

kültür
Yeşilay
58
Oynadığınız karaktere nasıl
hazırlanıyorsunuz?
Bir alt metin oluyor zaten. Onları
analiz edip, kendi tecrübe ve
oyunlarınla birleştirince bir
karakter doğuveriyor.
Kendi kendinize kaldığınız bir
gününüz nasıl geçer?
Moduma göre değişir. Boş bir
günümse mutlaka en az 1 saatim
sporda geçiyor. Bu bazen 2 saati
de geçebiliyor. Ev modumdaysam
kitap okuyorum. Şu an Azra
Kohen'in Aeden'ini okuyorum.
Bayıldım. Kurumsalhane'm var
onunla ilgili mutlaka yapmam
gereken işler oluyor, onları
hallediyorum. Bazen hava
iyiyse ormana gidiyorum. Esnaf
arkadaşlarımın dükkanlarına gidip
sohbet etmeyi de severim.
Herkesin bu hayatta bir “iyi ki”si
vardır! Sizin iyi ki’leriniz neler?
İyi ki hatalar yapmışım. İyi ki o
hatalarımdan dersler almışım. İyi ki
başıma gelen talihsiz olayları doğru
okuyacak farkındalığa sahip olarak
doğmuşum. İyi ki Ahmet Gülhan'a
denk gelmişim. Ve son günlerimde
de iyi ki aşık olmuşumdiyorum.
Son çalışmanız “Bahtiyar Ölmez”
dizisinden ve rolünüzden
bahseder misiniz?
Bahtiyar Ölmez tarz olarak biraz
Kertenkele tadında bir dizi.
Dramatik kurgu ve çatışmaları
başarılı bir proje. Seyirci izlemeye
başladı. Her hafta yükselen
bir grafik gösteriyor. Şinasi'yi
oynuyorum. Deli gibi aşık. Mahalle
kültüründe büyümüş. Mezarcılık
yapıyor. Dobra ve saf bir adam. Ben
izleyince sevdim Şinasi'yi.
İyi bir oyuncu olmanın püf
noktaları var mı?
İyi bir insan ve iyi bir gözlemci
olmak gerekiyor. Hayatı izlemek,
insanlardan beslenmek de püf
noktaları sayılabilir. Ben samimi
ve en doğal oyunculuğu tercih
ediyorum. Seyirci olarak da bu tür
performansları izlemekten keyif
alıyorum.
“Günlük içmem gereken
litrede suyu mutlaka
içiyorum. Bitkisel
destekler alıyorum.
Zerdeçal, havlıcan,
zencefil, tarçın, karanfil,
hibiscus, kuşburnu,
meyan, hatmi çiçeğiyle
yaptığım çayı içerim
kahvaltıda. Çörek otu yağı
ve kudret narı yağlarını aç
karnına alırım.”