefkatle yaklaşılıyordu.”

“TÜRKİYE’DEBEŞ AİLETİPİ VAR”

“Türkiye’de ‘bilgili, ilgili’, ‘ataerkil, erkek

egemen’, ‘çelişkili’, ‘ilgisiz’, ‘dışlayan’

olmak üzere beş aile tipi var. Toplumun

çoğunluğunu ‘ataerkil erkek egemen’

model oluşturuyor. Doğru olan

sağlıklı tek model ise bilgili, ilgili aile

yapısı. Bu tip ailede çocuk ve gencin

kimliğine, kişiliğine değer verilir.

Çocuğun yaş dilimi, zekâ düzeyi,

becerisi, yeti ve yeteneğine göre ilgi

gösterilir, iletişim kurulur ve çocuğun

duyguları, düşünceleri, sorunları

anlayışla dinlenerek çözüm aranır.

Belirli sınırlar içinde çocuğun özgür

ve özerk davranmasına, sorumluluk

yüklenmesine olanak tanınır. Başarılar

ödüllendirilir. Başarısız ve sorumsuz

davranışların da nedenleri anlatılarak

fiziksel olmayan cezalar verilir. En

olumsuz model ise ataerkil erkek

egemen, sert aile tipidir. Bu aileler

çocuğun ve gencin kimliğine, kişiliğine

değer vermez. Dayak dahil her türlü

ceza yöntemini kullanır. Gevşek

ailelerde, çocuktaki değerler sisteminin

gelişmesi engellenir veya sekteye uğrar.

Çocuğun ve gencin olabildiğince özgür

ve özerk davranış olanağına sahip

olmasına karşın sorumluluk alması

söz konusu olmaz. Tutarsız ailede

çocuk ve gençler değer çatışması yaşar.

Dışlayan veya ihmal eden ailelerde ise

çocuğun kimliğine, kişiliğine değer

verilmediği gibi çocuklar, anne ve

babaları tarafından kendi uzantıları

olarak kabul edilir. Genel olarak bilgili

ve ilgili aile tipi dışında, saydığımdiğer

aile modelleri içinde yetişen çocuk

ve gençlerin değerler sisteminde,

toplumsal yaşamında sorunlar ortaya

çıkar.”

“BAĞIMLILIKLARIN

ÖNLENMESİNDE İLKGÖREV

AİLENİN”

“Bağımlılık aslında bir gereksinim

hali. Örneğin alkolikler, alkol

almadıklarında huzursuz olup

esrar, şu kadar bonzai yakalandı’

diye açıklama yapılıyorsa, biliniz

ki o ülkedeki trafik bunun on

katıdır. Zehir tacirleri, bazen inanç

yoluyla, bazenmüzik, bazen sosyal

medyadan zehrin alt zeminin

hazırlıyorlar. Madde kullanımının

önlenmesinde ilk görev aileye

düşüyor. Uyuşturucu kullanan

gençler ekonomik olarak en üst

veya en alt sınıfta yer alan kesimden

oluşuyor. Altta olan kesimin

kullanıcı olmak yanında, bir de satıcı

rolü var. Öyle bir hale geldik ki,

eğlence anlayışımızınmerkezinde

alkol var. Nikotin, yani sigara, eroin,

kokain, esrar, alkol ve kafeinin içinde

bulunduğu altı bağımlılık yapıcı

madde arasında sigara, bağımlılık

oluşturma potansiyeli (başlayınca

bırakamama) açısından birinci,

yoksunluk şiddeti açısından (eroin

ve alkolün ardından) üçüncü sırada

geliyor. Sabah kalktıktan sonra yarım

saat içinde sigara içmek ve günde

bir paketin üzerinde sigara içmek

‘ağır’ bağımlılık belirtisidir. Sigaraya

başlamanın en önemli nedeni merak

ve özenti. Depresif, evhamlı, kendine

güvensiz ve sorunlardan kaçan

kişiler bağımlılığa daha eğilimlidir.”

yoksunluk yaşıyor. Bağımlı,

yoksunluğu sona erdirmek için

yeniden alkole sarılıyor. Kısır bir

döngü haline gelen süreç başlamış

oluyor. Bağımlı ile madde arasında

vazgeçilmez bağ kurulmuş oluyor.

Bağımlılık pek çok faktörün bir

araya gelmesiyle oluşuyor. Genetik

faktörler önemli. Huzursuz

ve kaotik bir aile ortamında

yaşayan, ebeveynlerinden sevgi,

ilgi görmeyen gençlerde kişilik

problemleri ortaya çıkıyor. Bazı

kişiler bu eksiklikleri alkol ve

uyuşturucu ile telafi etmeye

çalışıyor. Tüm bunlara genetik

yatkınlık eklenince vahim bir tablo

ortaya çıkıyor. Arkadaş etkisi ve

eğlence kültürünün yarattığı etki de

unutulmamalı. Gençler, dünyadaki

tüm alt kültürlerden etkileniyor.

Alt kültürden aktarılan iletiler

sayesinde maddeyi daha rahat

bulabiliyorlar. Elektronik müziğin

sentetik madde kullanımını

tetiklediğine dair araştırmalar

yayınlandı. Madde bağımlılığı ile

mücadelede birinci strateji, koruma

içerikli olmalı. Uyuşturucu trafiğini

yönlendiren kişiler fazlasıyla güce

sahipler. Bir ülkede, ‘Yılda şu kadar

Huzursuz ve kaotik bir aile ortamında

yaşayan, ebeveynlerinden sevgi, ilgi görmeyen

gençlerde kişilik problemleri ortaya çıkıyor.

Bazı kişiler bu eksiklikleri alkol ve uyuşturucu

ile telafi etmeye çalışıyor. Tüm bunlara genetik yatkınlık

eklenince vahim bir tablo ortaya çıkıyor. Arkadaş etkisi ve

eğlence kültürünün yarattığı etki de unutulmamalı.

"Gençler, dünyadaki

tüm alt kültürlerden

etkileniyor. Alt

kültürden aktarılan

iletiler sayesinde

maddeyi daha rahat

bulabiliyorlar."

Yeşilay

28

AKRAN BASKISINA AİLE KALKANI